Osman Durmaz Anadolu Öğretmen Lisesi ve kız öğrenci yurdu açıldı!

     Bütün ülkelerin en çok değer verdiği ve en çok kaynak ayırdığı alanın eğitim olduğuna dikkati çeken Çiçek, şöyle devam etti: 

     ''Türkiye olarak biz de olabildiğince bütçe imkanları içerisinde eğitime destek vermeye, eğitim gereklerini yerine getirmeye çalışıyoruz. Ama devletin imkanları yetmiyor. Onun için hayırsever insanların desteğine ihtiyaç var. Bugün, eğitim çağında ilköğretimden üniversiteye varıncaya kadar 20 milyon insanımız var. Bunun bir devlet için, bir millet için ne kadar önemli bir değer, ne kadar önemli bir kaynak olduğunu, ne kadar şükredilmesi gereken bir husus olduğunu bilmemiz gerekiyor. 

     Dünyadaki 193 devletten belki üçte birinden fazlasının nüfusu, bizim gençlerimiz, çocuklarımız kadar bile değil. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılına gelindiğinde dünyanın gelişmiş 10 ülkesi arasına girebilecek bir ülkenin böylesine bir kaynağa, imkana sahip olması şükredilecek bir husustur. Çünkü, bizim bundan başka çıkar yolumuz yok, en doğru yol bu, insanımızı iyi eğitmektir. Bizim öyle toprağı kazıp altından çıkaracağımız petrolümüz, doğalgazımız yok, avanta gelir kaynaklarımız yok. İnce iğne ile kuyu kazıp bu coğrafyada varlığımızı sürdüreceğiz. Bundan başka da çaremiz yok. Onun için insanlarımızı iyi eğitmemiz gerekiyor.'' 

     Türkiye'de karşılaşılan sıkıntı ve zorlukların temelinde eğitim sorunu olduğunu anlatan Çiçek, şunları kaydetti: 

     ''Sorunların temelinde ya eğitimsizlik ya da yanlış eğitim yatıyor. Öyle olduğu içindir ki bu alandaki boşluğu Meclis olarak kanun çıkartarak doldurmaya çalışıyoruz ama sorunu tümüyle ortadan kaldıramıyoruz. Sebebi, insanları yeteri kadar eğitememiş olmamızdan dolayıdır. Onun için 20 milyon gencimizi, çocuklarımızı iyi eğitebilirsek çağın şartlarına uygun, ülkemizin ihtiyaçlarına uygun, bilgiyle, beceriyle, kültürle, ahlakla donatabilirsek bu Türkiye'nin en büyük güç ve kuvvet kaynağı olacaktır. Bunun başka yolu da yoktur.'' 

     -13 riskli bölgenin 11'i Türkiye'nin etrafında- 

     Eğitim aldığı sıradaki çektiği sıkıntıları da öğrencilerle paylaşan Çiçek, şöyle konuştu: 

     ''Lise son sınıfa gelinceye kadar soğuk kuyu lastikle okula gitmiş gelmiş, palto denilen şeyi de üniversite birinci sınıfta zar zor bulmuş, hayırsever insanların verdiği burslarla okumuş olan bir insanım. Eğer okumasaydım bulunduğum nokta çok farklı olacaktır. Onunu için kestirme çözüm yolu yok hayatta. Kolay kazanç kapısı yok. Avanta gelir imkanları yok. Bir siyasetçi bulup bir yere kapağı atma dönemi geride kaldı. Bir tek doğru yol var o da okumak adam gibi adam olmaktır. Adam gibi adam olmanın yolu okumaktan geçiyor eğitimden geçiyor, bunun herkes farkında olması lazım. Onun için diyoruz ki bu 20 milyon gencimizi iyi yetiştirirsek Türkiye'nin sırtı hiçbir zaman yere gelemeyecektir.'' 

