23 / 11 / 2024

Haydarpaşa'da arkeolojik kriz yaşanmasına az kaldı!

Haydarpaşa'da arkeolojik kriz yaşanmasına az kaldı!

Otel olacak mı olmayacak mı diye yıllardır tartışılan Haydarpaşa Garı sonunda kapandı. İki yıl sonra Haydarpaşa Port'un bir parçası olarak hizmet vermeye başlayacak tarihi garın ne olacağıyla ilgili tartışmalarsa hâlâ devam ediyor




Otel olacak mı olmayacak mı diye yıllardır tartışılan Haydarpaşa Garı sonunda kapandı. İki yıl sonra Haydarpaşa Port'un bir parçası olarak hizmet vermeye başlayacak tarihi garın ne olacağıyla ilgili tartışmalarsa hâlâ devam ediyor.

Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından neredeyse iki ay önce ilan edilen planda Haydarpaşa'nın hem gar, hem otel, hem de müze olarak hizmet vereceği açıkça duyurulmasına, Taraf dâhil birçok gazetede haber olmasına rağmen bazı çevreler, planda sanki yeni bir şey keşfetmişler ve kamuoyunu aydınlatıyorlarmış gibi davranıyor.

Radikal'de geçen hafta çıkan bir haberde yer alan, Haydarpaşa Gar, Liman ve Geri Sahası Koruma Amaçlı Nâzım İmar Planı'nda garın, "Kültürel Tesis, Turizm Konaklama" alanı olarak ayrıldığı bilgisinden hareketle "Garı otel yapacaklar" yalanı bir kez daha ortaya atıldı. Ancak bu plan garın kapandığı gün değil aylar önce ilan edildi ve Haydarpaşa'nın yeni konumu "Altı gar üstü otel" olarak formüle edildi. Bu bilgi de kimseden gizlenmedi.

Oysa Haydarpaşa Port planında asıl kriz konusu, açıkça ilan edilen "Kültürel Tesis, Turizm Konaklama" alanı değil üzerinde hiç durulmayan, ismine planda hiç yer verilmeden Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu'na havale edilen dünya kültür mirası arkeolojik kalıntılar.

Deniz kıyısı doldurularak sütunlar üzerine inşa edilen Haydarpaşa Garı'nın hemen arkasında Bizans İmparatorlarının yazlık sarayı bulunuyordu. 17 yaşında Doğu Roma İmparatoru olan 395-408 yılları arasında hüküm süren Arcadius döneminde yapıldığı tahmin edilen bu saray, merasim ve seferden dönen orduyu karşılama amacıyla kutlanılıyordu.

Sarayla birlikte Haydarpaşa kazılarında bulunması beklenen kalıntılar arasında ünlü Kadıköy Konsülü'nün toplandığı Sainte Euphemie Kilisesi ile Saint Christophe Kilisesi de var. Özellikle Kadıköy Konsütü'nün toplandığı Sainte Euphemie Kilisesi Hıristiyan dünyası için büyük önem taşıyor. Bu kilisede 451 yılının 8 ekiminde başlayarak 1 kasıma kadar devam eden konsülde Hıristiyanlıkla ilgili önemli kararlar alınmış, bu doğrultusunda Hıristiyan dünyasında büyük bir bölünme yaşanmıştı. İsa'nın hem tanrı hem insan tabiatlı olduğuna inananlar diofizitler, İsa'nın tek bir tabiatı olduğuna inananlar ise monofizitler olarak ayrılıp kendi kiliselerini kurmuşlardı. Hıristiyanlık içindeki bu ilk bölünmenin temelleri, yakında temeli atılacak Haydarpaşa Port alanında atılmıştı.

Harem Otogarı'ndan Kadıköy Moda'ya kadar olan alanı turizm ve ticaret merkezi haline gelecek planda toplam dört adet dinî tesis yapılacağı bu tesislerin toplam alanının 15 bin metrekare olacağı belirtiliyor. Ancak bu dini tesislerin niteliğiyle ilgili bir bilgi verilmiyor. Planda Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu'nun izni ile "gerekli görülen alanda" Müze Müdürlüğü denetiminde kazı yapılacağı belirtiliyor ancak tarihçiler ve arkeologlar tarafından yerleri kesin olarak bilinen kalıntıların niteliğinden söz edilmiyor.

Oysa planla ilgili 2010 yılının kasım ayında 4 No'lu Koruma Kurulu'nda yapılan bir toplantıda "Harem bölgesi doğal SİT alanı ve Haydarpaşa'daki sarayın arkeolojik kalıntılarının dikkate alınmadığı" eleştirisi getirilmiş proje alanında yer alan arkeolojik kalıntılar açıkça belirtilmişti. İBB yetkilileri bu eleştiriye "Plan aşamasında birçok toplantı yapıldığı, bu toplantılara akademisyenlerin de katıldığı, bu konuların tarihçiler tarafından da değerlendirilebileceği" yanıtını vermişti.

Ancak planda bu konunun hiçbir şekilde değerlendirilmediği görülüyor. Şimdi İBB'nin şu sorulara cevap vermesi gerekiyor: "Gerekli görülen alanda" kazı yapacak Müze Müdürlüğü nereleri kazacağını belirledi mi Projede yer alan dört dinî tesis arasında söz konusu kilise kalıntıları ile ilgili bir düzenleme var mı Marmaray'da inşaatla birlikte bulunan Bizans limanıyla ilgili arkeolojik bir plan olmadığı için inşaat aylarca gecikmişti. İBB'nin Haydarpaşa için arkeolojik bir planı var mı

HAYDARPAŞA GAR MEYHANESİ
Haydarpaşa Garı'nın bütün atmosferini yansıtan tarihî Gar Meyhanesi harika mezeleri ve uygun fiyatlarıyla İstanbullulara yıllarca hizmet verdi. Yüksek tavanı, duvarlarını süsleyen çinileri, avizeleri ve ahşap dekorasyonuyla garın ayrılmaz bir parçasıdır. Urla'dan gelen zeytinyağıyla Ege usulü mezeler yapılır. Müdavimlerle, gelip geçen yolcuların birlikte yiyip içtiği meyhanede mezelerin dışında sıcak yemekler de dillere destandır.

Ertan Altan/Taraf


Geri Dön