Kızılırmak Deltası Doğa Okulu açıldı!

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) tarafından hazırlanan ve TÜBİTAK 4004 projeleri kapsamında yürütülen "Kızılırmak Deltası Bilim Işığında Doğa Okulu"nun açılışı yapıldı.

Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti ziyaretçi merkezinde yapılan açılışa, Bafra Kaymakam Vekili Hacı İbrahim Türkoğlu, 19 Mayıs Kaymakamı Abdullah Şen, Bafra Belediye Başkanı Zihni Şahin, 19 Mayıs Belediye Başkanı Osman Topaloğlu, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Genel Kurul Üyesi, UNESCO Dünya Miras komitesi Türkiye Doğa Miras Uzmanı Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden Prof. Dr. Zeki Kaya, Bafra Meslek Yüksek Okul Müdürü Prof. Dr. Ali Kemal Ayan, OMÜ öğretim görevlileri ve Türkiye'nin çeşitli illerinden 17 farklı üniversiteden gelen 28 öğrenci katıldı.

Kızılırmak Deltası’nda “Bilim Işığında Doğa Okulu” projesinin amacı hakkında bilgi veren OMÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Bozoğlu, “Ekolojik yaşamın bütün unsurlarıyla yaşandığı Kızılırmak Deltası’nda katılımcılara ekolojik temelli bütüncül bakış açısı kazandırmak, doğanın dilini ve sesini duyurmak, ekolojik süreçlerin ilişkileri ve etkileşimlerini izlettirmek. Ülkemizin çeşitli şehirlerinden gelen öğretmen ve öğretmen adaylarına yaşayan bir sulak alanda var olan bütün habitatları ve bunların birbirleriyle olan ilişkilerini yaşayarak, dokunarak ve örneklendirerek bilimsel süreç becerilerini geliştirmek" dedi.

Doğa Okulu projesinin mimarı olan Bafra Meslek Yüksek Okul Müdürü Prof. Dr. Ali Kemal Ayan, "Kızılırmak Deltası bir dünya mirası ve biz de o dünya mirasından 15 dakika mesafede oturan, yaşayan insanlar olarak ne kadar şanslı olduğumuzu gün geçtikçe daha fazla hissediyoruz. Sürekli ihmal edilen Kızılırmak Deltası’nın aynı zamanda bir eğitim merkezi olma gücünü yeni yeni fark etmeye başlıyoruz. Çünkü biz şu ana kadar hep sınıflarımızda kapalı duvarlar ardında slaytlarla ve sanal ortamlarla eğitimlerimizi yapmaya çalışıyoruz. Bu kalıcı belleğin yerleşme ve uzun süre devam noktasında da doğru bir öğretim yöntemi değil. Dünya çok hızlı bir şekilde, dokunarak, hissederek ve uygulayarak daha kalıcı mekân dışı etkili eğitime geçti. Biz bunu hızlı bir şekilde yakalamak ve uygulamak için çok önemli bir fırsata sahibiz. Samsun'daki bütün okullarımızın 15 dakika sonra böyle bir açık hava laboratuvarımız var. Biz 2012 yılında TÜBİTAK Doğa ve Bilim Okullarıyla Kızılırmak Deltası’nın bir eğitim ve uygulama merkezi olması yolunda bir vurgu oluşturmaya çalıştık. Bu da 5. okulumuz 10 gün boyunca her gün ayrı bir konu, ayrı bir habitatı uzman hocalarımız eşliğinde dokunarak, hissederek işlemeye çalışacağız” diye konuştu.

Bafra Belediye Başkanı Zihni Şahin ise bir konuşma yaparak şunları söyledi: “Sizlerle birlikte olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Hocamızın da ifade ettiği gibi gün geçtikçe Kızılırmak Deltası’nın önemi daha çok hissedilmekte. Yıllardır okullarda dört duvar arasında eğitim-öğretim yapılmakta ancak böyle yerinde yaşayarak eğitimin hiçbir zaman unutulmayacağını düşünüyorum. Ben de eğitimci olduğum için bu konuda ki çalışmaları çok önemsiyorum. Bu faaliyetler, Dünya mirası olan deltamızın daha çok anlaşılması ve önemsenmesine, yeni nesillere bu bilgilerin aktarılmasına vesile olacaktır. O bakımdan ben bu çalışmaları yürüten hocalarımızı, katılan öğrencilerimizi, katkıda bulunan herkesi tebrik ediyorum”.

