Kovid-19'dan sonra AVM'ler nasıl değişecek?
25 yıldır alışveriş merkezleri ve gayrimenkul sektörünün önemli projelerine imza atan Engin Yıldırım, 'Alışverişte yarın artık bugündür' başlıklı yazıyı kaleme aldı.
25 yıldır alışveriş merkezleri ve gayrimenkul sektörünün önemli projelerine imza atan Engin Yıldırım, 'Alışverişte yarın artık bugündür' başlıklı yazı yayınladı. İşte Engin Yıldırım'ın o yazısı...
İnsanlık tarihinde çok önemli bir dönemeçten geçiliyor. Karamsar olmanın anlamı yok. Müşteri dinamikleri ne salgın öncesine dönecek ne de yalnızca E-Ticaret kapsamında gelişecek. Dijital dönüşüm yapılan her şirketin ivmesi hızlanıyor. Artık müşteriyi memnun etmek ve müşteri sadakatini kazanmak için tüm ihtiyaçlarını çabuk bir şekilde yanıtlamak gerekiyor. Müşteriyi unutmayan, sürdürülebilir yapılar kuran, cesaretli, eleştiriye, yeniliğe ve değişime açık şirketler Kovid-19 salgınının ardından ayakta durabilecek.
İçinde bulunulan bu dönemi iyi yönetebilen AVM’ler ise eskisinden de güçlü olacaklar. Halihazırda faaliyetlerini müşteri odaklı sürdüren yenilikçi markalar da güç kazanacak. Bundan sonraki süreçte AVM’lerde fiziki mağazalar ile online alışverişin buluştuğu noktalar çoğalacak. Online ticaret teslim noktaları meydana gelecek. Temassız ödeme alanları çoğalacak. Alışveriş merkezleri temassız ürün teslim noktaları, internet satışından alınmış ürünleri deneme odaları ve kolay değişim yapabilme fırsatı sağlamalılar. AVM'ler koronavirüs salgını sonrası için, yeme içme birimlerinde sürdürülebilir konfor, hijyen ve özgün dekorasyonları, geniş teraslarıbulunan alanları tekrar dizayn etmeliler. Alışveriş merkezlerinin artık yeşile ve açık hava alanlarına ihtiyacı bulunuyor.
Tüketiciler ekonomik durumları ve ödedikleri paranın karşılığını alma konusuna eskisinden daha fazla özen gösteriyor. Sosyal medyayı iyi kullanılmalı ve farklı tanıtım kanalları tercih edilmeli. Pazarlamaya son verilmemeli, müşterinin değişen ihtiyaçlarına odaklanılmalı, reklam harcamaları azaltılmamalı ve personel çıkarılmamalı.
Farklı olun, fayda ve değer üretin, kazanın
AVM'lerde, AVM'nin hem yönetimi hem de kiralamasında 'global düşünüp yerel hareket edilmelidir.' Bu vizyon salgının ardından daha da önemli hale gelecek. Ziyaretçileri AVM'ye çekmek için alışılagelmiş pazarlama faaliyetlerinden hariç olarak yeni, fayda üreten, eğlenceli, dijital, insan hayatını ön plana alan pazarlama faaliyetleri yapılmalı. Kiralamada ise o bölgenin tercih edilen markalarını, hatta yerel üreticinin el ürünleri, tarladan doğal ürünler, hobiler, antikalar, kişiye özel terziler bulunmalı. Kısacası, mahallede olan ve insanların ihtiyaçlarını giderebilen, trafiği artıracak seçenekler AVM'ler ve 'mahalle kültürünün" modernize edilmiş ve birçok ihtiyacın karşılığının olduğu karma projelerde bulunmalı. AVM'ler ve karma projelerde sağlık üniteleri bulunmalı ve sağlık taramaları da yapılmalı. ABD’deki bazı AVM’ler ve büyük perakende zincirleri hastane zincirleriyle işbirliği gerçekleştirip, onların ‘alt markalar’ oluşturmasına imkan sunarak ‘sağlık taraması’ yapan daha kapsamlı klinikler hayata geçirmiş. Burada amaç müşteri sayısını çoğaltmak ve sosyal hizmetlerle kamuoyunun dikkatini çekmek oluyor. Fakat daha hızlı hizmet sunan ayaküstü tedaviye yönelmiş benzer klinik uygulamaları bulunuyor. Aşı, tansiyon ölçümü, şeker testi gibi basit hizmetleri ücretsiz olarak sunuyor. Sadece gözlük tavsiyesi, şeker tespiti, alerji taraması gibi sıradan hizmet verenlerde bulunuyor.
Kovid-19 salgını ile beraber dijital ticaret platformları, şirketlerin ana kanalı, omurgası oldu. Müşteri odaklılığın, müşterinin öncelikle dijital yolculuğu üzerinden sorgulandığı, yeniden değerlendirildiği ve buna göre faliyete geçilen yeni bir dönem başlıyor. Ziyaretçiler, AVM’lerin kapalı alanlar içinde en güvenli ve gönül rahatlığıyla gidilebilecek yerlerden biri olduğunu biliyor. Fiziksel mağazalar, koronavirüs salgını ardından da tercih edilecek ve buna ek olarak yeni nesil deneyim ve mikro-lojistik merkezler haline gelecek.
Dünyada ise sınır ötesi e-ticaret pazarında büyük bir artış yaşanması öngörülüyor. Gerekli altyapısı bulunan şirketler e-ihracata geçiş yapıyor. Son yıllarda dünya devi lojistik şirketleri depo ve araç yatırımlarını e-ticaret üzerinden biçimlendiriyor. Bu da özellikle sınır ötesi e-ticaret için önemli engellerden birini ortadan kaldırarak daha da büyümeye neden olacak. E-ticaret pazarında düünyada en az 10-15 yılda gelinecek noktaya ulaşım salgın ile birlikte hızlandı ve günümüzde uygulanmaya başladı.
Sözün Özü: Alışverişte 'Yarın Artık Bugündür'
Yüz yılda bir görülen salgından güçlenerek çıkabilmek için olumlu tutumun korunması, insanların birbirne destek olması, liyakat sahibi insanların işe alınması ve iyimser bir yaklaşım sergilenmesi gerekli.
