30 / 09 / 2024

İstanbul Park hurdaya mı çıkacak

İstanbul Park hurdaya mı çıkacak

Okay Karacan: İngiliz işadamı Bernie Ecclestone Türkleri ve Türkiye'yi seviyor ve yarışın kalmasını istiyor. Katılımcı ve katılmak isteyen tüm ülkeler içinde en düşük katılım payını Türkiye'den talep ettiklerini söylüyor...




 Formula 1 patronu Bernie Ecclestone 80 yaşında... Formula 1'i dünyanın en büyük spor ekonomisi haline getirdi ve tek başına yönetiyor.

UEFA, FIFA ve Olimpiyat oyunlarının daha büyük ekonomiler olduğunu iddia edebilirsiniz. Tarafı çok, katılımcı sayısı ve organizasyon içindeki görevli miktarı büyük olduğu için hesap döner dolaşır F1'in büyük bir iş olduğuna gelir.

Bernie geçen hafta TRT-3'teki Formula 1 kulübü programında Erbatur Ergenekon'a verdiği röportajda ilginç şeyler söyledi. Ecclestone 80 yaşında olmasına rağmen hala sağlıklı, çalışan, proje üreten bir insan olmasını 'şanslıyım' diye anlatırken hayatında hiç sigara ve içki kullanmadığını belirtti. Perşembe günleri şartlar ne olursa olsun çalışmıyor. Genellikle tavla oynuyor, F1 dışı hobileriyle ilgileniyor. Cuma, cumartesi ve pazar günleri ise son derece yoğun... Bernie'ye 2011 yılından sonra Türkiye Grand Prix'sinin akıbeti soruldu. 'çalışıyoruz' dedi. Ama umutsuz görünüyor. Hükümetiniz biraz fedakarlık etmeli diyor: 'Bu bir Dünya şžampiyonası ve ekonomik olarak talep ettiğimiz miktar sizin Avrupa ve Dünya futbol şampiyonaları almak için gözden çıkardığınız miktara göre çok düşük...'

İngiliz işadamı Türkleri ve Türkiye'yi seviyor ve yarışın kalmasını istiyor. Katılımcı ve katılmak isteyen tüm ülkeler içinde en düşük katılım payını Türkiye'den talep ettiklerini söylüyor. İnanmazsanız, buyrun gelin Londra'daki ofisime size kimlere hangi şartlarla kontrat yaptırmışım gözlerinizle görün diyor. Türkiye yarışının kaderi ile ilgili Başbakan ile TOSFED başkanı geçtiğimiz haftalarda kısa bir görüşme yaptılar. Başbakan, Mümtaz Tahincioğlu'ndan konuyu Bernie ile görüşmesini istedi. Yakında 2011 sonrası açıklığa kavuşacak.

Türkiye yarışına en çok turist Rusya'dan geliyor. Ayrıca Balkanlar'dan gelenlerle bu yıl sayı 25 bini geçti. İstanbul Park bölgenin tek pisti ve 2012'de takvimden çıkarsa dünyanın en modern üç tesisinden birisi olarak hurdaya ayrılacak. Rusya Devlet Başkanı Putin'in Soçi'de 2014'ten itibaren yarış düzenlenmesi için Bernie ile anlaştığı ve ardından bir F1 aracına binip 240 km hız yaptığı bir haftanın ardından Türk hükümetinin nasıl bir karar alacağını merakla bekliyoruz...

F1 giderse devasa pisti ne yapacağız

Futbol life

Lig TV'deki Futbol Life'ı ilgiyle izliyorum. Son olarak Türkiye'de tatil yapan Daum ailesi ile yapılan röportajı ilgimi çekti. Bence müthiş zihin açıcıydı. Aslında bazen o kadar sıra dışı işler oluyor ki, neden üzerine konuşulmadığını anlamak zor. şžifreli kanaldan yayınlandığı için mi gündem oluşturmuyor Yoksa izleyici ve gazetecinin algısında bir sorun mu oluştu anlamak güç... Açıkçası 90'larda Televole programlarının futbol dünyasının sihirli sahnelerini gösterdiği ve futbol izleyicisini artıran bir proje olduğunu kabul etmek gerekir. şžu anda onlarca hikayeyi ilk günkü gibi hatırlıyorum. Tabii işin çığırından çıktığı zamanlar da olmadı değil!

Menajer oyuncu, menajer teknik adam skandalları, her futbolu bırakanın ekranda Barış Manço'nun 7'den 77'ye programı gibi mikrofonu eline alıp ahkam kesmesi garipliği, yabancı düşmanlığı, yerli oyuncu üretme kabızlığı gibi sorunlar yaşanırken, futbol ürünü imajını süratle kaybederken magazin desteği vererek yaraları sarmak gerekli hale geldi. İzlenen bir kanalda doğru editoryal çalışma ve sıradışı bir prodüksiyonla böylesi bir işe başlamak lazım. Takımlar ve Federasyon oyuncuların hayatını kabul görür bir TV formatı şartıyla imaj çalışmasında kullanmalı... Onca milyon dolara karşın yayıncı ekran için maliyetler karşılanamaz hale geliyor. Derhal kulüplerin desteği gerek yoksa yayıncı mayıncı da kalmayacak. Futbol Life ile başladık bitirelim... Daum Antalya'da ailesi ile tatil yaparken görüntülenmiş ve mikrofonlara samimiyetle konuşuyor. İkinci vatanıma geldim, tatil yapıyorum diyor Daum. Eşi, 'Türkiye'den ayrılmak çocuklar için çok zor oldu' diyor.

