Huawei Shenzhen'de 3 bin dolara kuruldu!
'Çin'in başarısı' anlamına gelen Huawei, 1980 öncesi balıkçı kasabası olan Shenzhen'de 3 bin dolara kuruldu. Bugün 35 milyar dolarlık ciroya sahip. Şirket bir nevi Çin'in Silikon Vadisi'nin Microsoft hikâyesi gibi.
Çin ekonomisinin bir yüzü ucuz-kalitesiz küçük elektronik eşyalar üreterek yılda 40 milyar dolar ihracat yapan 1 milyon nüfuslu ‘İu’ şehri ise, diğer yüzü ABD’deki Silikon Vadisi’nin benzeri 13 milyonluk Shenzhen’dir. Bir balıkçı kasabasıyken 1980 sonrası dev bir teknoloji merkezine dönüşen Shenzhen’in tüm mantığı acımasız bir teknoloji rekabeti üzerine kurulu. Henüz girişteki iPhone üreticisi Foxconn ile Çin telekomünikasyon devi Huawei’nin ters yöne bakan tabeleları bu rekabeti özetliyor. Anlamı “Çin’in başarısı” olan Huawei bu bakımdan Çin’in ekonomik kalkınmasını anlamak için bir mihenk taşı.
Öyküsü de en az iPhone’unki kadar ilginç Huawei’nin... 1987’de, pek çok kimse bu küçük köyü keşfetmemişken Ren Zhengfei, şirketlere telefonla arama yapabilmek için gerekli anahtar satış acentesi olan Huawei’yi 3 bin dolara kurdu. Kısa sürede büyüyen şirket 1990’da sattığı ürünlerin üreticisi anlaşmayı iptal edince zor duruma düştü. Ve Zhengfei kritik bir karar aldı. Başka şirketlere bağımlılığın getirdiği mağlubiyet karşısında, “Satacak ürün yoksa, şirket ve iş de yoktur” diyerek kendi ürünlerini tasarlayıp üretmeye girişti. Ve bugün dünyanın telekomünikasyon altyapısında sayılı şirketlerinden biri haline geldi. Dünyanın en büyük 50 sabit ve mobil operatörünün 45’i Huawei ile çalışıyor. 3 bin dolarlık sermaye 2012 itibariyle 35 milyar dolarlık bir ciroya, yıllık 2.5 milyar dolarlık da kâra ulaştı. 140 ülkede faaliyet yürütüyor. 150 bin çalışanı var. Shenzhen’deki 30 bin kişinin çalıştığı devasa kampüsün içinde bir de teknoloji üniversitesi yer alıyor.
Bu yılın ilk altı ayında 18.5 milyar dolar ciro ve 7-8 milyar dolarlık kâr marjına ulaşan Huawei’nin başarısının arkasındaki güç ise Ar-Ge çalışmaları. Zaten 150 bin çalışanın 70 bini bu alanda faaliyet gösteriyor. Dünyanın farklı bölgelerinde 28 inovasyon merkezi bulunuyor. Ar-Ge’ye her yıl cirosunun yüzde 14’ten fazlasını harcıyor. Bu rakam Türkiye ’nin devlet ve özel sektör olarak Ar-Ge’ye yaptığı toplam harcamanın neredeyse üçte ikisi kadar. Şirketin Shenzhen’deki merkezinde basına bir sunum yapan Huawei Kurumsal İlişkiler Başkanı Roland Sladek, Huawei’nin bugüne kadar Ar-Ge’ye toplam 19.3 milyar dolar para harcadığını söylüyor. Sladek’in verdiği bilgilere göre, 140’tan fazla ülkede dünya nüfusunun üçte birinden fazlasına Huawei hizmet götürüyor. Sladek başarının en önemli ayağını ise yönetim biçiminin oluşturduğunu düşünüyor. Sladek, “Şirket ‘dönüşümlü CEO programı’ uyguluyor. Yöneticilerin ortak aklına dayanan, gösterdikleri ortak çabayla Huawei’nin değişen iş koşullarına uygun olarak, zamanında ve etkin kararlar vermesini sağlayan yöneticiler arasında görev değişimine dayalı bir sistemi temel alıyor. Üç CEO, belli aralıklarla başa geçiyor” diyor.
‘Telefonda iddialıyız’
Sladek yeni hedeflerinin ise kişisel tüketici olduğunu vurguluyor. iPhone ve Samsung gibi sektörün devleriyle rekabet edebilmesi zor görünse de, bu konuda iddialı. Çünkü düşük fiyat politikasını ve zaten birçok mobil şirketine altyapı sağlamalarını en büyük avantajları olarak görüyor. Nitekim Huawei’nin telefonları Vodafone aracılığıyla şu anda Türkiye pazarında. Türkiye’yi de iyi tanıdıklarını kaydeden Sladek, zaten uzun süredir burada faaliyet gösterdiklerini, 3 GSM operatörünün ve Türk Telekom’un birçok hizmetinin altyapısında kendi imzaları olduğunu vurguluyor.
1980’DEN ÖNCE...
1980’DEN SONRA
Shenzhen, 1980’lere kadar küçük bir balıkçı kasabasıydı. Çin hükümetinin kalkınmada öncelikli bölge olarak tespit ettiği 14 yer arasında bulunan Shenzhen kısa sürede 13 milyon nüfuslu kente dönüştü. Shenzhen bir anlamda Çin’in Silikon Vadisi. Teknoloji yatırımları ağırlıklı olarak bu kentte yapılıyor. iPhone’dan Samsung’a, LG’ye kadar birçok teknoloji firması burada üretim yapıyor.
Hedef son kullanıcı
Huawei Türkiye Medya ve Halkla İlişkiler Müdürü Mine Zaim, Huawei’nin Türkiye’de 11 yıldır yatırım yaptığını söylerken, yeni hedeflerinin ise şirketin markası ile son kullanıcıya hitap etmek olduğunu belirtti. Bu çerçevede Huawei akıllı telefonlarının uygun fiyata Vodafone aracılığıyla sunulduğunu anlatan Zaim, ayrıca sosyal sorumluluk projelerine de ağırlık verdiklerini ve bugüne kadar önemli işlere imza attıklarını da vurguladı. Van depremi sonrasında iletişim altyapısının yenilenmesi için çalıştıklarını söyleyen Zaim, projelerle ilgili şu bilgileri verdi: “7-12 yaş arasındaki çocuklara yardım yapıyoruz. Vodafone Vakfı’nın İlk Adım Projesi’ne katkı sağlayarak Van Erciş’te 3 yeni hemşirelik sınıfının kurulumuna destek verdik. MEB himayelerinde ve TEV ile işbirliği içinde gerçekleştirilen projede, 192 öğretmen kapasiteli ev ve 132 öğrenci için yurt yapımı ile birlikte 100 öğrenci için burs içeren projeye destek sağladık.”
Rekabetin tabelası
Shenzhen’in rekabet mantığını iPhone’un üreticisi Foxconn ile Huawei’nin birbirine zıt tabelaları özetliyor.
Üçüncü büyük Ar-Ge merkezi Türkiye’de
Huawei Hindistan ve ABD’den sonraki üçüncü büyük Ar-Ge merkezini Türkiye’de kurdu. Amerika’daki merkezde 450, Türkiye’de ise 350 Ar-Ge çalışanı bulunuyor. 2012’de Türkiye Ar-Ge merkezi, 17 milyon dolarlık yazılım ihracatı yaptı. 30’dan fazla ülkeye yazılım satıyor. Bu merkeze her yıl yaklaşık 20 milyon dolarlık ek yatırım yapılıyor.
Radikal