ORGE'nin terzi işi stratejisi!

Türkiye'nin en büyük iki elektrik taahhüt şirketinden biri olan ORGE, 600 çalışanı ile bu koltuğu hem kapsamlı işler hem de ciro olarak dolduruyor. Şirketin kimliğinin en açık göstergesi, İstanbul metro projesi. Önümüzdeki aylarda açılacak Mecidiyeköy-Mahmutbey hattı kadar Atatürk Kültür Merkezi de şirketin referans listesinde önemli bir yere sahip. Bunlardan ilkinin mart ayında açılması planlanıyor. Diğeri ile ilgili çalışma ise, eski Atatürk Kültür Merkezinin manevi değerine uygun bir hassasiyetle sürdürülüyor.

ORGE’nin bu iki işinin yanı sıra Kocaeli Şehir Hastanesi, Yapı Kredi Bankacılık Üssü Altyapı Yenilenmesi, İbni Haldun Üniversitesi, Büyükyalı İstanbul, Epique Island ve Inİstanbul gibi projelerdeki çalışmaları sürüyor. Sözleşme tutarı 70 milyon lira olan Kocaeli Şehir Hastanesi, ORGE’nin işlerinin bir boyutunu oluştururken diğer yanı “akıllı” ve “sürdürülebilir” sözcükleri ile ifade edilen alana uzanıyor.

Fortune Turkey’den Kerem Özdemir’in haberine göre;  ORGE Enerji Elektrik Taahhüt CEO’su ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nevhan Gündüz, “Özellikle havalimanları, AVM’ler, bankalar, oteller, hastaneler ve akıllı binaların elektriksel altyapılarının, tüm zayıf akım sistemlerinin ve data altyapılarının güncel ve akıcı olması gerekiyor. Bu yapıların yıpranma süreleri var. Bu nedenle bu binaların güncellenmesi yani bakımlarının muhakkak yapılması gerekiyor. Olağandışı bir gelişme, deprem, sel, yangın gibi bir afet yaşanmadıysa güncellenme tarihinde yenilenmeli” diyor. 

Bu vurgu, ORGE’nin faaliyet alanında yapmak kadar yaşatmanın da önemli bir olgu olduğunun farkında olduğunu gösteriyor. Taahhüt işinin adının açıkça ortaya koyduğu biçimde güvene dayanıyor olması, bu vurguyu güçlendirirken Glindüz’ün, bulundukları sektörde en önemli rekabet avantajını “iş bitirme kapasitesi” olarak tanımlaması taahhüt temalı resmi tamamlıyor.

Kurulduğu günden bu yana 4 milyon metrekarenin üzerinde kapalı alanın elektrik taahhüt işini gerçekleştiren ÖRGE Enerji Elektrik Taahhüt AŞ, 2012’den bu yana halka açık. Yani hem rakamları hem de yaptığı iş itibariyle kolayca mercek altına alınabiliyor. ÖRGE, 2018’de cirosunu bir önceki yıla göre yüzde 50 artışla 128 milyon lira ve karını da yüzde 63 artışla 51 milyon lira düzeyine taşımış bulunuyor.

Şirketin rekabette kendi sürdürülebilirliğini sağlamak için iş bitirme gücünün yanında finansal olarak da sağlamlığa ihtiyacı bulunduğu düşünüldüğünde bu finansal göstergelerin değeri daha iyi anlaşılıyor.

Halka açıklık, güvenilirlik ve şeffaflık boyutları kadar işin yarıda kalmayacağına işaret eden bir boyut olarak şirket yapısını destekliyor. Gündüz, Atatürk Kültür Merkezi işini almalarında yetişmiş insan gücü kadar bu şeffaflıklarının da rol oynadığını söylüyor. Şirketin sadece bu işe odaklanmış olması da rekabet gücüne katkı yapıyor çünkü bu şirketin kaderini kaliteli iş yapmaya bağlıyor. Gündüz, “Ben ve diğer şirket ortaklarının başka işleri veya şirketleri yok. Dolayısıyla ne kadar büyürsek büyüyelim yatırımı hep bu şirkete yapıyoruz. Bu da konsantrasyonu ve karlılığı artırıyor” diyor.

Tanınmış bir firma olmak, işe iyi konsantre olmak ve finansal yapının güçlü olmasına dayanan bu sac ayağı, ORGE’nin faaliyet gösterdiği sektörde tercih edilmesini sağlıyor. Buna belki şeffaflığı ve yapılan işleri de katalizör tadında tamamlayıcı olarak eklemekte yarar var.

