Prof. Dr. Naci Görür, Marmara depreminin büyüklüğüne 7.5 dedi! Marmara yerle bir olur!
Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, beklenen büyük Marmara depremi ile ilgili açıklamalarda bulundu. İşte deprem uzmanının o son dakika açıklaması ve paylaştığı detaylar...
Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul Rumeli Üniversitesi'nde 'Deprem gerçeği ve yapılması gerekenler' ile ilgili sempozyum verdi ve önemli açıklamalarda bulundu.
Prof. Dr. Naci Görür, buradaki açıklamasında deprem gerçeği ile ilgili çarpıcı bilgiler verdi. Görür, "Türkiye'nin hemen hemen her yerinde deprem meydana gelecek. Öyle dörtlük beşlik büyüklüklerde depremlerden bahsetmiyorum. 7 ve üzeri büyüklüğündeki afet niteliğinde depremler yaşanacak. Dolayısıyla bu ülkede herhangi bir gece bir sabah kalktığınızda herhangi bir yerde büyük bir depremin olduğunu, binlerce evin yıkıldığını, insanımızın öldüğünü görebilirsiniz. Gerçek olan bu" dedi ve çözümünün de depreme dirençli yerleşim alanları oluşturarak, yerleşim alanlarının depreme dirençli yapılması olduğunun altını çizdi.
Haber Global'de yer alan habere göre; Naci Görür, sempozyumda, Marmara Bölgesi’nin deprem tehdidi altında olduğuna da dikkat çekerek, önemli uyarılarda bulundu.
MARMARA DEPREMİ 7.5'İ GÖREBİLİR
Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Marmara denizinin içerisinde körfezden başlayıp Tekirdağ’a giden bir fay zonu olduğuna, bunun dünyanın en tehlikeli ve deprem üreten zonlarından biri olduğunun altını çizdi.
Açıklamasında "Uzunluğu 160 kilometre ve 3 parçadan meydana geliyor. Biri adaların güneyindeki adalar fayı, diğeri Kumburgaz fayı diğeri de Tekirdağ fayı. Bizim denizaltı ile gerçekleştirdiğimiz çalışmalarda bu kısmın 1910 yılında kırıldığı şekilde. Bizim için önemli olan önemli olan bu iki fay da kilitli. Ve deprem üretebilecek potansiyelde. Ne zaman üretir? Onu bilmiyoruz" bilgilerine yer veren Görür, 1999'dan sonra 30 sene içinde her an olmak üzere Marmara’da depremin olma olasılığının yüzde 64 şeklinde yayınlandığını belirtti.
Görür, şu ana kadar 24 yılın geçtiğine, bu iki fayın depremi meydana getireceğini, iki fayın aynı anda kırılması halinde de depremin büyüklüğünün 7.5'i görebileceğini belirtti.
MARMARA DEPREMİ ŞU AN OLSA YERLE BİR OLURUZ
Prof. Dr. Görür, Beklenen Marmara depreminin tek kelime ile yıkım olacağını vurguladı ve "Altyapı yapı stoku, çevre tamamen çok büyük yoğunlukla imha olur. Bakın bu 11 şehirde deprem oldu ya 11 kentteki yıkımı düşünün. Ondan çok daha fazla olur" diye konuştu.
Güneydoğu'da aşağı yukarı 100 milyon ton molozun açığa çıktığını belirten Görür, "İstanbul'da bu birkaç 100 milyon ton olabilir. Anormal bir yıkım yaşanır çünkü kent yoğunluğu nüfus yoğunluğu kadar. Burada inşaat yoğunluğu da çok olduğundan can kaybımız çok fazla olabilir" şeklinde konuştu.
Görür, İstanbul'da 97 bin binanın tamamen çökeceğinin İBB tarafından yapılan çalışmalarda ortaya konduğunun altını çizdi ve "Bu demek milyonlarca insanın can güvenliği bulunmayacak. Göçük altında kalabilme tehdidi altında. 97 bin bina ne anlama geliyor biliyor musunuz? Kabaca 10 bin bina üzerinden hesaplandığında; 10 bin bina 5 katlı olsa 50 bin kat demek. Her katta 2 daire olsa 100 bin daire. Her evde 5 kişi olsa 500 bin insan, ölümlü vakaların yüzde 10 olduğunu kabul etseniz, demek ki 500 binlerce kişi. Marmara bu şekilde bir tehdit altında" açıklamasında bulundu.
DEPREMİN ŞİDDETİ VE BÜYÜKLÜĞÜ ARASINDAKİ FARK NE?
Deprem şiddeti ile büyüklüğü arasındaki farkın hala tam bilinmediğine de dikkat çeken Prof. Dr. Görür, depremin büyüklüğünün deprem sırasında açığa çıkan enerjiyle ifade edildiğini aktardı ve "Örneklemek gerekirse; son yaşanan 7.7 büyüklüğündeki deprem tam 5 milyon ton TNT’nin yani patlayıcı maddelerinin aynı anda patlamasıyla eş değer bir enerji açığa çıkardı. Açığa çıkan enerji neyse Güneydoğu’daki depremde o enerji meydana geldi. Onun için büyüklüğü 7.7 olarak belirlendi" açıklamasını yaptı.
Bu büyüklüğün değişmeyeceğinin ancak şiddetin farklı olduğunun altını çizen Görür, "Diyelim ki Marmara’da Kumburgaz fayı üzerinde deprem meydana geldi. Deprem sırasında Silivri sahilde olan biri bu depremi başka hisseder, bir başkası o esnada Istranca tepesinde olsa deprem olduğunu fark etmez bile. Çünkü o kişi depremi 5 ya da 4 büyüklüğünde hisseder. Yani deprem kaynağına ne kadar yakınsanız depremin şiddetini o kadar hissedersiniz" dedi ve şiddetin sadece mesafeye değil, depremin büyüklüğüne ya da derinliğine de bağlı olduğunu aktardı.
Depremin şiddetinin binaya, yapıya ve binanın gücüne de bağlı olduğuna dikkat çeken Görür, "Silivri’de 8 şiddetinde deprem bekleniyor. 8 şiddetinde olabilecek bir deprem küçük deprem değildir. Eğer, yüksek binalar inşa edersiniz, o binaların ara kesiti olan temelle zemin arasındaki ilişkiyi iyi sağlayamazsanız, iyi mühendislik hizmeti sunulmazsa iyi malzeme kullanmazsanız iyi planlama yapmazsanız Silivri’de konutlar zor ayakta durur" dedi.
DEPREMDEN EN AZ HASARLA NASIL KURTULABİLİRİZ?
Prof. Dr. Görür, depremden en az hasarla kurtulmayı sağlayacak 6 maddeyi açıkladı.
Bunların yönetim sistemi, halk altyapı, yapı stoku, ekosistem, çevre ve ekonomi olduğuna dikkat çeken Naci Görür, "Bir kenti deprem gelmeden önce bu bileşenlerini deprem dirençli, depreme dayanıklı yaparsanız deprem o kente geldiği zaman siz depremi minimum hasarla atlatabilirsiniz" diye konuştu.
Kentsel dönüşüm kapsamında inşa edilen Said Bey Sitesi, depremde 8 saniyede yıkıldı!
Deprem bölgesindeki özel okul öğrencilerine destek yapılacak!