Kredi faiz oranları yüzde 1'in altına indiğinde tüm sorunlar bitecek mi?
www.emlakkulisi.com'un mortgage yazarı Bankacı Barış Yılmazkaya büyük bir polemik başlatıyor! Konut kredisi faiz oranları yüzde 1'in altına indiğinde tüm sorunlar bitecek mi?
Hadi gelin faizin % 1' in altına indiğinde hayatımızın nasıl değişeceğini aşağıdaki örnek ile hep beraber görelim:
Örnek 1 :
Konutun Bedeli: 150.000 YTL
Peşinat : 30.000 YTL
Kredi Tutarı: 120.000 YTL
Faiz Oranı : %1.30
Vade : 120 ay
Aylık ödenecek taksit tutarı :1.980YTL
Örnek 2 :
Konutun Bedeli: 150.000 YTL
Peşinat : 30.000 YTL
Kredi Tutarı: 120.000 YTL
Faiz Oranı : %0.99
Vade : 120 ay
Aylık ödenecek taksit tutarı :1.715YTL
Yukarıda görüldüğü gibi, faizin %1 seviyesine ya da altına inmesinin alım gücünde çok ciddi bir değişiklik yapmayacağını aklı selim herkes net bir şekilde görecektir. Peki bu faiz edebiyatını bırakıp neler yapılması gerekiyor onu görelim. Herkesin elini taşın altına sokacağının bilincinde olarak gerçekçi bir şeyler söylemekte fayda olacak.
Piyasa durdu, tüm gözler konut kredisi faiz oranlarına çevrildi.
Peki piyasayı canlandırıcak tek enstrüman gerçekten faiz oranı mıdır ???
Faizler düştüğünde herkes konut sahibi olabilecek mi ?
Firmalar konutlarını daha hızlı satabilecekler mi ?
Yukarıdaki tüm soruların tek cevabı var: "HAYIR". Çünkü faizin piyasayı tek başına düzeltecek bir araç olmadığı aşikârdır.
Peki bu piyasa nasıl canlanacak?
1. Artık yeni projeler doygunluğa ulaşmış olan B plus ve üstü sınıfa yönelik değil, orta sınıfa yönelik gerçekleştirilmeli,
2. Konutlar çok konforlu yapılmak yerine belki daha az konforlu ama kullanışlı bir şekilde tasarlanmalı ve maliyetleri biraz daha aşağıya çekmek suretiyle orta sınıfın alım gücüne paralel fiyatlar seviyesine gelinmeli,
3. Mevcut projelerde artık fiyat artışına gidilmemeli, mevcut stokun sabit fiyatlar ile eritilmesine çalışılmalı,
4. TOKİ' nin konut üretimine ara vermesi, yeni projeler ile çıkmaması ve bu sayede mevcut stoğun eritilmesi,
5. Gereğinden fazla arz olan lokasyonlarda yeni projelere başlanılmaması,
6. Mevcut gelirler ile orta sınıfın ev sahibi olması oldukça zor görünmektedir. Orta sınıfı oluşturan vatandaşlarımızın gelirleri artmalı,
7. Arsa sahiplerinin biraz daha makul oranlar ile müteahhit firmalarla kat karşılığı anlaşma yoluna gitmeleri,
8. Firmaların iyi ve özellikle objektif fizibiliteler yaratarak projelere başlamaları,
9. Satış performansına güvenilerek bir projeye başlanılmaması ve her zaman en kötü senaryo göz önünde tutularak işe başlanılması.
10. Özellikle firmaların satışa çıkaracakları m2 fiyatlarını makul belirlemeleri gerekmektedir. Aksi halde sonradan m2 fiyatlarında indirim yapmak isteseler dahi mevcut piyasa şartlarında çok zor olacağı unutulmamalı,
11. Yeni projelerde artık farklı bir mimari denemek yerine, farklı bir satış ve pazarlama formülü bularak çıkmaları,
12. Farklı mimarinin daha düşük m2 ler ile daha uygun fiyatlı konutlar üretilmesi için kullanılması.
13. Satış ve pazarlama kadrolarını daha kalifiye oluşturmaları hatta profesyonel destek almaları gerekecektir.
Şayet yukarıda bahsettiğimiz konularda kimse üzerine düşeni yapmaz ise bunun acısını tüm sektördeki oyuncular ortak olarak çekecektir. Bananeci olup tüm olayları bir nedene bağlarsak acısını tüm millet olarak çekeriz.
Unutmayalım inşaat sektörü diğer sektörlere benzemez .Kendi içinde de birçok sektörü birarada bulunduran ender bir sektördür.
Iyi haftalar dilerim.