Konut kredilerinde yüzde 38 artış var!
Türkiye Bankalar Birliği Genel Sekreteri Ekrem Keskin, bankacılık sisteminin hala güçlü bir kredi verme potansiyeline sahip olduğunu, yeterli öz kaynakları bulunduğunu ve kredi verecek müşteri aradığını vurguladı
Keskin, bankacılık sektöründe 2010 yılını değerlendirdiği basın
toplantısında yaptığı konuşmada, kredilerdeki artışa değinerek, bankacılık
sisteminin kredilerinin son çeyrekte diğer 3 çeyrekten daha hızlı arttığını,
hatta son çeyrekte neredeyse ilk yarıdaki artış kadar bir artışın söz konusu
olduğunu, özellikle KOBİ kredilerinde ciddi bir büyümenin göze çarptığını
söyledi.
Son çeyrekte toplam mevduatta da önemli bir artış olduğunu belirten
Keskin, Aralık 2010 itibarıyla bankacılık sisteminde TL mevduatının yüzde 84"ünün
TL krediye, yabancı para mevduatının ise yüzde 79"unun krediye dönüştürüldüğünü
ifade etti.
2009 yılı sonunda yüzde 5,7 olan tahsili geçikmiş alacakların kredilere
oranının Aralık 2010"da yüzde 3,9"a gerilediğinin altını çizen Keskin, takipteki
tüketici kredilerinin oranının yüzde 4,3"den 2,8"e, takipteki kredi kartları
oranının yüzde 11,6"dan 8,7"ye, takipteki kurumsal kredilerin 5,3"ten 3,6"ya
düştüğünü, genel trendin aşağı doğru bir seyir izlediğini kaydetti.
Merkez Bankası"nın izlediği politikaya işaret eden Keskin, 'Bankacılık
sistemi, 2008"den itibaren Merkez Bankası hangi sinyalleri gönderdiyse o
sinyallere göre hareket ediyor. Yani Merkez Bankası"ndan gelen sinyaller
bankacılık sisteminde değerlendiriliyor' dedi.
-'KURLAR YÜKSELİNCE SATIYOR, DÜşÜNCE ALIYOR, ARJANTİNLİ TERSİNİ
YAPIYOR'-
Bu yılki gözlemlerinden birinin hane halkının kurlar yükselmeye
başladığında döviz satması, kurlar düştüğünde döviz alması olduğuna işaret eden
Keskin, 'Daha önceden Dünya Bankası"nda bulunmuş, şu anda bir yatırım bankasında
çalışan iki Arjantinliye geçen gün bunu söylediğimizde şaşırdılar ve Arjantin"de
durumun tam tersi olduğunu söylediler. Orada kurlar yükseldiğinde insanların
döviz aldıklarını, kurlar düştüğünde döviz sattıklarını söylediler. Bu yılki
verilere baktığınız zaman söylediğimizi çok net göreceksiniz. Örneğin; gerçek
kişilerin döviz tevdiat hesabı Haziran ayında 70 milyar dolara çıkmış, sonra 62
milyar dolara gerilemiş' şeklinde konuştu.
Keskin, tüketici, konut ve bireysel kredi kartlarındaki gelişime de
değinirken, 2010 yılında tüketici ve konut kredilerinin yüzde 38 oranında,
bireysel kredi kartlarının yüzde 21 oranında arttığını, konut kredilerindeki
artışın yüzde 35, taşıt kredilerindeki artışın yüzde 28 olduğunu, genel olarak
yüzde 33"lük bir artış olduğunu söyledi.
-'KOBİ KREDİLERİ YÜZDE 39 ORANINDA ARTTI'-
Geçtiğimiz yıl KOBİ kredilerinin yüzde 39 oranında arttığını belirten
Keskin, artışın mikro işletmelere kullandırılan kredilerinde yüzde 28, küçük
işletmelere kullandırılan kredilerde yüzde 40, orta büyüklükteki işletmelere
kullandırılan kredilerde yüzde 48 olduğunu, toplam KOBİ niteliğindeki müşteri
sayısının yüzde 9 arttığını bildirdi.
KOBİ"lere verilen kredilerde tahsili gecikmiş alacakların tüm
kategorilerde düştüğüne dikkati çeken Keskin, en fazla düşüşün yüzde 16 ile küçük
işletmelere kullandırılan kredilerde görüldüğünü, işletme başına kredi miktarının
bir KOBİ"de ortalama 100 bin liranın biraz altında gerçekleştiğini ifade etti.
-'ÜCRET VE KOMİSYONLAR ARTIRILMAYA çALIşILACAK'-
Türkiye Bankalar Birliği Genel Sekreteri Keskin, bankacılık sektöründe
2011 yılının ilk çeyrek beklentilerine değinirken, 'Bankacılık sistemi hala
güçlü bir kredi verme potansiyeline sahip. Yeterli öz kaynakları var. Bankacılık
sistemi, hala kredi verecek müşteri arıyor' dedi.
Bugünkü veriler dikkate alındığında sermaye hareketleri ve Merkez
Bankası"nın döviz alımlarının likidite miktarında belirleyici olacağına değinen
Keskin, beklentilere ilişkin şunları kaydetti:
'Büyüme hızında yavaşlama bekleniyor. Talep yavaşlamadan finansman
imkanlarının sınırlandırılması, fiyat hareketlerini ve ekonomik istikrarı
etkileyebilir. Kamunun borçlanma ihtiyacının düşmesiyle kredi arzı artacaktır.
Kurumsal kredi talebi ve bankalar arasında rekabet güçlü kalmaya devam ediyor.
Tüketici güven endeksinin seyri, konut kredisi/konut değeri düzenlemesi, kaynak
maliyetinde artış, bireysel kredilerin yavaşlamasına neden olabilir. Kaynak
maliyetinde artış, faiz oranları üzerinde yukarı yönlü baskı yaratıyor. Bankalar
faiz dışı marjın iyileşmesine önem vereceklerdir. Bu nedenle bankacılık
hizmetlerinden alınan ücret ve komisyonlar artırılmaya, operasyon giderleri de
azaltılmaya çalışılacaktır. Güçlü öz kaynak yapısı, kredi büyümesini
destekleyecek durumda. Ancak öz kaynak karlılığının düşmesi beklenmektedir.'
-'TÜRKİYE"NİN NOTU DOÄRUYSA, DİÄERLERİNİN YANLIş'-
Türk bankacılık sektörünün dünya finansal sistemi için 'KOBİ'
sayılabileceğini dile getiren Keskin, 'Bankacılık sektöründe faiz marjları çok
daraldı. O nedenle sektör hacim yapmak, kredi hacimlerini genişletmek istiyor.
Bankacılık sistemi büyümek istiyor' dedi.
Keskin, not artırımına ilişkin de Türkiye"nin notunun çoktan arttırılması
gerektiğini ifade ederek, 'Eğer Türkiye"nin notu doğruysa, o zaman diğer
ülkelerin notunda bir yanlışlık var. Türkiye, bir not daha alırsa ülkeye uzun
vadeli kurumsal yatırımcı daha çok gelecektir. Böylelikle bankalar, kurumsal
müşterilerin finansmanını daha fazla yapacaklar, risk primi düştüğü için daha
düşük oranlarla borçlanacaklar. Sonuçta not artışı, Türkiye"deki büyüme hızını
olumlu etkileyecektir' diye konuştu.
AA