Quasar’da birbirine entegre bin 500 armatür ile şu anda yapılan ışık şovları, İstanbul gecelerine şimdiden damgasını vurmuş durumda. “Ouasar’a bundan çok daha fazlasını yapabilecek bir altyapı kurduk” diyen Gündüz kullandıkları teknolojinin düzeyini, “Üstelik bütün bu sistemi tek bir bilgisayardan kontrol edebiliyorum ve bunu evimden bile yapabilirim. Orada olmam gerekmiyor” şeklinde konuşuyor. Martıların geçişi, Ouasar’m Q’su ve Fairmont yazısı, şimdiden akıllara kazman animasyonlar.

15 Temmuz kalkışmasının ertesi günü başlayarak birkaç gün gösterilen, dalgalanan Türk bayrağı animasyonu da belleklerde yerini almış durumda.

Ouasar’da yapılanlar, bundan 10 yıl önce Prime Mall’da pencerelerin arkasına monte edilen televizyon ekranlarından bu yana kat edilen mesafeyi gösteriyor. Kabuğa benzeyen cepheye uygulama yapılırken standart ürünün oturamaması nedeniyle her pencerenin arkasına atölyede özel olarak LED ekran çalışılan Prime Mail örneği için Gündüz, “O zaman çok uğraşmıştık” diyor.

ORGE binaların zayıf akım sistemlerini de yapıyor ve sistemleri, yüz tanıma teknolojisi uygulamaları, yangın senaryosu uygulamaları gibi süreçlerle ilgili kullandığı yazılımlarla ışıklı senaryolardan çok farklı işleri de gerçekleştiriyor. Bu birikim, Atatürk Kültür Merkezi’nin 2 bin 500 kişilik salonu ve yenileme işi yapılan Yapı Kredi Bankacılık Üssü için farklı yangın senaryolarının geliştirilmesini sağlayan bir birikim oluşturmuş durumda.

ORGE’nin iş modeli analiz edildiğinde, “terzi işi” ifadesinin ağırlığı daha iyi görülüyor. Büyük müşterilerle çalışan ÖRGE, büyük müşterilerle çalıştığı ve sadece yedi-sekiz firmaya fatura kestiği için piyasanın şu andaki en önemli sorunu olan tahsilat konusunda sıkıntı yaşamıyor. Alacak miktarlarının büyük olması, konunun karşılıklı olarak CFO düzeyinde ele alınmasını getiriyor ve bu şekilde sağlıklı planlama yapılıyor. ÖRGE için asıl önemli olan, işi yürütmek ve bu “yürütme” ifadesi hatasızlığa da işaret ediyor. Bu öğelerin kesişme noktası, şirketin yazılım tercihine de yansıyor.

Gündüz, “Bizi spesifik bir iş yaptığımız için uzun bir zamandır bize en fazla uygun olacak programı arıyorduk. Onların geliştirdiği ve desteğini de verdiği Logo Flow’a geçtik. Bizim muhasebeye de entegre oldu. Bu yazılımın altındaki eFlow yaması, bizim bütün şantiyeleri merkezle bağladı. Dolayısıyla hem verimliliğin artmasında, hem şirketin hız kazanmasında hem de uzaktan erişimin şirkete yaygınlaştırılmasında önemli mesafe kaydettik” diyor.

ORGE’nin Bodrum’daki şantiyesindeki bir çalışan daha önce onay almak için e-posta gönderip onay beklerken eFlow’a geçtikten sonra sadece süreci daha kolay işletmekle kalmıyor; mühendis, genel müdür ya da satın alma onaya gibi sürecin hangi aşamasında olduğunu da takip edebiliyor. Gündüz, “Bunun en güzel yanı, herkes kendisine verilen izinler doğrultusunda ve kendi şantiyesi ile sınırlı olmak üzere tek tıkla bilgilere erişme olanağı buldu. Genel müdür yardımcılarının çok daha geniş bir bilgi havuzuna erişme hakkı var. Genel müdürün de her şeye erişimi bulunuyor” diyor.

İnsan kaynaklarının şantiyenin personel bilgilerine erişimine izin verilirken mali bilgilere erişiminin bulunmaması, uygulama konusunda yeterince açıklayıcı bir örnek oluşturuyor. İş süreçlerinden başlayan bu dijital dönüşüm, tek tek modüllere dayanan kurgular yapılmasına oranla çok daha başarılı sonuçlar üretiyor. Gündüz, “Bizim satın alma departmanı şirket büyüdüğü için iki yıl öncesine oranla iki kat satın alma yapıyor ama daha az kişiyle bunu gerçekleştiriyor. Bizim açımızdan esas verim bu. Bu işleri çok iyi yapıyoruz ve halka açık bir şirket olduğumuz için dijital araçları kullanmak bize UFRS aşmalarında da çok yardımcı oluyor” şeklinde konuşuyor.

Bu şekilde sağlanan verimlilik ve bunun sağladığı sürdürülebilirlik, ORGE’nin gelecek planlarının en sağlam dayanağı gibi görünüyor.