Prof. Dr. Üşümezsoy'dan İstanbul açıklaması! Hem Çankırı hem Kastamonu sallandı: İstanbul'da yeni stres yaratır mı?
Prof. Şener Üşümezsoy, geçtiğimiz gün peş peşe meydana gelen Çankırı ve Kastamonu depremlerinin ardından, İstanbul depremi ile ilgili yeniden konuştu ve merak edilen soruları yanıtladı. İşte Üşümezsoy'un o açıklaması...
6 Şubat Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerin ardından, Türkiye resmen beşik gibi sallanmaya başladı.
Geçtiğimiz gün Kastamonu Tosya’da ve Çankırı Ilgaz’da 4.5 büyüklüğünde deprem oldu. Deprem bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy bu iki depremle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
İSTANBUL'U TETİKLER Mİ?
Yeniçağ'dan Merve Kızılalp'in haberine göre; Prof. Şener Üşümezsoy, Çankırı ile Tosya arasındaki Kuzey Anadolu Fayı’nın üzerinde meydana gelen bu depremin yeniden bir stres, birikim ve yeni bir kırılma periyodu bu söz konusu olup olmayacağına ilişkin değerlendirmeler yaptı.
Açıklamasında "Bu iki deprem sonrası Marmara'da olacak depremin konumu 2 fay üzerinde odaklandı" ifadelerine yer veren Üşümezsoy, Çankırı Kastamonu, Tosya depremlerinin ana stresini boşalttığı küçük depremler olduğunun altını çizdi.
Üşümezsoy, bu depremlerin direkt olarak İstanbul’u etkileyen bir yanı olmadığına, İstanbul’u etkileyecek depremin 1999 depreminde yaşandığına vurgu yaptı.
Edremit ve Gemlik Körfezi'ni işaret eden Prof. Dr. Üşümezsoy, İstanbul'a ve Adalar’a doğru giden bir fayın söz konusu olmadığına, Tuzla'dan Yeşilköy'e, Yeşilköy’den Küçükçekmeyece’ye kadar giden Çınarcık Çukuru’nun kuzey kenarındaki fayda hiçbir stresin olmadığına dikkat çekti.
Fayın, güney kıyıda Yalova Çınarcık ve Çınar Çukuru’nun güney kıyılarındaki sette bulunan bir fayda bulunduğunu söyleyen Üşümezsoy, Bu fayın 1894’te kırıldığını 1999 yılında ise doğu kesiminin kırıldığını ve fayın etkisiyle güneydeki Gemlik Körfezi’yle Bandırma arasındaki bölgeye stres yüklendiğini söyledi.
Üşümezsoy, "Stres boşalım modelinde Hersek burnunun batısında Yalova-Çınarcık fayında da dördüncü segment kırılma yaşandı. Bu sebeple stres boşalma Teşvikiye’ye kadar geldi. Rodstein'da stres boşalımı Yalova batısında Hersek burnunda kaldı. Oysa çalışmalar Yalova Çınarcık fayının 1999 da kırıldığını ortaya çıktı. Bu durumda da Teşvikiye’ye kadar kırılma yaşandı" açıklamasında bulundu.
Kuzey Anadolu’nun iki büyük kırılmanın ardından Erzincan depreminin 1939’dan sonra Ladik’te küçük bir deprem oluştuğunu dile getiren Prof. Dr. Üşümezsoy, 1943 olan Tosya depreminin büyük bir alanda 7.5’lik deprem meydana getirdiğini, bu depremin 280 kilometre boyundaki bir fayın kırılmasıyla sonuçlandığını açıkladı.
Bunu izleyen 1944 döneminde ise Bolu-Gerede depreminin yaşandığına vurgu yapan ÜŞener Üşümezsoy, Bu iki depremin birbirini takip eden tek bir deprem gibi düşündüğümüzde Kuzey Anadolu Fayı’nın orta kuşağındaki stres boşalımının söz konusu olduğunun altını çizdi. Bu şekilde Bolu’ya kadar uzanan yaklaşık 180 kilometrelik bir fayın kırıldığını dile getiren Üşümezsoy, "Bu iki fayın uzunluğunu topladığımız zaman 460 kilometrelik bir fayın kırıldığı görülmektedir. Faydaki stres boşalımı ise her alanda farklı olarak kendini göstermektedir" dedi.
Arabuluculukta 2024 yılı ücret tarifesi belirlendi! Karar Resmi Gazete'de yayımlandı!
100Mb internet 600 lira oldu! ABD'de 200Mb internet 35 dolar... Vatandaşlar ne diyor?
