Rize'de patlatılan dinamitlerin evlere hasar verdiği iddia edildi!
Çamlıca Mahallesi sakinleri ile kendilerine destek veren gruptakiler, mahallede bir araya geldi. Patlatmalar sonucu evlerinde hasar, çevrede toprak kayması olduğunu iddia eden gruptakiler yetkililerle görüşmek istedi.
Madenli beldesinde toplanan mahalle sakinleri, Çayeli Bakır İşletmelerini, maden ocağında patlatılan dinamitler sonucu evlerinin duvarlarında çatlaklar oluştuğu gerekçesiyle protesto etti.
Çamlıca Mahallesi sakinleri ile kendilerine destek veren gruptakiler, mahallede bir araya geldi. Patlatmalar sonucu evlerinde hasar, çevrede toprak kayması olduğunu iddia eden gruptakiler, 200 metre yürüdükten sonra Çayeli Bakır İşletmeleri önünde geldi ve yetkililerle görüşmek istedi. Görevliler bayram tatili nedeniyle madende yetkili olmadığını belirtti.
Burada grup adına açıklama yapan Ebazer Tüylüoğlu, günde en az üç kez dinamit patlatıldığını, mahallenin altının boşaltıldığını, evlerde ve arazilerde maddi hasarların meydana geldiğini, çatlaklar oluştuğunu ve evlerin oturulamaz hale geldiğini öne sürdü.
Yeraltı kaynaklarının işletmesine karşı olmadıklarını ifade eden Tüylüoğlu, "Yetkililer sorunlarımıza çözüm üretmiyor. Mahkemeye başvurmak istiyoruz ama dilekçelerimiz kabul olmuyor. Davalarımıza bakacak avukat bulamıyoruz. Bize bunu yöremizin, ülkemizin insanı değil, Kanadalı bir firma yapıyor" dedi.
Günlük 200 ton cevherin yurt dışına taşımasını yapa bir firmanın kendilerini dinlemediğini kaydeden Tüylüoğlu, "20-25 yıldır devam ediyor. Feryadımızı kimse duymuyor. Maalesef kurbanda kaçan bir öküzün peşine bile onlarca kamera giderken burada malından, mülkünden, arazisinden, rızkından heba olmuş halka destek verilmiyor" diye konuştu.
Gruptakiler açıklamanın ardından dağıldı.
-Çayeli Bakır İşletmelerinden açıklama
Çayeli Bakır İşletmelerinden yapılan yazılı açıklamada, Madenli halkını komşuları olarak gördüklerini, karşılaştıkları sıkıntılar nedeniyle üzüntü duydukları ama heyelanlardan kaynaklandığı üniversiteler tarafından tespit edilen bu hasarlardan tümüyle firmalarının sorumlu tutulmasının kabul edilemez olduğu kaydedildi.
Üniversitelerin tavsiyeleri doğrultusunda sorumlu şekilde hareket ettikleri vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Hasarların heyelandan ya da operasyonlarımızdan kaynaklandığına bakılmaksızın, üniversitelerin belirlediği sınırlar içinde bulunan 60 binayı kapsayan bir yeniden yerleşim projesi uygulanmaya başlanmıştır. 20 milyon doları aşkın bir bütçeyle uluslararası standartlara uygun yürütülen bir proje kapsamında, şimdiye kadar 40’a yakın ailenin başka yerlere taşınmalarına firmamızca destek verilmiş, onlarca yeni aileye benzer destek verilmesi taahhüt edilmiştir."
Çayeli Bakır İşletmeleri olarak hasarların nedenini araştırmak üzere Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi ve Karadeniz Teknik üniversitelerinin oluşturduğu bir bilim heyeti tarafından konu hakkında kapsamlı araştırma yapıldığı vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Üç üniversitenin hazırladığı ortak rapor evlerdeki hasarların, Doğu Karadeniz'de sıklıkla rastlanan heyelanlardan kaynaklandığını ortaya koymuştur. Yöredeki aşırı yağışların, dik yamaçlardaki zayıf yüzey katmanlarının kaymasına yol açtığı belirtilen raporda, kontrolsüz yapılaşma, ruhsatsız zayıf binaların ve çay tarımının da heyelanı hızlandırdığına vurgu yapılmıştır. Resmi kayıtlar çerçevesinde hazırlanan rapor, henüz Çayeli Bakır faaliyetlerine başlamadan önce de aynı lokasyonda heyelanların meydana geldiğini ve evlerde hasarlar oluştuğunu ortaya koymaktadır. Araştırma, 2002 yılındaki madencilik faaliyetlerimizin de sınırları belirlenmiş bir bölgede zemin hareketlerini arttırdığını tespit etmiştir. Üniversiteler tarafından sınırları çizilen bu bölgedeki evlerin bazıları henüz firmamız kurulmadan önce meydana gelen hasarlar nedeniyle zaten terk edildiği bilinmektedir. Bu durumdan, Çayeli Bakır henüz kurulmadan önce dahi evlerde heyelandan kaynaklanan hasarlar olduğu anlaşılmıştır."
AA