Sultangazi Cumhuriyet Mahallesi Kentsel Dönüşüm Planları iptal edildi!

İstanbul 8. İdare Mahkemesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2013 yılında ‘riskli alan ilan edilerek’ kentsel dönüşüme tabi tutulan İstanbul Sultangazi ilçesi Cumhuriyet Mahallesi ile ilgili hazırlanan 1 / 5000 ölçekli nazım imar planı ile 1 / 1000 ölçekli uygulama imar planları iptal etti. Mahkemece, ‘nüfus ve yapı yoğunluğu ile birlikte trafiği de artıracağını, bölgenin bütüncül yapısını bozarak emsal artışına sebep olacağı’ belirtildi.

Sultangazi Belediyesi, 2013 yılında Sultangazi Cumhuriyet Mahallesi’nde bulunan 116 bloktan oluşan binaların riskli alan ilan edilmesini için bir rapor hazırlayarak  Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sundu. Raporda, Cumhuriyet Mahallesi sınırlarında bulunan 116 blokun 25-30 yaş aralığında olduğu, yapılarda yapay dolgular yapıldığı gözlemlendiği, yapıların temel derinliklerinin 3 metre olduğu ve yapıların dolgu zeminine oturduğu belirtilerek söz konusu alanın 6306 sayılı, ‘Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’ kapsamında riskli alan ilan edilmesi önerildi. Öneri 6 Şubat 2013 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla kabul edilerek Sultangazi Cumhuriyet mahallesinin bir kısmı, ‘riskli alan’ ilan edildi. Kararın resmi gazetede yayınlanmasıyla mahalle sakinleri yürütmeyi durdurma talebiyle Danıştay On Dördüncü Dairesi’ne başvurdu.

Dava konusunu inceleyen Danıştay On Dördüncü Dairesi, ilgili kanun ve uygulama yönetmeliğinin öngördüğü koşullar çerçevesinde Cumhuriyet Mahallesi’nde bulunan 116 blokun riskli alan ilan edilmesi ile ilgili detaylı bir teknik rapor hazırlanmadığını belirterek Bakanlar Kurulu’nun aldığı riskli alan kararı hakkında yürütmeyi durdurma kararı verdi.

MAHKEME PLANLARI İPTAL ETTİ

Dava Danıştay’da görülürken, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Cunhuriyet Mahallesi’yle ilgili 1/5 bin ölçekli nazım imar planı ile 1/ bin ölçekli uygulama imar planı hazırladı. Hazırlanan planın 1/100 bin ölçekli üst plana aykırı olduğu ve planların bölge nüfus oranını iki katına çıkardığını savunan bölge halkı planların iptal edilmesi için İstanbul 8. İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Başvuruyu değerlendiren mahkeme konuyla ilgili bilirkişi incelemesi istedi. Konuyla ilgili hazırlanan bilirkişi raporunda planlarla ilgili, ‘şehircilik ilke ve esaslarına ve kamu yararına uygun olmadığı’ ifadeleri kullanıldı. Bilirkişi raporunu dikkate alan mahkeme, 1/ bin ölçekli uygulama imar planı ile 1/ 5 bin ölçekli nazım imar planları hakkında iptal kararı verdi.  Kararın sonuç bölümünde şu ifadelere yer verildi; ‘’dava konusu planların o bölgedeki nüfus yoğunluğunu iki katına çıkaracağı, bu bölgede fiziki durum ve trafik yoğunluğu dikkate alındığında yapılan planın kamu yararına ve bölgede yaşayan insanların menfaatine olmadığı, riskli alanlara ilişkin olarak yürürlüğe giren 6003 sayılı yasada sayılan amaçlar ile dava konusu planların amaçlarının ve sonucu itibariyle oluşturacağı durumun, birbiri ile bağdaşmadığı, dava konusu planlar ile bölgedeki yapı yoğunluğunun oldukça arttırıldığı, planların çevre ile ve İstanbul ilinin genel durumu ile uyumlu olmadığı, planların sadece belli ve kısıtlı bir alana mahsus olduğu, bu durumun da hem planların amacına ve mevzuata uygun olmadığı hem de bölgenin bütüncül yapısını bozacağı, belli ve küçük bir alanda özel bir durum yaratıp çevre için de uygun olmayan bir emsal yaratacağı ve kısaca dava konusu planların, şehircilik ilke ve esasları ile kamu yararına uygun olmadığı anlaşıldığından, dava konusu planların somut parsel yönünden hukuka uygun olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.’’

