Konut sektöründe deprem ve seçim etkisi: Sektörün gelişimi için yeni adımlar gerekli!
Gayrimenkul sektörünün deprem ve seçim sebebiyle durağan bir süreç geçirdiğine dikkat çeken KONUTDER’in yeni Başkanı Ramadan Kumova, sektörün gelişimi için yeni enstrümanlar gerektiğinin altını çizdi.
Dünya Gazetesi'nden Nurdoğan Arslan Ergün'ün haberine göre; KONUTDER Yönetim Kurulu Başkanı Ramadan Kumova, söz konusu açıklamasında müşteri sayısını artıracak modeller geliştirilmesinin gerekli olduğunu aktardı ve "Müşterinin krediye erişimini kolaylaştırmak veya başka modeller geliştirmek gerekiyor. Burada yabancıya satışlar noktası da önemli" ifadelerine yer verdi.
Özellikle sahil kentlerinde yabancı için potansiyel olduğunun altını çizen Ramadan Kumova, Avrupa’da yatak ihtiyacının 2030 yılında 1 milyon 800 bine yükseleceğini, büyüme trendine göre 1.2 milyon açık olduğunu, yaşlanan Avrupa nüfusuna Türkiye’de ileri yaşam merkezleri oluşturulabileceğini vurguladı.
Kumova, bunların bir kısmının bakım, bir kısmının da yaşam odaklı olabileceğini aktararak, "Polonya’yı, Romanya’yı, Bulgaristan’ı denediler olmadı. Filipinler’i deniyorlar" şeklinde konuştu.
Kumova, Türkiye'nin büyük bir pazar olduğuna, yapılacak çok iş olduğuna dikkat çekti ve gayrimenkul satışlarında yaşanan düşüşü de değerlendirdi.
Tüketicilerin ilk 3-4 ayda frene bastığının altını çizen Ramadan Kumova, "Bu süreçte genele baktığımızda yüzde 11’ler civarında, ipotekli satışlarda da yüzde 14’lerde yavaşlama var" dedi ve deprem ile seçimin etkisiyle 'bekle gör' dönemi geçirildiğini aktardı.
2023 yılının ikinci yarısında enflasyonun da etkisiyle satışların hareketleneceğini öngördüğünü belirten Kumova, enflasyon karşısında ‘param erimesin’ diyen tüketicilerin gayrimenkul ve araç gibi alanlara yöneleceğini dile getirdi.
Diğer taraftan, konutun bir de ihtiyaç tarafı olduğuna dikkat çeken Ramadan Kumova, evlilik, doğum, boşanma, iç göç gibi etkenlerin de talep oluşturduğunu vurguladı.
Yalnızca Türkiye değil tüm dünyada konuta olan talebin süreceğine vurgu yapan KONUTDER Yönetim Kurulu Başkanı Ramadan Kumova, konuya ilişkin "Dünyada metrekare sınırlı ama diğer her şey artıyor. Arz tarafı kısıtlı olup talep devamlı devam ettiği sürece uzun vadede gayrimenkulün sıkıntıda olması beklenemez" açıklamasında bulundu.
Arz sorununun ana sebeplerinden birinin arsa problemi olduğunu belirten Ramadan Kumova, ABD’de arsanın üretilecek konut içindeki maliyet payının yüzde 15, Avrupa'da yüzde 20-25, Türkiye'de ise yüzde 50 olduğuna dikkat çekti.
Her ülkenin konut üretim modelinin farklı olduğuna da değinen Kumova, Türkiye’de de TOKİ’nin devrede olduğu bir model uygulandığına vurgu yaptı.
Açıklamasında "Özel sektörün payını artırmak uzun vadede daha sağlıklı piyasaya ulaşılmasını sağlar" ifadelerine yer veren Ramadan Kumova, ev fiyatlarındaki yükselişi maliyet bazlı olarak değerlendirdi ve piyasa koşullarında 2020 yılı itibarıyla baskılanan fiyatlarla maliyetlerin altında kalındığını söyledi.
"Bugüne geldiğimizde maliyet endeksi ile satış fiyatı arasında yine makas var" şeklinde konuşan Kumova, geçtiğimiz sene yüzde 145 olan makasın bu sene yüzde 105'e geldiğini belirtti. Kumova, burada maliyetin o kadar hızlı arttığına dikkat çekerek, ev fiyatlarının gerilemesinin mümkün olmadığını belirtti.
Fiyatlar bu kadar yükselirken de erişilebilirlik sorununun gündeme geldiğini aktaran Ramadan Kumova, bunun için de farklı enstrümanlar geliştirmek gerektiğine dikkat çekti. Mortgage sistemi gibi ürün zenginliğini işaret eden Kumova, ipotekli konutların ikinci pazarda satılmasının da dünyada uygulanan bir model olduğunu belirtti.
"Biz ikincil pazarlara ürün satabilecek mekanizma kuramadık" ifadelerini kullanan Ramadan Kumova, finansman modellerinin daha uzun vadeli ve vergi avantajları sağlayan modellerin muhakkak geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.
KDV’nin yüzde 8’e indirildiğine atıfta bulunan Ramadan Kumova, kentsel dönüşüm ve sosyal konutlarda bir takım istisnalar getirilebileceğine ilişkin de öneride bulundu.
KONUTDER Yönetim Kurulu Başkanı Ramadan Kumova, konut üreticisi olarak bankaların kredi kullandırmada daha az tutucu olmasını da talep ederken, bekleyen çok talep olduğuna, kredilerin daha hızlı çalışmasını beklediklerine vurgu yaptı.
"Bu dönemde bankalar da ‘bekle gör’e geçti. Herkesin önünü görmesi için ekonomi politikalarının belirlenmesi lazım" diye konuşan Kumova, konutun mutlak karşılanması gereken bir ihtiyaç olduğunun yeniden altını çizdi.
İhtiyaçlar için gerekli politikaların geliştirilmesinin kaçınılmaz olduğunu belirten Ramadan Kumova, "Sistemin tıkanan noktaları varsa açmak için metod geliştirilmesi gerekir" diyerek açıklamasını tamamladı.
Ekonomik dubleks prefabrik evler ne kadar? 158 metrekare iki katlı ev kaç TL?
Nisan'da açlık sınırı 9 bin 814 TL, yoksulluk sınırı 33 bin 948 TL oldu!