İstanbul, cemiyet hayatının tanınmış isimlerinin kendilerini benzettiği kent oldu!
Onlarla yaşayıp onlarla tadarız aşkı, heyecanı, mutluluğu... Damarlarımızdaki adrenalin, o şehrin enerjisiyle artar. Hafta Sonu dergisi, cemiyet hayatının tanınmış isimlerine Bir şehir olsaydınız, neresi olurdunuz diye sordu. Yanıtların çoğu İstanbul
Hülya Kalyoncu
“Dünya üzerinde gerçekten de birçok muhteşem şehir var. Paris, Roma, Floransa, Marakeş, Viyana, St. Petersburg, Tokyo bunlardan sadece birkaçı. Ama ben eğer bir şehir olsaydım, İstanbul olmak isterdim. İstanbul, M.Ö. 10 binlere dayanan geçmişiyle dünya üzerinde en eski medeniyetlerin kurulduğu çok köklü bir geçmişe sahip. M.S 330 yıllarındaysa Bizans İmparatoru Constantin tarafından Roma örnek alınarak, gerçek bir şehir haline dönüştürülmüş. Dönemin Bizans merkez yerleşimi hipodromda, Büyük Saray, senato binaları, Ayasofya, Aya İrini, çeşitli kiliseler ve diğer antik yapılarıyla muhteşem bir uygarlık kuruluyor. Daha sonra bu zenginliğe, şehrin çeşitli bölgelerinde inşa edilen Osmanlı eserleri ekleniyor. Topkapı Sarayı, Sultanahmet, Süleymaniye camileri, diğer çeşitli cami ve hamamlar, çeşmeler, kasırlar ve sahil sarayları gibi. Dolayısıyla üst üste kurulmuş birçok medeniyete tanıklık etmiş muhteşem bir kültür yoğunluğu birikimi... Beni gerçekten büyüleyen, dünyada nadir rastlanan kültür geçmişinin yanında, muhteşem Boğaz manzarası, yüzyıllardır mutluluk içinde birlikte yaşayan ve oluşturdukları ortak kültür bileşimiyle renkli bir mozaik oluşturan insanlarıyla, bütün üstün özelliklerine karşı şehrin saflığını, doğasını, tarihi birikimlerini, yani tüm güzelliklerini yıkmaya çalışan insanlarımıza rağmen, şehrin halen dünyanın sayılı güzellikteki yerleşim yerlerinden biri olması, en çok etkilendiğim özellikleri. Tabii ki sevdiğim insanların burada yaşıyor olması, dünyanın pek çok önemli merkezine yakınlığı, renkli gece hayatı, sayabileceğim diğer önemli özelllikleri.”
FULYA CiNiSLi
“Bir şehir olmam gerekseydi İstanbul olmak isterdim. Yüzyıllarca paylaşıla-mamış, her uygarlıktan bir parça taşıyan; hem tarih hem kültür hem de görsel zenginliğiyle benim için vazgeçilmez olan tek şehir. Yeri geldiğinde hareketli ve kaotik, yeri geldiğinde sakin ve huzurlu...”
ŞEBNEM ÇAPA
“Bir şehir olsam İstanbul olurdum. Nedenine gelince; karmaşası, gizemi ve eşsiz güzelliğinden dolayı...”
MAiDE KURTTEPELi
“Ben İstanbul olmak isterdim. Bizans İmparatorluğu’ndan tutun da, Osmanlı’ya kadar pek çok tarihi olaylara sahne olan bu inanılmaz güzel şehre aşığım. Yaşanmışlıklarla dolu bir yer.”
YASEMiN TACiROĞLU
“New York olurdum. Çünkü çok canlı ve kozmopolit. Her türlü insan ve renk var. Bir sürü imkan var. Dünyanın merkezi olarak gördüğüm için...”
DENiZ BERDAN
“Londra olurdum. Kendimi en mutlu ve rahat hissettiğim yer. Daha doğrusu kendimi kendim gibi hissettiğim yer.”
NESLiŞAH ALKOÇLAR
“Ben Londra olmak isterdim. Dünyanın en medeni şehri olduğu için orayı hiçbir yere değişmem.”
SELiN iMER
“Miami olmak isterdim. Bana her zaman pozitif enerji verdiği için. Hep güneşli olduğu ve kendimi en çok orada mutlu hissettiğim için.”
FERYAL GÜLMAN
“New York olurdum. Her renkten, her ırktan ve her dinden insanı barındırıyor. Benim de her rengi içinde barındıran bir kişiliğim var. Ayrıca bana göre en özgür şehir New York. Herkes barış içinde yaşıyor. Ben zaten canlı şehir insanıyım. Bunların dışında hiç bitmeyen enerjisini de çok seviyorum.”
AYŞE SAN
“Miami olurdum. En büyük sebebi, senenin 12 ayının güneşli ve sıcak olması. Bunun dışında yaşam çok rahat ve kolay. İnsanları da bir o kadar özgür.”
Milliyet Cadde