Radikal/ İdris Emen

Haber Evrensel Gazetesi'nde şu şekilde yer aldı;

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Sultangazi Cumhuriyet Mahallesi’yle ilgili aldığı nazım imar planı ve uygulama imar planları yargıdan döndü. İstanbul 8. İdare Mahkemesi Bakanlığın 2014 mart ve nisan aylarında aldığı 1/5000 ölçekli nazım imar planını ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarını oy birliği ile iptal etti. Mahkemenin 13 Kasım 2015’te aldığı karara göre Cumhuriyet Mahallesi, Siteler mevkii için yapılan planlar iptal oldu. 

Mahalleliler, nazım imar planlarının belli bir bölge için yapılamayacağı uygulama imar planlarının da belli bir alan için yapılamayacağı, plan değişikliğinin bölgedeki nüfus yoğunluğunu iki katına çıkaracağı gibi gerekçelerle bakanlığın kararını yargıya taşımışlardı. Dava dilekçesinde, planlı bir alanın riskli alan ilan edilmesiyle o alanda plan tadilatı yapılması arasında doğrudan bir bağ olmadığı, dava konusu plan değişikliğinin amacının planda açıklanmadığı, plan değişikliğinin bilimsel ve nesnel gerekçelere dayanmadığı ve kamu yararına uygun olmadığı belirtilmişti. 

BİLİRKİŞİ 'MAHALLELİ HAKLI' DEMİŞTİ

İdare mahkemesi tarafından atanan bilirkişi de rapororunda şunlara dikkat çekmişti: “Cumhuriyet Mahallesi Siteler mevkiinin toplu konut alanı olduğu, 775 sayılı Yasa dahilinde yapılan arsa tahsisleri ve kurulan yapı kooperatifleri yoluyla inşa edildiği, iskan ruhsatlarının alındığı öte yandan teknik altyapı bağlamında fiziki olumsuzlukların yaşanmadığı, sağlıklı ve estetik bir kentleşmenin halihazırda sağlanmış olduğu, özelllikle  açık vea yeşil alanların mekan kalitesini sağlayıcı nitelikte olduğu yerinde yapılan incelemede görülmüş, fotoğraflarla da tespit edilmiş olduğu anlaşılmıştır.” 

'NÜFUS ARTAR DOKUYU BOZAR' 

Bakanlığın hazırladığı planın uygulanması halinde bölgedeki nüfusun iki katına çıkacağı bunun da bölgedeki düzenli dokuyu bozacağına dikkat çekilen bilirkişi raporunda, ilgili mevzuata göre hazırlanmayan planın mahallelilerin değerlenmesine de olanak tanımadığına dikkat çekilmişti. Yine raporda, bakanlığın hazırladığı planın uygulanması halinde, bölgedeki yeşil alanların. spor alanlarının  ve donatı alanlarının dengesinin bozulacağı vurgulandı. 

Raporda planın İstanbul trafiğini de olumsuz yönde etkileyeceği bilirtilmişti. 

Bakanlığın hazırladığı planların şehircilik ve planlama esaslarıyla mevzuata aykırı alduğunu söyleyen bilirkişi raporu mahkemenin iptal kararı vermesini istemişti. Bilirkişi raporunu dikkate alan İstanbul 8. İdare Mahkemesi 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarının iptaline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı idareden alınmasına karar verdi. Kararda, Danıştaya temyiz yolunun açık olduğu da belirtildi.

Evrensel/ Ezgi GÖRGÜ

Haber Hürriyet'te şu şekilde yer aldı;

İstanbul'da kentsel dönüşüme tabi tutulan bir alanın daha imar planı iptal edildi. Danıştay İstanbul Sultangazi Cumhuriyet Mahallesi'nin imar planlarını nüfus yapı ve trafik yoğunluğunu artıracağı gerekçesiyle iptale etti.

