Onko Koçsel fabrikası açıldı!

Onko Koçsel İlaçları, 100 milyon euro yatırımla Gebze Organize Sanayi Bölgesi'de, Türkiye'de sınırlı sayıda üretilen ya da hiç üretilmeyen yüksek aktiviteli ürünler için ileri teknolojiye sahip farmasötik ilaç fabrikasının açılışını gerçekleştirdi.

İlaç sektöründe ilkleri hayata geçiren öncü firmaların başında gelen Onko Koçsel İlaçları, 1 Temmuz 2015 tarihinde düzenlediği basın buluşmasıyla 100 milyon euro yatırımla Gebze Organize Sanayi Bölgesi'nde hayata geçirdiği farmasötik ilaç fabrikasının açılışını gerçekleştirdi. Yüksek aktiviteli ürünlerin üretimi için hayata geçirilen, alanında ilk ve tek ileri teknolojiye sahip fabrikada, Türkiye'de üretimi sınırlı sayıda olan ya da hiç üretilmeyen yüksek aktiviteli ürünler üretilerek Türk tıbbının hizmetine sunulacak.  

Ölüm nedeninde kanser ikinci sırada

Onko Koçsel İlaçları'nın kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı İrfan Koç'un açılış konuşmasının ardından farmasötik ilaç fabrikası hakkında bir sunum gerçekleştiren Onko Koçsel İlaçları Yönetim Kurulu Üyesi Tuğçe Koç, 2005 yılı itibariyle kanserden ölüm oranının gelişmiş ülkelerde 2.1 milyon, gelişmekte olan ülkelerde 5.5 milyon düzeyinde olduğunu, 2015 yılında ise bu oranın gelişmiş ülkelerde 2.3 milyon, gelişmekte olan ülkelerde 6.7 milyon düzeyine ulaştığını belirtti. Koç, Türkiye özelinde bakıldığında 2014 yılı Ocak ayı verilerine göre, Türkiye'de görülen kanser sıklığının da dünyanın gelişmekte olan ülkeleriyle benzerlikler gösterdiğini kaydetti.

Verilere göre Türkiye'de her yıl yaklaşık 170.000 kişiye kanser teşhisi konulduğunu ifade eden Koç, erkeklerde en sık görülen kanser türleri akciğer ve prostat iken, ağırlıklı olarak tütüne bağlı olarak ortaya çıkan kanserlerin erkeklerde önemini korumaya devam ettiğini, özellikle akciğer kanserinde hastaların yarısının ancak ileri evrede teşhis edildiğini belirtti. 

Kadınlarda en sık görülen meme kanserinin ise, kadınlarda ortaya çıkan kanser vakalarının dörtte birini oluşturduğuna değinen Koç, çocukluk çağında ortaya çıkan kanserlerde lösemi kanserinin en sık görülen kanser türü olarak öne çıktığını, elde edilen verilere göre her 50.000 çocuktan birinin lösemi kanserine yakalandığını belirtti. Koç ayrıca genç kuşakta, 15-24 yaş grubu erkeklerinde testis kanseri ve kemik kanserlerinin, kadınlarda ise tiroid ve Hodgkin hastalığının en sık görülen kanser türlerini oluşturduğunu ifade etti.  

Genel tablo itibariyle ülkemizde ölüm nedenlerine bakıldığında ilk sırada kalp hastalıkları, ikinci sırada ise kanser hastalıklarının bulunduğunu belirten Koç, ancak dünya geneline bakıldığında ölüm sebepleri sıralamasında kanserin ilk sıraya yükseldiğini dile getirdi. Mevcut veriler itibariyle kansere bağlı ölüm oranının Türkiye'de yüzde 20 olarak belirlendiğinin altını çizen Koç, her beş kişiden birinin hayatını kanser hastalıklarına bağlı olarak kaybettiğini vurguladı.