     Dünyada 13 riskli bölge olduğunu vurgulayan Çiçek, şunları anlattı: 

     ''Dünyanın dengesini değiştirecek, huzurunu kaçıracak, başını belaya sokacak 13 riskli bölgenin 11'i Türkiye'nin etrafındadır. Çevremiz bir belalı coğrafyadır. Bu coğrafyanın ortasında da Türkiye var, millet olarak biz varız. İnşallah burası bizim ebedi vatanımızdır. Ebediyete kadar burada alnımız açık, başımız dik, namerde muhtaç olmadan var olacak, yaşayacaksak bu, çocukların iyi eğitiminden geçiyor. Biz Türkiye olarak halen bulunduğumuz bu safhada bilgiyi kullanan toplumuz. Japonlar üretiyor, Almanlar üretiyor, Amerikalılar üretiyor, keşfediyor biz de o bilgiyi kullanıyoruz. Bu çok doğru bir yol değildir. Eksik bir yol. Bizim bilgiyi kendimizin üretmesi gerekiyor. Oturduğunuz yerden de bilgi üretilmiyor. İşte bu okullardan yetişecek insanlarımız bilim adamları olacak, ileride devletine milletine faydalı insanlar olacak.'' 

     -''Sıradan bir topluluk değiliz''- 

     ''Biz bir millete mensubuz, sıradan bir topluluk değiliz. Bir stadyumda gelişigüzel maç seyretmeye gelmiş bir kalabalık değiliz'' diyen Çiçek, şu ifadeleri kullandı: 

     '' Anadolu'ya ayak bastığımız 1071'den bu tarafa bu coğrafyada inşa ettiğimiz bir medeniyet var, bir kültür var. Biz bir kültür ve medeniyet üzerinde oluşan bir toplumuz. Yetiştirdiğimiz çocuklar elbette en son bilgileri öğrenecek ama evvela milletinin değerlerini öğrenecek. Yunus Emre diyor ya; 'İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir, sen kendini bilmezsen, bu nice okumaktır.' Evvela kendini bilecek, büyük bir millete mensup olduğunu ve büyük bir medeniyetin varisi olduğunu bilecek. Böyle bir milletin mensubu olmaktan dolayı da gurur ve iftihar duyacak. Bu nesilleri yetiştirdiğimiz an Türkiye'nin bileğini bükecek hiç bir güç yoktur ve olmayacaktır. Yaşadığımız sıkıntılar, başımıza örülmek istenen çoraplar, bizi birbirimize düşürmek için fitne ve fesat gayretleri, Türkiye'nin önünü kesmek içindir. Türkiye'nin gücünü zayıflatmak içindir. Bizi içe döndürüp, kendi sömürge düzenlerini sürdürebilmek içindir. Bu tuzakları düşmemenin yolu yine eğitimden geçiyor. O nedenle Osman Durmaz kardeşim çok doğru bir iş yaptı. Burada insanlar kendisine hayır dua edecek.'' 

     -Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ- 

     Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ise hayırsever iş adamı Osman Durmaz'a teşekkür etti. 

     Bozdağ, vermenin, hayır yapmanın kolay olmadığını belirterek, ''Var ki veriyor' demeyin. Zira nice zenginler ve imkan sahibi olanlar var ama eli ile cebinin arasında kilometreler var. Eli yetişmiyor. Böylesi cömert insanlarla, kazandıklarını insanların hizmetine sunan insanlarla, Türkiye daha güçlü olacaktır. Vermek kolay değil zordur. Sayın Durmaz bu zoru başarmıştır. Gönül hazinesinden Yozgatımıza önemli bir yatırım yapmıştır. Yeni Osman Durmaz'ların Türkiyemizin her yerinde çoğalması bizim dileğimizdir'' dedi. 

     Hükümet olarak Türkiye'de en fazla değeri eğitime verdiklerini vurgulayan Bozdağ, şöyle devam etti: 

     ''Biliyoruz ki bütün güç bilgidedir. Bugün bilgiye sahip olanlar dünyaya hükmedebiliyorlar. Zenginliği, gücü ve kuvveti elinde tutabiliyorlar. Madenleri olmayan, petrolleri olmayan nice ülkeler var, bilgiyi ürettikleri, bilgiye ulaştıkları için bilgiden kaynaklı teknoloji ürettikleri için dünyanın en güçlü ülkeleri arasında yer alıyor. Türkiyemiz güçlü olsun, her alanda ileri gitsin, bölgesinde ve dünyasında güçlü bir aktör olsun istiyorsak bunun yolu mektepten, üniversiteden geçiyor. Bunu biliyor ve AK Parti hükümetleri döneminde her bütçe de bir numaralı bütçe ayırdığımız alan eğitim alanı olmuştur. Türkiye'de okullaşmada, bugüne kadar yapılan okulların tamamının yüzde 35'inden daha fazlası son 10 yıl içerisinde hayata geçirmiştir.'' 

