Sektörel

Konutlar nasıl erişilebilir hale getirilir? Barınma krizine 4 maddede çözüm!

Michael Purton’ın ‘Küresel Konut Krizinin Kıskacındayız’ başlıklı yazısında konut krizi için çözüm önerileri yer alıyor. Peki konutlar nasıl erişilebilir hale getirilir? İşte detaylar...

Geçtiğimiz Haziran ayında Ekonomik Forumu’nun web sayfasında Michael Purton’ın ‘Küresel Konut Krizinin Kıskacındayız’ başlıklı yazısına yer verildi. M. Purton’un küresel konut krizine ilişkin yazısında çözüm önerileri de yer alıyor. 

Dünya Gazetesi köşe yazarı Prof. Dr. Ali Hepşen, bugünkü köşesinde küresel konut krizini kaleme aldı.

Birleşmiş Milletler’in raporuna göre, dünya genelinde yaklaşık 1,6 milyar insan yeterli konuttan yoksun ve uzmanlar bu sayının 2030  senesine kadar 3 milyara yükselebileceğini öngörüyor. 

UN-Ha­bitat’a göre ise bu 3 milyar kişiye konut sağlamak için dünyada her gün 96 bin yeni uygun fiyatlı konut yapılması gereki olacak. 

Prof. Dr. Ali Hepşen, konuya ilişkin yazısında "Geçtiğimiz sene Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na Balakrishnan Rajagopal tarafından sunulan raporda “erişilebilirlik krizini tetikleyen temel faktör­lerin; hızlı kentleşme, kamu konutlarının azalması ve devlet müdahalesinin yetersizliği” gibi gerekçeler öne çıkmış durumda. B. Rajagopal ayrıca konutun finansallaştırılmasının krizin önemli bir sebebi olduğuna dikkat çekerken, bunun “konutları temel bir sosyal gereklilikten bir yatırım aracı haline getirdiğini ve güvenli ve onurlu yaşam alanları sağlama işlevini ortadan kaldırdığını” söylemesi ise dikkat çekici" ifadelerine yer verdi. 

Diğer yandan, Dünya Eko­nomik Forumu’nun bir yayını olan “Gayrimenkulün Geleceği için Çerçeve (The Framework for the Future of Real Estate)”, ‘yaşanabilirlik, sürdürülebi­lirlik, dayanıklılık ve uygun fiyatlılık’ olacak şekilde dört temel üzerine kurulu binalara yaklaşımımızı yeniden düşünmek için eylem odaklı bir yol haritası sağlıyor. Küreselde de Konuta Erişilebilirlik ve Barınma Sorunu geniş yer tutuyor. 

İşte M. Purton’un konut krizi için yazdığı çözüm önerileri...

1-Arsa yatırım ortaklığı (Community Land Trusts-CLT’ler)

Arsa Yatırım Ortaklıkları (CLT’ler), kamu nezdinde oluşturulan ve arazi satın alarak onu spekülatif emlak piyasasından çıkaran, genellikle yenilenebilir uzun vadeli arsa kiraları yoluyla bu işlemi gerçekleştiren kar amacı gütmeyen kuruluşlar olarak değerlendirilir. CLT, arazi mülkiyetini elinde tutarken, o arazideki evler kiralanabilir, ev sahipliği veya kooperatif mülkiyeti şeklinde kullanılabilir. Konuttan elde edilen kârlar, özel geliştiricilere veya ev sahiplerine gitmek yerine, topluluğa yeniden yatırım olarak geri döner. CLT’lerin amacı, konutların düşük ve orta gelirli kişilerin finansal erişimine uygun kalmasını sağlamak için satış kısıtlamaları ile kalıcı uygun fiyatlılığı yakalamaktır.

2-Kamu-özel sektör ortaklıkları (PPP’ler)

Kamu-özel sektör ortaklıkları, kamu ile özel sektör şirketleri arasında uygun fiyatlı konut projelerini finanse etmek, geliştirmek ve yönetmek için yapılan iş birlikleridir. Genellikle hükümet arsa, geliştirme hakları ve vergi teşvikleri veya sübvansiyonlar sağlarken, konut geliştiricileri ve yatırımcılar finansman, mimari tasarım, inşaat uzmanlığı ve operasyonel yönetim sağlarlar. Uygun fiyatlı konut oluşturmak için yapılan bir PPP örneği, Avustralya’nın Sydney kentindeki Ivanhoe Estate yeniden geliştirme projesidir. 2,2 milyar dolarlık proje, New South Wales (NSW) hükümeti ile özel geliştiriciler Frasers Property Australia ve Mission Australia Housing arasında bir ortak girişimdir ve Macquarie Park’taki eski bir kamu konut alanını karma kullanım amaçlı bir konut bölgesine dönüştürmeyi amaçlamaktadır.

