İnşaat atıklarından yeşil tuğla ve yeşil çimento üretildi!

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan yapılan açıklama şöyle; 

Atık yönetimi, çevre koruma politikaları arasında ağırlıklı bir öneme sahip olup üretilen atıkların çevre ve insan sağlığı için bir risk unsuru olmaktan çıkarılarak ekonomi için bir girdiye dönüştürülmesini amaçlayan atık yönetim stratejileri, tüm dünyada olduğu gibi Ülkemizde de giderek “temel bir politika” haline gelmektedir.

Son yıllarda ülkemizde devam eden kentsel dönüşüm süreci 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun’un yürürlüğe girmesi ile birlikte ivme kazanmış olup, Bakanlığımızın öncülüğünde gerçekleştirilecek kentsel dönüşüm projeleri kapsamında önümüzdeki 20 yılda 6.500.000 adet bağımsız konutun yıkılarak güvenli binalara dönüştürülmesi planlanmakta olup bu girişimler sonucunda yaklaşık 500.000.000 ton inşaat ve yıkıntı atığının ortaya çıkması beklenmektedir.

Miktarı her gün katlanarak artan inşaat ve yıkıntı atıklarından kaynaklanacak olan çevre sorunlarının giderilmesi, kısıtlı depolama sorununa katkı sağlanması ve bu atıkların ekonomik faydaya dönüştürülmesi amacıyla 12.01.2013 tarihli ve 28586 sayılı Mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “2013K080040 İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Değerlendirilmesi Projesi” geliştirilmiştir. Projenin uygulanması için TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi ile Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürlüğü arasında 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’un 8 inci maddesinin (2) numaralı bendi kapsamında “İnşaat Ve Yıkıntı Atıklarından Geri Kazanılan Ürünlerin Kullanım Kriterlerinin Belirlenmesi Amacıyla Ortak Hizmet Uygulaması Protokolü” imzalanarak çalışmalara başlanılmıştır.

Protokolün temel amacı, inşaat ve yıkıntı atıklarının her bir gurubu için geri kazanıma ve yeniden kullanıma yönelik kriterlerin ve yol gösterici usul ve esasların belirlenmesi, etkin ve verimli bir geri kazanım sistemi için atık yönetim planlama, seçici yıkım ve yıkım planlaması konularıyla birlikte gerekli mevzuatın geliştirilmesi faaliyetleri gerçekleştirilmesidir.

Protokol kapsamında inşaat ve yıkıntı atıklarından tuğla, çimento, beton ürünleri ve asfalt üretimine ilişkin tüm laboratuvar ölçekli deneysel çalışmalar tamamlanmış ve kullanılan metodoloji ve ulaşılan sonuçlar raporlanmış olup Projenin halen içerisinde olduğumuz 3. aşamasında ise, laboratuvar ölçekli deneysel çalışma bulguları doğrultusunda endüstriyel ölçekli çalışmalar başlamıştır.

İlk etapta, Projemizin Yüklenicisi TÜBİTAK-MAM tarafından İKİZLER Toprak San. ve Tic. Ltd. Şti. ile gerçekleştirilen işbirliği ile adı geçen şirketin Kocaeli-Uzunçiftlik Fabrikasında inşaat ve yıkıntı atıklarından tuğla üretimi 12.05.2014 tarihinde başarıyla gerçekleştirilmiştir. 3 tipte üretilen 13,5’luk tuğlalar, 8 gün süreyle doğal kurumaya bırakılmış ve 20.05.2014 tarihinde fabrikadaki Hoffman Fırınlara alınarak fırınlanmıştır.

“Yeşil Tuğlalar”, 22.05.2014 tarihlerinde fırınlardan alınarak ülkemizde üretilen her tuğlanın karakteristiklerini ve performans şartlarını düzenleyen TS EN 771-1 Standartı kapsamında deneylere tabi tutulmuş olup alınan ilk sonuçlar oldukça memnuniyet vericidir.

“İnşaat Ve Yıkıntı Atıklarından Geri Kazanılan Ürünlerin Kullanım Kriterlerinin Belirlenmesi Amacıyla Ortak Hizmet Uygulaması Protokolü” kapsamında bir diğer endüstriyel uygulama çimento üretiminde gerçekleştirilerek çimento üreticisi AKÇANSA-Büyükçekmece/İstanbul fabrikasında 26.05.2014 tarihi itibariyle “İnşaat ve yıkıntı atıklarının çimento hammaddesine ikame edilerek endüstriyel ölçekte çimento üretimi”ne başlamıştır. Yaklaşık 3600 ton karışık haldeki inşaat-yıkıntı atığı çimento hammaddesi ile karıştırılarak önce klinker daha sonra da çimento (yeşil çimento) haline getirilmiştir.

Önümüzdeki günlerde proje paydaşları İSTON A.Ş.  ile beton ve beton grubu, İSFALT A.Ş. ile asfalt üretimine yönelik  endüstriyel uygulamalar planlanmaktadır.

Protokol kapsamında yürütülen bu çalışmaların sonucunda, sürdürülebilir kalkınma hamlesi başlatan Ülkemiz ekonomisine önemli katkılar sağlaması hedeflenmektedir.