'Aslında İspanya'da evimiz var ama biz tatile birkaç günlüğüne buraya geldik..'

İnsan ister istemez soruyor.

İkinci vatanım dediğiniz ülkede neden eviniz yok!

Iverson, çorba-havuç-piliç ızgara

Beşiktaş Kulübü bankalar konsorsiyumu ile yeni kredi anlaşması yaparak kısa vadeli sorunlarını öteleye dursun kadrosuna kattığı Guti ve Quaresma'nın ardından Allen Iverson ile sükse yapmayı sürdürüyor. Iverson transferi onu tanıyanlar için hala inanılmaz bir olay... İşin ilginç yanı NBA kariyeri boyunca 250 milyon dolarlık bir servet yapan Iverson, Beşiktaş'ta başkanlık yapacak kadar varlıklı. İşin o tarafından ziyade kendisine kulübün sağladığı kolaylıkları konuşmakta fayda var. Beşiktaş büyük bir vizyon göstererek, Iverson ailesinin Türkiye'deki yaşamını sorunsuz hale getirmek için bir organizasyon firmasıyla anlaşmış. Kendisi ve eşinin ulaşım ve sosyal hayata adaptasyonları için gereken her şey tek elden yürütülecek ve Iversonlar Kemerburgaz'da büyük bir evde oturacaklar. Buraya kadar bir NBA yıldızı Amerikan vatandaşının şehirde sorunsuz yaşaması için uygulanan yöntem harika... Kulüp bununla uğraşamaz nihayetinde..

Ancak küçük bir soru işareti yok değil! Türkiye'nin deplasman şartları malum... Takım Bandırma ve Ereğli gibi gibi otel konaklama ve ulaşım şartlarının güç olduğu yerlere gidecek. Birçok yerde otellerle tam pansiyon anlaşılıyor. Türk oyuncular ve ortalama Amerikalılar açık büfede çorba, havuç salatası, tavuk ızgara ile yetinebiliyor. Iverson ne olacak Az yıldızlı mütevazı otelleri hiç katmıyorum.

Bilemem belki de müthiş mütevazıdır.

Manuel Neuer'in kalitesi

Almanya ve İspanya liglerinde kaleci olmak kolay. Genç yaşta en üst düzey ligde forma şansı bulabiliyorsunuz. 2006-2007 sezonunda kaleci yaşı ortalaması en düşük lig Alman ligiydi. çoğunluğu yerli kalecilerden oluşan Alman ligini İspanyol ligi takip ediyordu. O yıl Almanya'da büyük çıkış yapan Neuer bugün milli takımın kalesini koruyor.

Futbol Federasyonu resmi dergisi Tam Saha'nın kapağında Türkiye-Almanya maçındaki bir pozisyonun fotoğrafı var. Alman kaleci Neuer, Servet ve Tuncay havadalar. Neuer tehlikeyi uzaklaştırmış ama dirseği Servet'e çarpmıştı o pozisyonda... Servet'in burnunda kırık olduğu tespit edilmişti. Gerçekten de büyük acı çekmiş olmalı... Neuer'in Shalke formasını giydiği ilk maçı hatırlıyorum. Roost'un yerine oyuna girdikten sonra inanılmaz başarılı bir iş çıkarmış, sonra da kaleyi temelli ele geçirmişti.

Berlin'deki maç sonrası Merkel'in soyunma odasına inmesi nedeniyle büyük karmaşa yaşanırken genç adam Türk Milli Takımı'nın soyunma odasına doğru yürüyordu. Karambolde kazağını çıkararak Yiğiter Uluğ'a uzattı. Bunu Servet'e iletebilir misiniz

Uluğ genel tercihin kalecilerin kazak değiştirmesi olduğunu hatırlayarak Neuer'in Volkan'ı kastedip kastetmediğini sordu.

Hayır dedi Neuer, Servet'in formasını istiyorum. Sakatlandığı pozisyon için geçmiş olsun dileklerimi ve özür dilediğimi de iletin lütfen... Bu sırada Servet'in kliniğe sevki için çalışılıyordu ve formasını çıkarmıştı. Uluğ malzemeciden Servet'in formasını isteyip Neuer'e iletilmek üzere Alman takımı sorumlusuna iletti.

Kimileri için detay olarak görülebilir. Oysa bir sporcunun rakibine olan saygısı, insani duruşu ve karakteri için ne güzel bir örnektir.

Podolski mi dediniz

O başka bir mevzu...
Zaman/Okay Karacan

 


Geri Dön