Perpa: İstanbul'un labirent benzeri ticaret merkezi, çözmesi zor bir şehir!

MÜŞRETİLER DÜKKANLARI NAVİGASYONLA BULUYOR!

Perpa, devasa bir ticaret kompleksi olup en yoğun olarak kullanılan giriş kapısı 8. katta yer alır ve ara katlara arabayla çıkılabilmektedir. Bu büyük ticaret kompleksi, sıra dışı özellikleri arasında üç kat birden çıkan yürüyen merpeniyle ilk kez ziyaret edenleri hem şaşırtmaktadır hem de biraz zorlamaktadır.

Müşteriler, Perpa'da istedikleri dükkanı bulmak için özel olarak geliştirilmiş olan "bina içi navigasyon sistemi" sayesinde kolaylıkla yönlendirilebilmektedirler. Ancak, bu devasa yapıdan ayrılmak bir dükkan bulmak kadar kolay olmamaktadır.

"KARAKÖY'DEKİ TÜM DÜKKANLARIN BİR BİNAYA SIĞDIRILMASI HEDEFLENDİ"

Perpa, 40 yıldan fazla bir süredir "ticaretin kalbi" olarak nitelendirilen ve "şehir içinde şehir" konseptiyle tanınan bir yer olarak, uzmanlar, esnaf ve müşteriler tarafından AA'ya anlatıldı.

Perpa Kooperatifi ve Perpa B Blok Başkanı Hacı Demir, Perpa'nın tarihî misyonunu ve eleştirilere verilen yanıtlarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

Demir, Perpa'nın 1980'lerde, Karaköy bölgesinin karmaşık yapısı, trafik sorunları ve güvenlik endişeleri nedeniyle ortaya çıkan bir alternatif arayışının bir sonucu olduğunu belirtti.

Perpa'nın oluşum sürecini anlatan Demir, eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ın çabalarıyla inşa edildiğini ve 4,700 kişinin ortak malı olduğunu belirtti. O dönemde Karaköy'deki iş yerlerini tek bir binada birleştirme hedefi olduğunu söyleyen Demir, mimaride dükkanların tripleks olduğunu ifade etti. Araçların giriş kattan depoya ulaştığı, üst kattaki bölümün teşhir amaçlı kullanıldığı ve bir üst katta da yazıhane yer aldığı planlamalar yapıldığını açıkladı. Perpa'da 2, 4, 7 ve 10. katlara kadar araçların çıkabildiğini ve bunun 4,707 dükkanın mal sevkiyatını sağlamak için tasarlandığını belirtti. Perpa'nın ana katlarının ise 2, 5, 8, 11 ve 13. katlar olduğunu vurgulayan Demir, temel amacın tüm sistemin kolaylaştırılması olduğunu sözlerine ekledi.

Perpa'nın kuruluşundan bu yana Türkiye ekonomisine ticaret hacmi ve ürün çeşitliliğiyle yön verdiğini ifade eden Demir, Perpa'da yoğun bir iktisadi yaşamın bulunduğunu aktardı. Perpa'nın yüzde 98 doluluk oranına sahip olduğunu ve kısa süreli boşalmanın yüzde 2 olduğunu belirtti. Güvenlik konusunda kendi personellerinin görev yaptığını ve 24 saat güvenlik hizmeti sunduklarını belirtti. Para transferi için 12 banka ve kargo şirketleri için 2 şube bulunduğunu söyledi. Perpa'da 25 bin çalışanın bulunduğunu ve günlük 50 binden fazla misafiri ağırladıklarını aktaran Demir, 1986 mimarisiyle profesyonelce düşünülerek inşa edilmiş bir binaya sahip olduklarını ifade etti.

"BURAYI ÇÖZMEM 4-5 SENEMİ ALDI"

Perpa'da bulunan devasa yapının ve farklı mimarisinin nedeniyle, esnaf ve müşteriler genellikle aradıkları dükkânı bulmakta zorluk çekiyorlar.

Emrah Yeşil, Perpa'da 10 yıldır esnaflık yaptığını ve "Ulaşım konusunda çok avantajlı bir yerde olduğunu, metrobüsle kolaylıkla ulaşım sağlandığını" belirtiyor. Ancak kendi deneyimlerinden yola çıkarak şunları söylüyor: "Burayı çözmem 4-5 senemi aldı. Hala bilmediğim yerler var. Yeni ziyaretçiler bazı dükkanları bulmakta zorlanıyor. Müşterilerimden bazıları bulamıyor."

Esnaf Recep Ofluoğlu ise, bu kadar çok dükkânın bulunduğu bir yerde yaşanan zorlukların normal olduğunu ifade ediyor.

Elektrik dükkanı işletmecisi Ahmet Can ise, "Yürüyen merpene binerseniz 3 kat birden çıkıyorsunuz. İnmek isterseniz de 3 kat birden inersiniz. Benim arkadaşım kayboldu, beni bulamadı, bana yerini tarif etti, ben onu buldum." diyerek yaşadığı zorlukları anlatıyor.

26 yıldır Perpa'da çalışan başka bir esnaf ise, "Bir kişi bana geldi, 3 saat boyunca dolaşmış ve çıkmak için çaresizlik içindeydi. Yanıma geldi ve 'Allah rızası için beni buradan çıkar. Yemin ettiğim halde bir daha buraya girmem' dedi." sözleriyle yaşadıklarını dile getiriyor.

"ÇÖZMEK 3 AYIMI ALDI"

Perpa'da ofisi bulunan bir avukat ise "Tokat'tan İstanbul'a geldim. Burayı çözmek 3 ayımı aydı. Sonra Perpa'ya geldim. Burayı çözmek de 3 ayımı aldı. Önce İstanbul, sonra Perpa..." diye konuştu.

Perpa'ya gelen ismini vermek istemeyen bir müşteri ise şunları söyledi: "Buradaki esnafın çözmesi mümkün, ancak müşterinin de burayı bulması gerekiyor. Ben ayda bir gelsem bile bir daha bulamam. Sizi bir daha burada bulmam mümkün değil. İmkansız. Ben burada tanıştığım esnafları bir daha tanıyamıyor, bulamıyorum."

Ahmet Kara, bir arkadaşının yanına geldiğini söyleyerek, "Ben kayboldum, arkadaşımı aradım ve o beni burada buldu," şeklinde konuştu. Bu da Perpa'nın karmaşık yapısına dikkat çekti.

Perpa'nın mimarisinin zor ama bilimsel olduğunu söyleyen satış temsilcisi Murat Can ise şunları belirtti: "İlk haftam zordu. Mantığını çözdükten sonra istediğiniz yeri bulmak kolay. Bu, tasarımının gerektirdiği bir şey bence. Sadece gelenlerin mantık yürütmesi gerekiyor."