30 / 04 / 2024

Konutta derin kriz! Fiyatlarda yaşanan artış mülksüzleştirmeye yol açıyor, emekçi ev alamıyor!

Konutta derin kriz! Fiyatlarda yaşanan artış mülksüzleştirmeye yol açıyor, emekçi ev alamıyor!

Konut satışlarının düşmesi ve fahiş fiyatların konut krizini daha da derinleştiğine dikkat çeken İBB Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökce, konut krizinin insani bir krize dönüşmek üzere olduğunu belirtti.



Türkiye'de konut fiyatlarında artış devam ederken konut satışlarında düşüş devam ediyor.  Konut krizinin daha da derinleştiğinin altını çizen İBB Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökce, konut krizinin insani bir krize dönüşmek üzere olduğunu belirtti.

İstanbul'da bir asgari ücretiyle çalışanın tüm maaşıyla konut kirasının sadece yüzde 67'sini karşılayabildiğini belirten Gökce, büyükşehirlerde yaşanan konut krizinin 2 yönüne dikkat çekti. 

Yoksullukta yaşanan artışın mülksüzleştirmeye neden olduğuna dikkati çeken Gökce, yapılması gerekenleri sıraladı.

Birgün'de yer alan detaylara göre, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökce, konut fiyatlarında gerçekleşen artışın yol açtığı mülksüzleştirmenin, insani bir krize ulaşma boyutunda olduğunu kaydetti.

Konut fiyatlarına yönelik verilerin altını çizen Gökce, yükselen kira ve satış bedellerinin emekçilerin ev sahibi olmasına engel olduğunu söyledi.

Endeksa verilerine göre, İstanbul'da 100 metrekare konut kira bedelinin ortalama 17.111 Türk Lirası olduğuna dikkati çeken Gökce, "Yani asgari ücretli tüm maaşıyla konut kirasının sadece yüzde 67'sini karşılayabiliyor. Ankara'da bu oran yüzde 82, İzmir'de yüzde 75" diye ifade etti. 

Konutta derin kriz! Fiyatlarda yaşanan artış mülksüzleştirmeye yol açıyor, emekçi ev alamıyor!

EMEKÇİ EV ALAMIYOR

Konut fiyatlarının ve konut kira bedelinin artması nedeniyle, çalışan emekçilerin ev sahibi olamadığını söyleyen Gökce, "Artan ihtiyaçlar sebebiyle konutlarını satarken, satılan konutları yabancılar veya zaten birden fazla konutu olan yüksek sermaye sahipleri alıyor. Konut sahipliği oranı bu yüzden 2002 senesin yüzde 73 seviyesinden yüzde 56'ya düştü" diye belirtti.

Yetersiz ücretler sebebiyle büyükşehirlerde yaşamanın imkansız hale geldiğini söyleyen Gökce, "Konut almak bir tarafa, ev kiralamak bile gittikçe imkansız hale geliyor. Bu yüzden İstanbul'dan Anadolu'ya göç hızlanıyor" şeklinde bildirdi.

Konutta derin kriz! Fiyatlarda yaşanan artış mülksüzleştirmeye yol açıyor, emekçi ev alamıyor!

"BÜYÜKŞEHİRLERDE YAŞANAN KONUT KRİZİNİN 2 YÖNÜ VAR"

Üretim ve hizmet sektörü gibi kritik sektörlerde istihdam altında olanların elde ettikleri gelirle geçinemedikleri için başka şehirlere göç ederken, istihdam ve üretim yaratan önemli sektörlerde de üretimi etkileyecek ciddi bir istihdam krizi ile karşı karşıya kalınabileceğini vurgulayan Gökce, şu ifadeleri kullandı: 

"Büyükşehirlerde yaşanan konut krizinin iki yönü var. Birincisi üretim ve hizmet sektörü gibi kritik sektörlerde istihdam altında olanlar elde ettikleri gelirle geçinemedikleri için başka şehirlere göç ederken, istihdam ve üretim yaratan önemli sektörlerimiz de üretimi etkileyecek ciddi bir istihdam krizi ile karşı karşıya kalıyor. Maliyetlerdeki artış enflasyonu ve ortalama yaşam giderlerini de arttırdığı ve kamu yönetimi doğru politikalarla emekçilerin hakkını korumadığı için Türkiye'nin ya üretim gücü ya da rekabet gücü azalıyor. Aynı et, süt, yumurta, peynir, sebze, meyve sektörlerinde olduğu gibi diğer sektörlerde de üretim azalmasına bağlı fiyat artışları da önümüzdeki dönem bizi bekliyor."

Konutta derin kriz! Fiyatlarda yaşanan artış mülksüzleştirmeye yol açıyor, emekçi ev alamıyor!

ÇÖZÜM İÇİN HANGİ ADIMLAR ATILMALI?

Gökce, "X" hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, çözüm önerilerini ise şöyle sıraladı:

"Ne yapılması lazım?

Bir süredir yazıp söylüyoruz. Devletin konut piyasasına akılcı ve bilimsel yöntemlerle müdahale etmesi gerekiyor. Bu zamana kadar  TOKİ  ve Emlak Konut gibi kurumlar lüks konut üretip rant transferi yapmayı sosyal konut üretmeye tercih ettiler. Halbuki Anayasa'da yer alan konut hakkı devlete nüfus artışına ve ihtiyaçlara göre atacağı adımlarla konut hakkını koruma görevi veriyor. Çok boyutlu, planlı, programlı ve akılcı bir sosyal konut üretimine ihtiyacımız var. Yetkili makamlarda olan karar vericilerin bu tablo karşısında her şeyi bir kenara bırakıp, yerel yönetimlerle, sivil toplumla katılımcı, şeffaf süreçlerle eşgüdüm halinde harekete geçerek bir seferberlik ruhuyla hareket etmesini bekliyoruz. Daha korkunç bir tablo ortaya çıkmadan çözümleri bulmak ve uygulamak zorundayız. "

TOKİ'den Ordu Aybastı'ya 88 konutluk yeni proje müjdesi!

Yabancıya konut satışları çakıldı! Yabancı yatırımcıya örtük bir ambargo mu var? 

Nilüfer Belediyesi'nden sanayi alanı imarlı arsa!


Geri Dön