Radikal'den İdris Emen'in haberine göre İstanbul 8. İdare Mahkemesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2013 yılında ‘riskli alan ilan edilerek’ kentsel dönüşüme tabi tutulan İstanbul Sultangazi ilçesi Cumhuriyet Mahallesi ile ilgili hazırlanan 1 / 5000 ölçekli nazım imar planı ile 1 / 1000 ölçekli uygulama imar planları iptal etti. Mahkemece, ‘nüfus ve yapı yoğunluğu ile birlikte trafiği de artıracağını, bölgenin bütüncül yapısını bozarak emsal artışına sebep olacağı’ belirtildi.

116 BLOK VAR

Sultangazi Belediyesi, 2013 yılında Sultangazi Cumhuriyet Mahallesi’nde bulunan 116 bloktan oluşan binaların riskli alan ilan edilmesini için bir rapor hazırlayarak  Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sundu.

Raporda, Cumhuriyet Mahallesi sınırlarında bulunan 116 blokun 25-30 yaş aralığında olduğu, yapılarda yapay dolgular yapıldığı gözlemlendiği, yapıların temel derinliklerinin 3 metre olduğu ve yapıların dolgu zeminine oturduğu belirtilerek söz konusu alanın 6306 sayılı, ‘Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’ kapsamında riskli alan ilan edilmesi önerildi.

DANIŞTAY 14. DAİREYE BAŞVURDULAR

Öneri 6 Şubat 2013 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla kabul edilerek Sultangazi Cumhuriyet mahallesinin bir kısmı, ‘riskli alan’ ilan edildi. Kararın resmi gazetede yayınlanmasıyla mahalle sakinleri yürütmeyi durdurma talebiyle Danıştay On Dördüncü Dairesi’ne başvurdu.

Dava konusunu inceleyen Danıştay On Dördüncü Dairesi, ilgili kanun ve uygulama yönetmeliğinin öngördüğü koşullar çerçevesinde Cumhuriyet Mahallesi’nde bulunan 116 blokun riskli alan ilan edilmesi ile ilgili detaylı bir teknik rapor hazırlanmadığını belirterek Bakanlar Kurulu’nun aldığı riskli alan kararı hakkında yürütmeyi durdurma kararı verdi.

MAHKEME PLANLARI İPTAL ETTİ

Dava Danıştay’da görülürken, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Cunhuriyet Mahallesi’yle ilgili 1/5 bin ölçekli nazım imar planı ile 1/ bin ölçekli uygulama imar planı hazırladı. Hazırlanan planın 1/100 bin ölçekli üst plana aykırı olduğu ve planların bölge nüfus oranını iki katına çıkardığını savunan bölge halkı planların iptal edilmesi için İstanbul 8. İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Başvuruyu değerlendiren mahkeme konuyla ilgili bilirkişi incelemesi istedi. Konuyla ilgili hazırlanan bilirkişi raporunda planlarla ilgili, ‘şehircilik ilke ve esaslarına ve kamu yararına uygun olmadığı’ ifadeleri kullanıldı.

 Bilirkişi raporunu dikkate alan mahkeme, 1/ bin ölçekli uygulama imar planı ile 1/ 5 bin ölçekli nazım imar planları hakkında iptal kararı verdi.  Kararın sonuç bölümünde şu ifadelere yer verildi; ‘’dava konusu planların o bölgedeki nüfus yoğunluğunu iki katına çıkaracağı, bu bölgede fiziki durum ve trafik yoğunluğu dikkate alındığında yapılan planın kamu yararına ve bölgede yaşayan insanların menfaatine olmadığı, riskli alanlara ilişkin olarak yürürlüğe giren 6003 sayılı yasada sayılan amaçlar ile dava konusu planların amaçlarının ve sonucu itibariyle oluşturacağı durumun, birbiri ile bağdaşmadığı, dava konusu planlar ile bölgedeki yapı yoğunluğunun oldukça arttırıldığı, planların çevre ile ve İstanbul ilinin genel durumu ile uyumlu olmadığı, planların sadece belli ve kısıtlı bir alana mahsus olduğu, bu durumun da hem planların amacına ve mevzuata uygun olmadığı hem de bölgenin bütüncül yapısını bozacağı, belli ve küçük bir alanda özel bir durum yaratıp çevre için de uygun olmayan bir emsal yaratacağı ve kısaca dava konusu planların, şehircilik ilke ve esasları ile kamu yararına uygun olmadığı anlaşıldığından, dava konusu planların somut parsel yönünden hukuka uygun olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.’’

