29 / 04 / 2024

İnşaat mühendisi ve mimarlar, Gedizi yeniden kurdu!

İnşaat mühendisi ve mimarlar, Gedizi yeniden kurdu!

Mehmed Ali Saraoğlu: Belediyemizde bulunan inşaat mühendisimiz, mimarımız, yapı denetimuzmanlarımızla yeni yapılaşmayı kontrol altında tutuyoruz.



Japon halkının yaşadığı felaketle bir kez daha dünya gündemine yerleşen deprem olgusuna bundan tam 41 yıl
önce 1086 vatandaşını kurban veren Kütahyanın Gediz ilçesi, olaydan sonra
yakılan ağıtları nesilden nesile aktararak acılarını bugünlere taşıdı.

28 Mart 1970te saat 23.05te 7.2 büyüklüğündeki deprem Gedizi yerle bir etti. Yalnızca 48 saniye süren depremin
ardından 1086 kişi hayatını kaybetti, 1258 kişi yaralandı ve 9 bin 473 binayıkıldı.

Deprem sırasında sobaların devrilmesi nedeniyle çıkan yangınlarda çoğu
ahşap olan çok sayıda bina yanarak kül oldu. O günün şartlarında zor koşullardaki
arama kurtarma çalışmaları yangınlar nedeniyle güçleşirken, enkaz altında
kurtarmayı bekleyen birçok kişi yanarak can verdi.
Acı felaketin yaralarının sarılması için yardıma koşan Kızılay ile
Almanyanın Bayer firması ve Kızılhaç ekibinin çalışmaları, bölge insanı
tarafından hala sevgi, saygı ve minnet borcu olarak anılıyor.
Felaketi yaşayan ve yakınlarını kaybetmenin acısını dillerinden
düşürmeyen bazı vatandaşlar, yaşadıkları acıyı ağıtlara döküyor. Bu ağıtlardan
bazıları aradan 41 yıl geçmesine rağmen halen nesilden nesile aktarılarak
acıların unutulmamasını sağlıyor.

Bir ağıdın ses kaydını temin eden Gediz Anadolu Öğretmen Lisesi Türk Dili
ve Edebiyatı Öğretmeni Mustafa Sıddık Başol (46), olay sonrası çekilen
fotoğraflarla bunu birleştirip bir klip hazırladı ve sosyal paylaşım sitelerinde
dağıttı.

Klip, yaşanan acının büyüklüğünü ve deprem gerçeğinin yüreklerde
bıraktığı izleri, Japon halkının bu felaketin yaralarını sarmaya çalıştığı şu
günlerde iyiden iyiye ortaya koyuyor.

"GECE TAM 11DE YIKILDI GEDİZ, YANDI EVLERİMİZ KALDIK ÇARESİZ"