Kızılırmak Deltası’nın Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'ne (UNESCO) başvuruda bulunulması ve geçici listede bulunması nedeniyle UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Genel Kurul Üyesi, UNESCO Dünya Miras Komitesi Türkiye Doğa Miras Uzmanı Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden Prof. Dr. Zeki Kaya, dünya doğa miras alanları ve Kızılırmak Deltası başvuru süreci hakkında bir konuşma yaptı. Kaya, "UNESCU'nun orta vade stratejilerine baktığınız zaman 7. amaç mirasın teşviki ve korunması nesillere aktarılması diyor. Bu sözleşmeyi imzalayan 195 ülke var olan kültürel ve doğal miras dünya ile paylaşma istiyor, taahhüt veriyor. Sizi bu başvuruyu yapın diye zorlamıyor. Başvurduğunuz zaman da diyorsunuz ki biz bu alanı ilelebet koruyacağız ve gelecek nesillerle paylaşacağız diyorsunuz. Koruyamadığınız zaman tehlike listesine alınabilir, uyarır ve listeden çıkartabilir. Bu da onur kırıcı bir şey olur. Onun için koruyamadığınız bir alanın başvurusunu yapmamak lazım. UNESCO’dan hiç bir şekilde para alamazsınız çünkü UNESCU'nun ekonomik durumu çok iyi değil” şeklinde konuştu.

“Kızılırmak Deltası’nda Doğadan Okula Bilim Köprüsü” projesinde 1 proje yürütücüsü, 3 proje uzman personeli, 13 eğitmen ve 10 rehber eşliğinde Kızılırmak Deltası, OMÜ Araştırma ve Eğitim Merkezi, Gözetleme Kuleleri, Ziyaretçi Merkezi ve açık alanlarda gerçekleştirilecek. 10 gün sürecek olan eğitim, katılımcılara uygulamalı, katılımcı, etkileşimli görsel bir açık hava bilim laboratuvarında sunulacak. Çalışma; panel, poster, sunum, fotoğraf sergisi, herbaryum sergisi, kamp kitapçığı, kamp CD’si somut çıktılar ile kalıcı hale getirilecek. Bu çalışmanın sonucunda doğadan okula bilim köprüsü kurularak gelecek nesillerin merak ve motivasyonu artırılması amaçlanıyor.

Bafra Belediyesi

Haber Anayurt Gazetesi'nde şu şekilde yer aldı ;

On Dokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi meraklılarına doğayı, ekolojik yaşamı  öğretmek amacıyla Kızılırmak Deltası’nda “Bilim Işığında Doğa Okulu” açtı. OMÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Bozoğlu,okulda “Ekolojik yaşamın bütün unsurlarıyla yaşandığı Kızılırmak Deltası’nda katılımcılara ekolojik temelli bütüncül bakış açısı kazandırmak, doğanın dilini ve sesini duyurmak, ekolojik süreçlerin ilişkileri ve etkileşimlerini izlettirmek” istediklerini söyledi. Bozoğlu “Bu okulda ülkemizin çeşitli şehirlerinden gelen öğretmen ve öğretmen adaylarına yaşayan bir sulak alanda var olan bütün habitatları ve bunların birbirleriyle olan ilişkilerini yaşayarak, dokunarak ve örneklendirerek bilimsel süreç becerilerini geliştirmelerine yardımcı olacağız” dedi.

 Doğa Okulu projesinin mimarı olan Bafra Meslek Yüksek Okul Müdürü Prof. Dr. Ali Kemal Ayan, “Kızılırmak Deltası bir dünya mirası ve biz de o dünya mirasından 15 dakika mesafede oturan, yaşayan insanlar olarak ne kadar şanslı olduğumuzu gün geçtikçe daha fazla hissediyoruz. Sürekli ihmal edilen Kızılırmak Deltası’nın aynı zamanda bir eğitim merkezi olma gücünü yeni yeni fark etmeye başlıyoruz. Biz 2012 yılında TÜBİTAK Doğa ve Bilim Okullarıyla Kızılırmak Deltası’nın bir eğitim ve uygulama merkezi olması yolunda bir vurgu oluşturmaya çalıştık. Bu da 5. okulumuz 10 gün boyunca her gün ayrı bir konu, ayrı bir habitatı uzman hocalarımız eşliğinde dokunarak, hissederek işlemeye çalışacağız” diye konuştu.

Anayurt