Mustafa Kaymakçı 2B arazilerinin satışına karşı!
Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı, 'Orman Kanununun 2B maddesi kapsamında Ormanların Satılması, Tabiatı ve Biyolojik çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısının, ormanların 'özelleştirilmesi' girişiminin bir parçası olduğunu savundu
İzmir çiftçi Örgütleri Güçbirliği Platformu Sözcüsü Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı, 'Orman Kanununun 2B maddesi kapsamında Ormanların Satılması, Tabiatı ve Biyolojik çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısının, ormanların 'özelleştirilmesi' girişiminin bir parçası olduğunu savundu.
Prof. Dr. Kaymakçı, düzenlediği basın toplantısında, 14 maddelik tasarıya ilişkin bilgi verdi.
Hükümetin ormanlar başta olmak üzere kamusal varlıklara 'satılarak paraya dönüştürülecek kaynak' olarak baktığını ileri süren Prof. Dr. Kaymakçı, '2B arazilerinin satışının gündeme getirilmesi, siyasi iktidarın ormanların özelleştirilmesi girişiminin bir parçasıdır. Oysa ormanlar toplumun ve insanlığın değerleridir ve asla özelleştirilmeye konu edilmemelidir' dedi.
Prof. Dr. Kaymakçı, yerleşme yerlerindeki 2B arazilerinin, tüm 2B arazileri içindeki payının yüzde 4,7, tarımsal amaçla kullanılan arazilerin payının yüzde 33,2 olduğunu, yüzde 62,2"sinin ise ne durumda olduğunun bilinmediğini söyledi.
Orman köylüsünün buraları satın alma istemi olmadığı gibi, satın alabilecek ekonomik gücünün de bulunmadığını vurgulayan Prof. Dr. Kaymakçı, 'Bu tasarıyla yerli ve yabancı sermaye çevrelerinin yasa dışı yollarla yaptıkları yapılarına tapu çıkartmak, geleceğe dönük olarak arsa istemlerini karşılamaktır. İktidar yandaş belediyelere yeni imar alanları açmayı amaçlamaktadır' iddiasında bulundu.
Prof. Dr. Kaymakçı, herhangi bir alan için 'orman sınırlarının dışına çıkarma' kararının verilebilmesi için su ve toprak rejimine zarar vermeme, orman bütünlüğünü bozmama, çevresindeki orman ekosistemlerinin tüm ögeleriyle kendisini yenileyebilme gücüne zarar vermeme ve ormancılık çalışmalarının verimlilik ve karlılık düzeylerini düşürmeme koşullarının aranması gerektiğini anlattı.
Tasarının, yaklaşık 17 bin orman köyünde yaşayan insanların görüşü alınmadan hazırlandığını aktaran Prof. Dr. Kaymakçı, 'Ormanın nimetlerinden, ormanla iç içe yaşayan köylüler faydalanmamaktadır. Tarım yapılmakta olan yerler Anayasamızın 170. maddesinde öngörüldüğü gibi, devlet eliyle imar ve ıslah edildikten sonra arazi kullanım planlarına uygun olarak, orman içi köylülerinin kısmen veya tamamen yerleştirilmesine tahsis edilmelidir' diye konuştu.
Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı, bu haliyle 'kamu yararına sunma çabası bulunmayan' tasarının, bütün bu noktaları gözeterek yeniden gözden geçirilmesini talep ettiklerini söyledi.
İzmir Köy-Koop Birliği Başkanı Muhittin Akbulut da orman içindeki tüm işi orman köylüsünün yapması gerektiğine işaret ederek, 'Bozuk orman deyimi, adı üstünde "bozuk orman". Yani bir dönem ormanmış. Demek ki, istenirse yine ormanlaştırılabilir. Ormanlar en çok "bozuk orman" denilerek talan ediliyor' dedi.
A.A