Deprem sırasında 5 yaşında olan Başol, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
çocukluğun verdiği masumiyet içinde depremin acısını anlayamadığını, o günlerden
aklında sadece gaz lambalarıyla aydınlatılan Kızılay çadırlarına yaptıkları
akraba ziyaretlerinin kaldığını söyledi.
Halasının üç çocuğundan ikisinin depremde öldüğünü belirten Başol, şöyle
konuştu:"Halam bu acıyı yıllarca unutamadı. Depremden sonra babamın işi
dolayısıyla Kütahyaya taşınmıştık. Gedize tatil için her gelişimizde yanına
gittiğim halamı çocuklarının fotoğraflarına bakıp hatıralara dalmış olarak
görürdüm. Öyle ki, depremin artçı sarsıntıları 1972 yılında da oluyordu, raflarda
tencere tabak kalmıyordu. Deprem sonrası yaşadıklarından mı bilmiyorum, halam
1974te kanser hastalığından vefat etti. Takdirin önüne kim geçebilir ki"
Başol, depremin acısını hisseden ve depremden korkan birisi olarak Gediz
Depreminin acısını gösteren eski fotoğraflardan video klip hazırladığını
anlattı.
Deprem gerçeğini unutturmamak için sosyal paylaşım sitelerinde yaydığı
klibi izleyenlerin duygulandığını ifade eden Başol, "Gediz ve Eski Gediz
belediyelerinden temin ettiğim fotoğrafları ağıdın ses kaydıyla birleştirdim.
Videoyu yapmaktaki amacım acı çektirmek değil, Gedizliler olarak deprem
gerçeğiyle yaşamak zorunda olduğumuzu vurgulamaktı. Şimdi en ufak bir sarsıntıda
çocukluğumu ve depremde yakınlarını kaybedenlerin acılarını hatırlarım" dedi.
1999daki Marmara Depreminin Gedizde de hissedildiğini dile getiren
Başol, 1970teki depremi yaşayanların endişelerini bir kez daha bu sarsıntıda
gördüğünü kaydetti.
Başolun klip haline getirdiği ağıdın sözleri şöyle:
"Gece tam 11de yıkıldı Gediz, yandı evlerimiz kaldık çaresiz. Yaktı
acısıyla bütün dünyayı, kalaslar altında ölenlerimiz. Ağlasak, yalvarsak bu
kaderimiz, Allahın hikmeti kime ne deriz Kime ne deriz
Bu yolda kurban oldu nice canlar, nice koçyiğitler, nice yavrular.
Analar, babalar yavrusun arar. Kimi ölmüş yatar, kimi sızılar. Ağlasak, yalvarsak
bu kaderimiz, Allahın hikmeti kime ne deriz Kime ne deriz"

BİR KENT KÜLLERİNDEN YENİDEN DOĞDU

Deprem meydana geldiğinde yıkılan Gediz ilçesi, sonraki yıllarda 7
kilometre mesafedeki güneybatıda bir alana taşındı. Büyük acının yaşandığı bölge
ise "Eski Gediz" adıyla belde olarak varlığını sürdürdü.
Gediz Belediye Başkanı Mehmed Ali Saraoğlu, ilçenin adeta küllerinden
yeniden doğmayı başardığını söyledi. Yaşanan deprem tecrübeleriyle daha sağlam,
kaliteli, nizami ve çağa uygun yeni yapılaşmaya gittiklerini anlatan Saraoğlu,
şöyle devam etti:
"Belediyemizde bulunan inşaat mühendisimiz, mimarımız, yapı denetim
uzmanlarımızla yeni yapılaşmayı kontrol altında tutuyoruz. Deprem değil, yapı
öldürür sloganıyla hareket ediyoruz. Yaşadığımız depremlerden ders alan bir
belediye başkanı olarak her zaman karşımıza çıkabilecek olan depremlere
hazırlıklı şekilde bir şehir yapılaşması uyguladığımıza inanıyorum. Dünyada ve
ülkemizde yaşanan depremler, son olarak Japonyada yaşanan deprem ve tsunami
felaketi bize depremlerle yaşamayı öğrenmemiz gerektiğini gösterdi."
Eski Gediz belde Belediye Başkanı Feridun Altıntop ise şiddetli depremle
yerle bir olan kentte hayatını kaybedenlerin anısına "Eski Gediz Deprem
Şehitleri Anıtı" yaptırdıklarını, anıta giden yolun kenarındaki duvara ölenlerin
isimlerini yazdırarak hatırlanmalarını sağladıklarını bildirdi.
Depremin yıl dönümlerinde bölge insanının ziyaretleriyle dolup taşan
şehitliğin gelecek nesillerin depreme karşı hazırlıklı olup tedbir almaları ve
depremle yaşamayı öğrenmeleri için inşa edildiğini kaydeden Altıntop,
"Çektiğimiz acıları tekrar yaşamak istemiyorsak tarihten ders alıp o acıları
hatırdan çıkarmamalıyız. Muhtemel yeni felaketlere karşı da çok iyi
hazırlanmalıyız" diye konuştu.

AA


Geri Dön