Ömer Faruk Çelik: Siparişle mutluluk satıyoruz!
Başarının sırrının evde mutlu olmaktan geçtiğini vurgulayan konsept konutların mimarı Sinpaş, müşterinin talebi doğrultusunda yapacağı projeler için tam gaz çalışıyor
Başarının sırrının evde mutlu olmaktan geçtiğini vurgulayan konsept konutların mimarı Sinpaş, müşterinin talebi doğrultusunda yapacağı projeler için tam gaz çalışıyor. Bu yıl 500 milyon liralık proje üretecek olan şirket “Bize hayalinizi söyleyin, biz yapalım” mesajı veriyor.
Çocuk yaşta muhasebeci olarak adım attığı iş hayatına, bugün dev konut projeleri yaparak devam eden Sinpaş GYO İcra Kurulu Başkanı Ömer Faruk Çelik, 5 yılda 10 bin konut yapıp satmayı planladıklarını anlattı. Sinpaş Grubu’nun temeleri 1974 yılında inşaat mühendisi Avni Çelik’in Sinpaş Yapı’yı kurmasıyla atıldı. Ankara kökenli bu firma tarafından 2000 yılına kadar sadece konut projelerine ağırlık verilse de, bu yıldan sonra sanayi ve hizmet sektörüne yatırım dönemi başladı. Dev konsept projelerin mimarı olan Sinpaş GYO, bu yıl projelere 500 milyon liralık yatırım yapmak üzere kolları sıvadı. Çelik, Sinpaş’ı, hikayesini, hedeflerini ve beklentilerini anlattı.
İş yaşamına ne zaman adım attınız ve Sinpaş’la tanışmanız nasıl oldu
Çorumlu’yum ben. 1976 yılında ortaokulu bitirdiğim yılın yazında bir muhasebecinin yanında çırak olarak çalışmaya başladım. Liseye başladığımda sabahtan çalışıyor öğleden sonra okula devam ediyordum. 1988 yılına kadar Ankara’da kaldım, o arada konfeksiyon sektörüne girdim orada bir dönem tezgahtarlık tecrübem de oldu. Sonra İstanbul’a taşındık. Şirketimzin kurucusu amcam Avni Bey’e yanında muhasebede çalışmaya başladım. Böylece inşaat sektörüne adım atmış oldum. O günden beri de Sinpaş’ta çeşitli kademelerde çalışarak bu noktaya geldim. 2007 yılında şirketi yeniden yapılandırma kararı aldık. ‘Gayrimenkul yatırım ortaklığına geçelim, şirketi halka arz edelim, piyasadaki konumumuzu bir adım öteye geçirelim’ dedik. Ben Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı’nın sorumluluğunu üstlendim. 2007’den beri de Sinpaş GYO’nun hem İcra Kurulu Başkanlığını hem de Yönetim Kurulu Üyeliğini devam ettiriyorum.
Sinpaş neler yapıyor
Sinpaş bir şirketler grubu. İki Sinpaş’tan söz edebiliriz. Biri gayrimenkul yatırım ortaklığı olan halka açık Sinpaş. Biri de inşaat, gayrimenkul konut geliştirme işleri yapan Sinpaş. Burada hem konut projeleri yapıyoruz, hem ticari binalar. Grubumuzda yıllık 8.5 milyon m2 üretim kapasitesine sahip seramik üretim şirketi olan Seranit var. Kağıt, boya, plastik, gıda sektörlerinde kullanılan endüstriyel mineral üreten Mikron’s da bizim. Hazır mutfak ve banyo mobilyası ürettiğimiz Vanucci ile inşaat faaliyetlerini destekleyen bir yan kuruluş olan ve dekorasyon hizmetleri sunan Dekor’s şirketlerimiz arasında yer alıyor. Konut, hastane, otel ve alışveriş merkezlerine yönelik asansör ürettiğimiz Yapımek de bünyemizde. Biz yıllık bin-bin 500 civarı konut üretiyoruz, bir o kadar konutu da teslim ediyoruz.
Tamamladığınız ve devam eden projelerle ilgili bilgi verir misiniz
Marenegro, Sealybria, Aqua City 2010, İstanbul Palace, Boğaztepe, Central Life, Aqua Manors, Flatofis, Deposite AVM ve Topkapı Ticaret Merkezi tamamladığımız projeler. İstanbul Sarayları, Bursa Modern, Lagün, AquaCity 2010 projelerimiz proje, üretim ve satışta devam ediyor. Bosphorus City’nin son etabını da bu yıl teslim edeceğiz. Şimdi daha insan odaklı projeler üreteceğiz. Müşteri ne isterse, hedef kitlemizin nasıl mutlu olacağını düşünürsek onu yapacağız. İlk başlarda müşteri güvenlik sistemini sorardı. Sonra havuzu, spor salonunu sorar oldular. Şimdi de ne isterlerse onu yapacağız. Belki site içindeki koşu ve yürüyüş alanlarını genişletebiliriz, komşuların sosyal olabilecekleri alanlara yoğunlaşabiliriz. Herkes bizim gibi konsept projeler geliştirmeye başladı. Şimdi biz farklı işler yapacağız.
