Projeden konut alırken öncelikle nelere dikkat edilmeli

Konut alırken, aslında neyi satın aldığınızı bilmek, beklentilerinizin ne olduğunu ve karşılığında ne ödeyeceğinizi, yaşanabilecek sorunların ne olabileceğini en başından bilmek, işin püf noktası. Bu konuları, konut yönetim işletim hizmetleri veren sektörün TSP Grup şirketlerinden HOTECH'in Genel Müdürü Metin Dağcı ile konuştuk.

Bir projeden konut alırken öncelikle nelere dikkat edilmeli

Öncelikle; Projeler, Yönetim Planı, satış vaadi sözleşmesi gibi dökümanları incelemeleri, işin resmi, hukuki boyutlarında bilgi sahibi olmaları gerekir. Ayrıca; sitenin konumu, vaad edilen yaşamsal hizmetler, ödenecek aidat tutarları ve emsallerine göre fiyatı, gibi kriterler dikkat edilmesi gereken başlıca konulardır.

Bu kriterleri biraz açabilir miyiz

Konut alırken sitede sadece bir daire sahibi olduğunuzu düşünmek son derece yanlıştır. Siz o konutu satın alırken ayni zamanda sitenin tüm ortak alan değerlerini de (Havuzlar, Bahçeler, Teknik Ekipmanlar, varsa sosyal tesis vs) , yaşamsal hizmetlerini de, vizyonunu da her şeyini satın alıyorsunuz. Gayrimenkulun değeri tüm bu unsurların uyumlu bir şekilde bir araya gelmiş olmasıyla ölçülmelidir. Dolayısıyla konut satın alacağınız zaman yukarıda bahsettiğimiz resmi dökümanları inceleyerek neyi satın aldığınızı, ayni şekilde ne tür hizmetler beklediğinizi, vaad edilen hizmetlerin beklentilerinizi karşılayıp karşılamayacağı ve tüm bu hizmetlerin karşılığında ödeyeceğiniz aidat tutarının bütçenize uygun olup olmayacağı konularını çok iyi analiz etmeniz gerekir.

İnsanlar siteden konut alırken ne tür hizmetler beklemelidir ve aidatlar neye göre belirlenir

Birçok insanın bir arada yaşadığı siteler, büyüklüğüne göre mahalle veya kasaba mantığıyla yönetilmeli, hizmetler mümkün mertebe insanların kolay ulaşabileceği, tüm hizmetlerin tek elden sağlanabileceği şekilde tasarlanmalıdır. Bu anlamda; her hizmet için ayrı ayrı firmalarla çalışmak yerine tüm bu hizmetleri "bütünsel yönetim hizmetleri" yaklaşımıyla sağlayabilecek profesyonel bir yönetim firmasıyla çözen sitelerde beklentilerin maksimum düzeyde gerçekleştiğini söylemek yanlış olmaz. Hizmetleri, yönetim/idari hizmetler, teknik hizmetler, güvenlik hizmetleri, temizlik hizmetleri, peysaj bahçe bakım hizmetleri, resepsiyon, vale hizmetleri conciarge hizmetleri, diğer hizmetler ana başlıkları altında toplayabiliriz.

Aidat ödemeleri ne zaman başlar

Kat Mülkiyeti Kanunu'nda (KMK), kat mülkiyetinin oluşması veya 2/3 oturum şartı aranmakla birlikte, pratikte insanların siteye taşınmasıyla, doğal olarak hizmetlerin başlaması gerektiği gerçeğini de göz ardı etmemek gerekir. Bazı sitelerde KMK hükümleri oluşmadığı gerekçesiyle başlangıçta aidat ödemek istemeyen konut sahipleri olabiliyordu. Bugün gelinen noktada ise, işin doğası gereği, yeni açılan sitelerde hizmetlerin doğru başlaması ve sağlıklı gitmesi için geçici bütçeler oluşturulmakta ve oturumun başlamasıyla birlikte konut sahipleri aidat ödeyerek katkı sağlamaktadırlar. Günümüzde yapımcı firmaların, gerek site yönetim planları, gerekse satış sözleşmelerine koyduğu maddelerle konuyu yasal zemine oturttuğu görülmektedir.

Genelde yaşanan sorunlar nelerdir

Sitelerde yaşamın başlamasıyla birlikte genel olarak İnşai eksiklikler ve aidatların ödenmesi hususlarında sorunların yaşandığı görülür. Bu noktada konut satın alan kişilerin iki konuyu birbirinden ayrı değerlendirmesi gerekmektedir. Bunlardan birincisi; yani inşai eksiklikler konusu, konutu satın alan kişi ile yapımcı firma arasındaki satış taahhütleri ile ilişkili bir konudur. Biz yönetim firmaları bu konuda daha çok arabulucu rolü üstlenir, uzlaşı sağlanması konusunda çaba sarf eder genelde de mutlu sonla bitmesini sağlarız. İkincisi ise; yani aidatlar konusu, sitede yaşamsal hizmetlerin verilmesine yani bir anlamda konut alırken hayal edilen hizmetlerin sağlanmasına yönelik bir konudur. Sitede yaşamın başlamasıyla birlikte oluşturulan, yukarıda kısaca tanımlamaya çalıştığımız hizmetlerin karşılığıdır. Zaman zaman, insanların diğer şikayetleri veya eksiklikleri gerekçe göstererek aidatları ödemek istememeleri söz konusu olabilmektedir. Ancak bu durumun, sitedeki hizmetlerin aksamasına, yaşamın olumsuz etkilenmesine, sitenin değerinin düşmesine neden olabileceği, dolayısıyla yine konut sahibi kişilerin bu işten zarar görebileceği gerçeğini göz ardı etmemek gerekir. Bu bağlamda, site bütçe gelirlerini aidatların oluşturduğu gerçeğinden hareketle, hizmetlerin sağlıklı ve düzenli sürdürülebilmesi, buna bağlı yaşam kalitesinin yükselmesinin aidatların düzenli ödenmesi ile birebir ilintili olduğu unutulmamalıdır.

Sabah Emlak