3-Düşük maliyetli inşaat malzemelerinin kullanımı

Dünyanın birçok ülkesinde, konut fiyatlarını düşürmek ve inşaat sürecini hızlandırmak için düşük maliyetli malzemeler kullanılarak evler inşa edilebiliyor. Bu ülkelerden biri de konut sıkıntısının 34 milyon birim olduğu tahmin edilen Hindistan. Hindistan hükümeti, yaygın bir mineral olan alçıyı cam elyaflarla birleştirerek duvarlar, zeminler ve çatılar için kullanılabilecek güçlü ama hafif bir panel oluşturan cam elyaf takviyeli alçı (glass fibre reinforced gypsum-GFRG) kullanarak binlerce ev inşa etme süreci içinde.

4-3D baskı evler

3D baskı evlerde, ana yapısal bileşenler, duvarlar ve temeller gibi, sanayi tipi 3D yazıcılar kullanılarak dijital bir plana uygun olarak katman katman ‘basılır’. Bu işlemde çimento, beton ve diğer inşaat malzemeleri kullanılır. Ana yapının 3D baskısı tamamlandıktan sonra, inşaatçılar geleneksel inşaat yöntemleriyle pencereler, tesisat ve elektrik kabloları gibi diğer parçaları ekler. 3D baskı evlerin başlıca avantajları, inşaat süresini azaltmasıdır; ayrıca bu evlerin geleneksel yöntemlerle inşa edilen evlerden en az yüzde 20 daha ucuz olduğu da tahmin edilmektedir

Ali Hepşen, konut üretiminin hızlanmasının ve artırılmasının konut krizine yönelik ilk adım olduğuna dikkat çekerek, "3D baskılı evler gibi yeni teknolojiler ve GFRG gibi inşaat teknikleri, daha hızlı ve ucuz konut yapılmasına imkan sunabilir" dedi. 

Ayrıca kamu ve özel sektör iş birliğiyle sosyal konut projelerinin sayısının da artırılmasının önemli olduğunu dile getiren Hepşen, "Kentlerin ve hükümetlerin, arazi kullanım politikalarını ve imar planlarını gözden geçirmesi gerekiyor. Kullanılmayan arazilerin konut inşasına açılması, konut arzının artmasını sağlar. Ayrıca iskan politikalarında değişiklik yaparak mevcut konutların daha verimli kullanılmasını sağlamak da mümkündür" ifadelerini kullandı. 

Hepşen, Konutların ekonomik olarak erişilebilir olması için kira kontrolleri, konut sübvansiyonları ve düşük faizli konut kredileri gibi önlemlerin alınması gerektiğine vurgu yaptı ve şunları söyledi:

"Bu tür ekonomik araçlar, konut piyasasındaki dengesizlikleri çözmeye yardımcı olabilir ve düşük gelirli ailelerin konut sahibi olmasını kolay hale getirebilir. Konut krizi yalnızca ekonomik bir sorun değil, aynı zamanda sosyal bir sorundur. Sosyal konut politikalarının güçlendirilmesi, özellikle dezavantajlı gruplar için konut güvencesinin artmasını sağlayabilir.

Özetle barınma sorunu her yerde var, küresel bir problem ve herkes farklı alternatifler deniyor. Ancak diğer ülkelerle farkımız tam da bu noktada. Biz bildiğimizi/alışık olduğumuzu yapmaya devam etmek istediğimiz için sorunlara gerçekçi çözüm bulamıyoruz."

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’ndan Ankara Çankaya'da satılık arsa! Yatırımcılar dikkat!

Konut sektörü en ölü sezonu geride bıraktı! Şu anda sektörde kıpırdama var!

Arsa yatırımı yapmak isteyenler için uzmanından çok önemli iki öneri geldi!