Hoşap Kalesi ve çevresine koruma amaçlı imar planı yapılmalı!
Van Yüzüncü Yıl üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Mehmet Top, tarihi Hoşap Kalesi'ndeki sit alanının bir kısmının 2006-2007 yılında sürdürülen kadastro çalışmalarıyla vatandaşlara tapulandığını söyledi..
Van Yüzüncü Yıl üniversitesi (YYCİ) Sanat Tarihi Bölümü Öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Mehmet Top, tarihi Hoşap Kalesi'ndeki sit alanının bir kısmının 2006-2007 yılında sürdürülen kadastro çalışmalarıyla vatandaşlara tapulandığını söyledi.
Yrd. Doç. Dr. Mehmet Top, Hoşap Kalesinin iç ve dış kaleden oluştuğunu ve buranın 1979'dan itibaren 1. derece arkeolojik sit alanı ilan edildiğini söyledi. 2007 yılından itibaren Hoşap Kalesinin iç mekanında kazı çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Mehmet Top, "Hoşap Kalesinde o dönemde halkın yaşadığı dış kale yer alıyor. Bu dış kale, iç kalenin kuzey tarafında üç tarafı surlarla çevrili, gözetleme kuleleri ve burçlarla desteklenmiş. Burada surları izlemek hala mümkün. Bu surlar altta taş, üstte kerpiç malzemeyle yapılmış, büyük ölçüde dokusunu korumakta. Tabi 1979 yılından itibaren sit alanı ilan edilmesiyle birlikte buranın koruma altına alınması ve yapılaşmaya izin verilmemesi gerekiyordu. Maalesef bu süreç içerisinden günümüze kadar burada yapılaşmalar devam etmiş. Bunun dışında 2006-2007 yılında burada sürdürülen kadastro çalışmalarıyla bu sit alanı içerisine de özel mülkiyet girmiş. Buradaki vatandaşlara tapulanmış. Hatta bazı surların da içerisinde bulunduğu kısımlar özel mülkiyet içerisinde kalmakta. Tabi bu kalenin bütünselliğini bozan bir durum. Burada kalenin bütünlüğünü içene alacak bir proje yapılması düşünüldüğünde, bu özel mülkiyet karşımıza bir sorun olarak çıkacak.
Kamulaştırılmak suretiyle özellikle özel mülkiyeti bulunan yerlerin kamulaştırılma alanına dahil edilmek suretiyle vatandaşa yeni bir yer tespit edilip, buradaki yerleşme alanının sit alanının dışına taşınması sağlanabilir. Çevrede buna uygun araziler mevcut. Bu şekilde Hoşap Kalesi'nin tarihselliği ve güzelliği daha iyi korunmuş olur diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Van Tapu ve Kadastro Bölge Müdürlüğü yetkilileri ise tapulaşma çalışmaları öncesi Diyarbakır Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü yetkilileri ile yazışmalar yapıldığını belirtti. Yetkililer, "Kadastro çalışmaları yapılırken koruma kurulu müdürlükleriyle birlikte yapılır.
Hoşap bölgesinde ise 2007 yılında kadastro çalışmaları askıya çıkarılarak kesinleşmiş. Burada da sit alanına giren yerleşim alanlarında tapular verilirken, şerh maddesi konulmuş" dediler.
Van Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünden alınan bilgilere göre, Hoşap Kalesi'nin Kültür Bakanlığı Gayri Menkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu Başkanlığı tarafından 8 Haziran 1979 tarihli a-1673 sayılı kararıyla 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescillendiği belirtildi. Müdürlük, "2009 yılında ise Van Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun 5 Ağustos 2009 tarih ve 337 sayılı kararıyla kalenin dış surlarını içerisine alacak şekilde sit sınırları revize edilmiştir. Söz konusu alan 1. derece arkeolojik sit alanı olduğundan yapılaşma yasağı bulunmaktadır. Bu nedenle herhangi bir inşa ve fiziki müdahale olması halinde müdürlüğümüzce 2863 Sayılı Yasa ve ilgili mevzuat kapsamında gerekli değerlendirilmeler yapılacaktır. Alanın sit ilanından sonra yapılaşmaya yönelik olarak müdürlüğümüze gerek kazı başkanlığından gerekse yerel idarelerle Van Müze Müdürlüğünden bildirilmiş herhangi bir başvuru bulunmamaktadır. Hoşap Kalesi ve çevresinin korunması ile sorunların çözümüne yönelik olarak öncelikle ilgili idare tarafından koruma amaçlı imar planın yapılması gerekmektedir" denildi. (İHA)
Güneydoğu Güncel Gazetesi