Süleyman Çetinsaya: Kayseri'nin imar sorunu yok!

Kayserili Hayırsever İş Adamı örnek insan ARTAŞ Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya, "Ekonomik zorluklar içerisinde hayatını idame ettiren vatandaşları gördükçe üzüldüğünü belirterek, "İstiyorum ki herkes ev sahibi olsun. Şu anda önümüzdeki tek hedefim daha çok konut yapmak, daha çok ev sahibi yapmak. Çünkü ben kiracılığa karşı olduğum için. bütün vatandaşlarımızın bir evi olsun arzusundayım. Bunun için ne gerekiyorsa yapacağım" dedi. 

KAYSERİ'NİN İMAR SORUNU YOK 

"Altın Sohbetler" programına konuk olan Kayserili Hayırsever İş Adamı örnek insan ARTAŞ Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya, Ömer Faruk Hamurcu'nun sorularını yanıtladı. Kayseri'nin imar planıyla ilgili şuana kadar gelinen süreci değerlendiren Çetinsaya. "Kayseri'nin inşaat sektörüyle ilgili çok sıkıntıları ve problemi yok. Çünkü 1960'lı yıllarda başlayan hatta babamın anlattığı Osman Kavuncu dönemindeki o imar planları ve belediye başkanlarının 60'lı yıllardan beri gelen bir şehircilik anlayışı ve bir planlama var. Kayseri bu planlama aşamasını çok başarmış. Belli bir disiplin içinde inşaat yapmış. Deprem konusunda da Kayseri ikinci derecede deprem kuşağında olan bir bölge. İstanbul tabi birinci derecede deprem kuşağında olan bir bölge. İstanbul'da 1960'da başlayan göç dalgası ile beraber hazine arsalarının işgaliyle gecekondular oluşturulmuş. Keşke İstanbul da 1960'dan bu tarafa planlansaydı. Kaçak yapıya, sağlıksız yapıya, gecekonduya müsaade edilmeseydi. İstanbul bugün daha planlı olurdu ama maalesef bunu dönem dönem çok kaçırmış. 60-70-80'li yıllara geldiğimizde oralarda belli bir tip binalar oluşturulmuş. İstanbul için ve Türkiyemiz için en önemli dönüm noktası bana göre 17 Ağustos. Bu 17 Ağustos depremi hem yönetmelik açısından, hem de teknik açıdan yapılan yönetmeliklerdeki değişikliklerle daha depreme dayanıklı binalarla 17 Ağustos'tan bu tarafa yapılan binalarda daha sağlıklı ve daha nitelikli bir inşaat olayı oldu" diye konuştu. 

KİRACILIKLA TÜRKİYE YAŞAYAMAZ 

Kendisine konutları neden bu kadar hızlı yaptığı şeklinde sorular sorulduğunu anımsatan Çetinsaya. "Çünkü benim müşterilerim orta sınıf bir müşteri. Alt sınıf değil orta sınıf müşteri. Çok lüks konut yapmıyorum, çok pahalı konutta yapmıyorum, orta sınıf bir konut yapıyorum. Bu yaptığım insanların çoğunluğu kiradan geliyor. Kiradan geldiği için ben bu kiracılığın ne demek olduğunu bildiğim için onun kirasını eğer 6 ay öne çekebilirsem ne mutlu bana. Çünkü bu kişiler bankadan kredi kullanarak bu evi alıyorlar. Ben onları ne kadar çabuk evine kavuşturmuş oluruz diye düşünüyorum. Ben arzu ediyorum ki tabi her ailenin bir evi olsun. Çünkü bir ev şart. Bir insanın küçük bir evi olur ama kendinin olur. Ekonomik imkanları artar, gider biraz daha büyütür ama böyle kiracılıkla Türkiye yaşayamaz. Devletimizde son 15 yıldan beri bu inşaat konusunda olsun alt gelir grubuna konut konusunda olsun Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ)'nin bununla ilgili çok büyük katkıları var.  TOKİ  bana göre son 15 yılda bir devrim ya Rahmetli Özal döneminde kuruldu 2004'e kadar toplam 46 bin konut yaptı. Rahmetlik Özal döneminde kurulan bu fikre daha geliştirilerek devam edilseydi biz inşaat sektöründe daha erken bir aşama kaydedebilirdik. Maalesef olmadı. 2004'den bu tarafa Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ)'nin takdir ettiğim çalışması var. Alt gelir grubunda bir çok insanı ev sahibi yaptı. Devletle başladı özel sektörle geliştirildi" şeklinde sözlerini tamamladı. 

Vizyon Kent Haber