Üretim kapasitesi Türkiye'nin ihtiyacına yeterli

Kuruluş tarihi olan 1987 yılından bugüne yüzde 100 Türk sermayeli bir kuruluş olarak faaliyet gösteren Onko Koçsel İlaçları'nın Türk tıbbına önemli hizmetlerde bulunduğunu ifade eden Koç, sektörün ihtiyaçları doğrultusunda yenilikçi çözümlerle birçok ilki hayata geçirdiklerini, Türkiye'de bir ilk ve tek olan yüksek aktiviteli ürünler için ileri teknolojiye sahip farmasötik ilaç fabrikasının bu hizmetin son halkası olduğunu belirtti.

Fabrikanın, Türkiye'de kısıtlı olarak üretilen ya da hiç üretilmeyen, hayati önemi olan hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçların Türkiye'de üretilmesine olanak sağladığını ifade eden Koç, bu ilaçlarda dışa olan bağımlılığını azaltmanın yanı sıra, onkolojik olarak sahip olduğu yüksek kapasite sayesinde tesisin Türkiye'nin bu alanda tüm ihtiyacını karşılayabilecek gücü elinde bulundurduğunu söyledi.

İhracat hedefi üretimin yüzde 20'si

Onko Koçsel İlaçları'nın yeni fabrikasının teknolojik altyapısı ve üretim kapasitesi ile Türkiye'nin ithalat ve ihracat dengesi arasında yaşanan cari açığın kapatılması yönünde de önemli bir katkı sağlayacağını belirten Koç, fabrikanın yüksek üretim kapasitesi sayesinde yurtdışı pazarlara da ürün temin ederek, ilaç sanayinin güçlü bir aktörü olarak ihracata önemli katkılar sağlayacaklarını ifade etti.

2014 yılı itibariyle Türkiye'nin onkoloji alanında tükettiği ürünlerin kutu sayısına bakıldığında, yüzde 84'ünün ithal, yüzde 16'sının ise yerli üretim olduğuna dikkat çeken Koç, tüketilen ürünlerin TL tutarına bakıldığında ise yüzde 96'sının ithal, sadece yüzde 4'ünün yerli olduğunu, hayata geçirdikleri fabrikanın ise bu tabloyu tümüyle tersine çevirecek kapasiteye sahip olduğunun altını çizdi.

2018 yılı itibariyle 79 adet molekül ve 196 adet ilaç üretimi ile çıtayı kısa bir zaman diliminde zirveye taşıyacaklarını kaydeden Koç, güçlü bir ihracat hedefine de sahip bulunduklarını, 2018 yılında fabrikada üretilen ilaçların yüzde 20'sini dünya ülkeleri için üreteceklerine vurgu yaptı.

Tuğçe Koç'un ardından söz alan Onko Koçsel İlaçları Yönetim Kurulu Üyesi Tuğba Koç ise kuruluşun AR-GE faaliyetlerinden bahsetti. Onko Koçsel İlaçları olarak, AR-GE faaliyetlerinin büyük önem taşıdığına değinen Koç, Türkiye'de sınırlı sayıda üretilen ya da hiç üretimi yapılmayan, yüksek etkinlikteki farmasötik dozaj formları ve ilaç etkin maddeleri geliştirme ve üretme yönünde yoğun faaliyet gösterdiklerine vurgu yaptı. 

AR-GE çalışmalarını çeşitli proje bazlı işbirlikleri ile sürdürdüklerini ifade eden Koç, işbirliklerini proje bazında TÜBİTAK, TEYDEP, SANTEZ ve üniversitelerle gerçekleştirdiklerini dile getirdi. AR-GE çalışmalarında tamamlanan veya devam eden her projenin özel sektör ve üniversite birlikteliğine dayandığını belirten Koç, önümüzdeki dönemde en büyük projelerinden birinin, AR-GE faaliyetlerini yakın tarihte yaptıkları AR-GE merkezi başvurusu ile Türkiye’nin ilk GMP onaylı onkoloji AR-GE merkezi haline getirmek olacağını sözlerine ekledi.