Irak'taki Kubehan Medresesi yarım asırdır yeniden imarı bekliyor!
Osmanlı döneminde hayata geçirilen ve bölgenin önemli dini eğitim merkezleri arasında yer alan Kubehan Medresesi, yarım asırdır yeniden imarı bekliyor...
Irak'ın Duhok vilayetinde Osmanlı döneminde hayata geçirilen ve bölgenin önemli dini eğitim merkezleri arasında yer alan Kubehan Medresesi, onlarca yıldır yeniden imar edilerek hizmet vermeyi bekliyor.
Tarihi belgelere göre Kubehan Medresesi, 16. yüzyılda Osmanlı Devleti hakimiyetinde olan Bahdinan Emirliği tarafından bugünkü Duhok'un Amedi ilçesinde hayata geçirildi.
Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre, Emirliğin başkenti olarak kabul edilen Amedi şehir merkezinin dışındaki ormanlık alanda ve Sulav Nehri kenarında kurulan Kubehan, kısa süre içinde İslami ilimler alanında verdiği eğitimle bölgede ün sahibi oldu.
Medrese, mezun olan öğrencilerine icazet veren, bölgede binlerce din adamı, imam ve diğer şehirlerdeki medreseler için hocalar yetiştiren, Mısır ve İstanbul'daki dini okullarla da temas halindeki bir müesseseydi.
Kubehan Medresesi, 1960'lı senelerin başına kadar Irak'ta bir önemli eğitim kurumu olarak hizmet verdi fakat daha sonra ülkede patlak veren iç çatışmalar sebebiyle yıkıldı. Tarihi medrese, yarım asırdan uzun zamandır yeniden imar edilmeyi bekliyor.
- Medresenin son öğrencilerinden Amedili Hacı Selim
Anadolu Ajansı muhabirine konuşan medresenin son öğrencilerinden Hacı Selim, yüz yıllar boyunca eğitimin önemli merkezleri arasında yer alan Kubehan Medresesi'nin bugünkü harabe halinden büyük üzüntü duyduğunu belirtti.
78 yaşındaki Iraklı, "Çok acı çekiyorum. Bazen ara ara medrese kalıntılarını ziyaret ediyorum ve öğrencilik günlerimi hatırlamaya başlıyorum." dedi.
Kubehan Medresesi'nde 9 yaşından itibaren eğitim almaya başladığını dile getiren Hacı Selim, o seneleri şu şekilde anlattı:
"1951-58 yıllarında medresede Kur'an dersleri aldım. O dönem 14 öğrenciydik ve müftü dayım Muhammed Şükür de hocamızdı. Medresede her türlü İslami ilim dersleri veriliyordu. Derslerimiz arasında, hadis, İslami fıkıh, belagatin yanı sıra matematik de vardı. Ders müfredatı dolayısıyla Ezher'den gelen öğrenciler de vardı."
- "Medrese, sessiz ortamıyla içimizi ferahlatıyordu"
Öğrencilik senelerinde medresenin mimarisi ve bulunduğu alanın kendilerini çok etkilediğini belirten Hacı Selim, "Küçük bir nehrin kenarında kurulan medrese, sessiz ortamıyla içimizi ferahlatıyordu. Doğadan gelen ses müzik gibiydi. Bahçesinde çok güzel farklı türde güller ve iki havuz vardı. Bahçe bakımını öğrenciler üstlenirdi. Medresenin bir de minaresi vardı ancak zamanla yıkıldı ve şu anda çok az bir kısmı duruyor." diye konuştu.
Medresenin ihtiyaçlarının Amedi halkı tarafından karşılandığını belirten Hacı Selim, hocaların da maaş almadığını ve köylülerin zekat olarak verdiği buğdayla geçimlerini sağladıklarını söyledi.
Hacı Selim, kaliteli eğitimiyle hâlâ bölgedeki din adamları ve halk arasında adından söz ettiren medresenin yıkılışına ilişkin ise şöyle konuştu:
"Dönemin Irak Cumhurbaşkanı Abdulkerim Kasım'ın 1960'larda iş başına gelmesi üzerine medresedeki eğitime ara verildi. O dönem Irak'ta bir kaos vardı. Iraklı güçler Amedi'ye yönelik ağır silahlarla saldırı başlatmıştı. Medrese atılan top atışları nedeniyle zarar gördü. O yıllarda yıkılan medreseyi şu ana kadar kimse restore etme girişiminde bulunmadı."
- "Türkiye isterse restore edebilir"
Hacı Selim'e göre Irak hükümeti ya da Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin bugünkü şartlar altında medreseyi yeniden yapması mümkün değil.
"Hükümetimizin bunu yapmayacağını biliyorum." diye konuşan Hacı Selim, bu önemli eğitim kurumunun yeniden eski günlerine dönmesi için yine de ümitli.
Hacı Selim, "Türkiye isterse restore edebilir. Eğer Türkiye 'evet yaparız' derse yapılır." sözleriyle bu ümidini kelimelere döktü.