Sırbistan'da kaçak mescidin yıkımına engel!

Sırbistan'ın başkenti Belgrad'ın Zemun Polje semtinde, inşasına devam edilen ancak izin alınmadan yapıldığı gerekçesiyle yıkılmak istenen mescidin yıkımı, 200'e yakın vatandaşın eylemi sayesinde engellendi.

Sırbistan İslam Birliğine (Diyanet İşleri Başkanlığı) bağlı mescit inşaatı, izinsiz yapıldığı gerekçesiyle bu sabah yıkılmak istendi.

Mescidin bulunduğu sokak trafiğe kapatılırken, olay çıkma ihtimaline karşı güvenlik önemleri de artırıldı. Ancak, sabahın erken saatlerinden itibaren mescit inşaatı önünde toplanmaya başlayan 200 dolayında vatandaş yıkımı engelledi.

Belgrad Müftüsü Mustafa Jusufspahic, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yıkım kararının ertelenmesinin ardından bir grup vatandaşın mescit inşaatını korumak için orada kaldığını belirterek, gelecek hafta ilgili makamlarla bu konunun görüşüleceğini söyledi.

İki tarafı da memnun edecek bir anlaşma sağlanması temennisinde bulunan Jusufspahic, "Bu mescidin inşasına başlandığından beri sürekli zorluklarla karşılaşıyoruz. Birileri ısrarla, şehrin bu bölgesinde Müslüman vatandaşların da yaşadığını anlamak istemiyor." dedi.

İnşaat için izinleri olmadığını ancak binanın kaydı için başvuruda bulunduklarının altını çizen Jusufspahic, "Bölgedeki 500 kadar evin de burada inşa edilen kilisenin de inşaat izni yoktu." diye konuştu.

Jusufspahic, Sırbistan İslam Birliği olarak şehirdeki Müslüman vatandaşların gelip ibadet edebilecekleri bir mescit inşa etmek istediklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Bizim için bir ibadethane inşa etmek her zaman siyasi bir mesele oldu. Belgrad'da doğmuş, Sırbistan'ı kendi ülkesi olarak gören ve savunan, hangi din veya ırktan oldukları önemli olmaksızın komşularıyla iyi ilişkiler kurmak isteyen biri olarak bu çifte standardın neden uygulandığını bilmek istiyorum. Sırbistan İslam Birliği olarak kanunlara uymak istiyoruz ancak şu da bir gerçek ki Belgrad'da bulunduğum 47 yıl boyunca, Sırbistan İslam Birliğine hiçbir zaman inşaat izni verilmedi. Biz siyasetle uğraşmıyoruz ancak siyaset bir şekilde bizim hayatımıza karışıyor."

AA