     -''Herkes lise mezunu olacak''- 

     Geçmişte, yüksek öğretim konusunda sıkıntılar olduğunu hatırlatan Bozdağ, ''Türkiye'de 72 vakıf ve özel üniversite vardı. Anadolu'nun her yanına üniversiteleri yayalım istedik. Ülkemizin her yeri bilimin aydınlığı ile buluşsun aydınlansın ve daha ileri gitsin istedik. Bugün ülkemizde 168 üniversite oldu. Yozgat'ta da Bozok Üniversitesi oldu. Çekerek'te de Bozok Üniversitesi'nin bir kolu olacak meslek yüksek okulu ile yüksek öğrenimi de başlatmak bize nasip olacak'' diye konuştu. 

     4+4+4 eğitim sistemi ile tarihi bir reforma imza attıklarını vurgulayan Bozdağ, şöyle devam etti: 

     ''Türkiye'nin neresinde olursa olsun, bütün insanlarımız lise mezunu olacaktır. Eskiden isteyenler liseyi bitiriyordu. Biz zorunlu hale getirdik. Bütün insanlarımız köyde olsun kentte olsun en az lise mezunu olacaklar. Lise kısmına devam etme imkanı bulamayanlar açık liseye devam etmek suretiyle liseyi bitirecekler. Böylelikle Anadolu'nun eğitim seviyesini daha ileriye götürmek için adımlar attık. Okullarımız bilgisayar teknolojileriyle donattık. İnternet ağıyla donattık. Kitapları masanın üzerine koyduk. İlköğretimde orta öğretimde evlatlarını okutan annelerimize erkek ve kız çocuklarımız için ayrı ayrı ödemeler yaptık. İstiyoruz ki çocuklarımız okusun, insanlarımız okusun, üniversitelere gitme noktasında sıkıntılar olmasın.'' 

     ''(Bana bir harf öğretenin kölesi olurum) anlayışının temsilcileriyiz'' diyen Bozdağ, gençlerin Türkiye'nin geleceği olduğunu ve onlara emek veren öğretmenlere de teşekkür etti. 

     -Yozgat'taki değişimler- 

     Bozdağ, Bozok Üniversitesi'nde fen ve sosyal bilimleri enstitüsü, tıp, ilahiyat, eğitim ve iletişim fakültesi ile ilçelere açtığı meslek yüksek okulları ile saygın üniversiteler arasında yerini alacağını belirterek ''Bozok, bölgesinde güçlü üniversiteler arasında yerini almıştır. Türkiye'nin saygın üniversiteleri arasında da yerini alamaya devam edecektir'' dedi. 

     Çekerek'te ilköğretim ve ortaöğretim konularında da ciddi adımlar attıklarını anlatan Bozdağ, ''Çekerek'te öğretmen lisesi, Anadolu lisesi yoktu, açıldı. Sağlık meslek lisesi kapatılmıştı, yeniden açtık. Nitelikli eğitim verecek okulları buraya kurarak burada eğitimin kalitesini artırdık. İlköğretimlere yatırımlar yaptık. Pek çok okulu yeniden yaptık ve bazılarını restore ettik. Böylelikle eğitimin ve fiziki ortamların kalitesini yükselterek büyük bir değişimin olmasına katkı verdik. 200 kişilik öğrenci yurdumuzda ilçemizde büyük bir boşluğu dolduracak'' şeklinde konuştu. 

     Törene, Vali Abdulkadir Yazıcı, AK Parti Yozgat milletvekilleri Yusuf Başer ve Ertuğrul Soysal, İl Milli Eğitim Müdürü Saim Kuş, Emniyet Müdürü Hasan Yılmaz, AK Parti İl Başkanı Fahri Açıkgöz ve çok sayıda davetli katıldı. 

AA