Neler yapacaksınız
8 bin konut şu anda üretimde, bunu yüzde 80’ini sattık. Her yıl bu şirket 500 milyon lira civarında üretime para yatırıyor ve ortalama 700 milyon lira ciro yapıyor. Mart’ta Bosphorus City’i tamamladıktan sonra İstanbul Sarayları’na ve yine aynı bölgede insanların toprakla uğraşabileceği botanik bahçesi olabilecek Çiftlik projesi başlayacak. Elimizde 8 bin konutluk hiç başlanmamış arazi stoğumuz var. Bomonti’de, Ankara’da ve Marmaris’te bekleyen projelerimiz var. Bu yıl 500 milyon liralık bütçe ayırdık projelere. 5 yılda 10 bin konut yapıp satmayı planladık.
2012 ve sonrasının ekonomik açıdan sıkıntılı olacağı ve büyümenin yavaşlayacağı konusunda ekonomistler hem fikir... Bir iş adamı, yönetici olarak siz ne diyorsunuz
Ekonomistlerle anlaşamıyorum. Onlar Türkiye yüzde 4 büyüyecek ama bir daralma var o nedenle bunun üzerine çıkmaz diyorlar. Ben geçen yıl yaptığım üretimin yüzde 4 üzerinde bir üretim yaparsam işler kötü demem ki, iyi derim. Türk ekonomisi yüzde 4 büyürse inşaat da büyür. Tabi ki öyle yüzde 30 gibi olmaz ama enflasyondan arındırılmış en az yüzde 10 büyüyecek. Sektör böyle büyürse biz de yüzde 30 büyürüz.
Deprem bekleyen İstanbul’un bina durumunun çok iç açıcı olmadığını biliyoruz. Bu konuyla ilgili neler söylersiniz
1999 depremi bir milat. Bu tarihten önceki deprem yönetmeliği yeterli değildi. Bu tarihten önceki binaları elden geçirmekte fayda var, hele de 80 öncesi yapılan binaların tamamına bakılmalı diye düşünüyorum. Mevcut binaların yüzde 40’ının yıkılıp yeniden yapılması gibi bir öngörü de var. Kentsel dönüşümle ilgili ne yapılması gerekiyorsa daha fazla zaman geçirmeden bir an önce başlanmalı. Fay hattında olan sağlam binaların içindeki insanın dışarı çıkmasına izin verdiğini görüyoruz. Öte yandan depremde kayalık zemin bile olsa, çürük bina yaparsan o da dayanmaz. Tam tersi bataklık zemin üzerine mühendislik hesabıyla yapacağınız bina zarar görmez.
Jose Mourinho ile Şubat’ta tanışacağım
Dünyanın en pahalı futbol takımlarından Real Madrid’in teknik direktörü Jose Mourinho’yla reklam anlaşması imzaladınız. Mourinho nereden aklınıza geldi
Jose Mourinho ile bir yıllık reklam anlaşması imzaladık. Reklamlarımızda 2012 yılı boyunca kendisi rol alacak. Önceki yıllarda eski ABD Başkanı Bill Clinton ve eski Almanya Başbakanı Gerhard Schröder’i de Türkiye’ye konferans için getirmiştik. Şimdi de Mourinho ile anlaştık. 2012 yılı Şubat ayında İstanbul ve Ankara’ya konferans için gelecek o zaman tanışacağım ben de.
Neden Mourinho
Mourinho’nun hayat hikayesini dinlediğimde çok ilgimi çekti. Kendini anlatırken “Futbolu çok seviyordum ama futbol yeteneğim yoktu. Ben de takımları alıp çalıştırmaya başladım” diyor. Aldığı takımları çalıştırıyor ve hep başarılı oluyor. Liderlik konferansına getirme kararı aldık önce. Sonra da onun azmi, hırsı, başarı öyküsü beni etkiledi ve reklamlar için de anlaştık.
Türkiye’nin yeni bir hikayeye ihtiyacı var
Bize şimdi yeni bir hikaye lazım. Şirketlerde de öyledir. 5 yıllık plan oluşturursunuz, ‘benim stratejilerime inanın şirketi kalkındıracağım’ dersiniz ve hedeflerinize de yüzde 80 ulaşmışırsınız. Şirket büyümüştür. ama asıl bundan sonrası problemdir, yeni bir vizyon yeni bir hikaye gerekiyordur. Türkiye de böyle, 5 yılı iyi geçirdik. Ancak şimdi yeni bir yola, yeni bir hikayeye ihtiyacımız var. Böylece ikinci bir büyüme hamlesi yapalım. Şu anda büyüyerek belli bir yere gelmişiz yatay hatta devam ediyoruz. Türkiye’nin bir önceki hikayesi Avrupa Birliği’ydi. Bu hikaye yabancı yatırım ve fonları Türkiye’ye getirdi. Şimdi insanları yatırıma çekecek bir hikayeye ihtiyacımız var.
Şimdi zengin Ortadoğulular’a ev satma zamanı
Mütekabiliyet dediğimiz, yabancıların mülk alma konusuyla ilgili yasa, 1934 yılındaki yeni savaştan çıkmış Türkiye gerçeği dikkate alınarak hazırlanmış. Yasa “Kim Türkiye Cumhuriyeti’ni tanıyorsa, kim Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına kendi ülkesinde gayrimenkul edinme hakkı veriyorsa, biz de buna mütekabiliyet getirelim ve bunun karşılığında yabancılara gayrimenkul atabilelim”diyor. Artık 1930’lardaki Türkiye ile bugünkü Türkiye yapısı aynı değil. Türkiye, dünyaya ve komşularına gücünü göstermiş konumda. Avrupa fakirleşiyor. Şimdi para Rusya, Ortadoğu ve Uzakdoğu’da. Bu yasayla ilgili bakanlığın çalışması var, sanıyorum yakında düzenleme yapılacak.
Fulya Erdem/Star