Hürriyet 

Haber Bugün Gazetesi'nde şu şekilde yer aldı;

İSTANBUL  8. İdare Mahkemesi, Sultangazi'ye bağlı Cumhuriyet Mahallesi'nde nüfusu ve inşaat yoğunluğunu iki katına çıkaracak alt ve üst ölçekli imar planlarını iptal etti. Mahkeme, planların ‘mahalle sakinlerince değerlendirilmesine olanak tanınmadan’ onaylandığını belirterek, konuyu mahkemeye taşıyan mahalleliyi haklı buldu.

MAHALLENİN DEĞİŞMESİ İÇİN GEREKÇE YOK

Mahalle için Bakanlar Kurulu tarafından alınan riskli alan kararının ‘hangi kriterlere göre, hangi yöntemlerle yapıldığına ilişkin herhangi bir açıklama ve bilimsel değerlendirme’ bulunmadığının belirtildiği kararda, “İstanbul geneli ile kıyaslandığında oldukça yüksek açık yeşil alanla desteklenmiş bir dokuyu, neredeyse iki katı nüfus yoğunluğu tanımlayarak sosyal ve fiziksel dokuyu tamamen değiştirmeyi zorunlu kılan sebepleri oluşturmadığı” ifade edildi. 13 Kasım 2015 tarihinde oybirliği ile alınan kararda, planların ‘yakın çevresiyle birlikte ele alınmadan’ hazırlandığı, üst ölçekli planın mahalle sakinlerince değerlendirilmesine olanak tanınmadan onaylandığı ifade edildi.

CUMHURİYET MAHALLESİ'NDE ZATEN SAĞLIKLI VE ESTETİK BİR KENTLEŞME VAR

Mahkeme iptal kararında Cumhuriyet Mahallesi’nde altyapı açısından olumsuzlukların yaşanmadığını, ‘sağlıklı ve estetik bir kentleşmenin’ olduğunu vurguladı. Mahallenin İstanbul’un geneli ile kıyaslandığında ‘oldukça yüksek açık ve yeşil alana sahip olduğu’ ifade edildi.

YENİ YAPILAŞMA NÜFUSU İKİ KATINA ÇIKARIR, YEŞİLİ AZALTIR 

Cumhuriyet Mahallesi'nde yapılacak yeni inşaat projeleri ile inşaat alanının 117 bin 300 metrekareden, 246 bin 450 metrekareye yükseleceği öngörülüyor. 2 katından fazla büyüyecek semtte, nüfusun da 3 bin 910 kişiden 8 bin 215 kişiye yükseleceği tahmin ediliyor. Böyle bir inşaat yoğunluğu ile bölgedeki yeşil alan, eğitim, spor alanı, sağlık gibi donatı alanlarının azalacağı belirtiliyor.

TEM TRAFİĞİNİ ARTTIRIR 

Kentsel dönüşüm sadece mahalle ölçeğinde değil, TEM trafiğe yapacağı etki nedeniyle İstanbul’a da yansıyacak. Mahkeme de kararında mahalleye eklenecek yeni nüfusla “TEM otoyolunun mevcut yoğunluğunu olumsuz yönde etkileneceğinin” altını çizdi. Mahkeme kararına, yaklaşık 2 katına çıkacak imar artışı ile çevre için de uygun olmayan bir emsal yaratacağı da ekledi.

Bugün

Haber Evrensel Gazetesi'nde şu şekilde yer aldı...

İstanbul Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Sultangazi Cumhuriyet Mahallesi'yle ilgili aldığı nazım imar planı ve uygulama imar planları yargıdan döndü. 

İstanbul 8. İdare Mahkemesi Bakanlığın 2014 mart ve nisan aylarında aldığı 1/5000 ölçekli nazım imar planını ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarını oy birliği ile iptal etti. Mahkemenin 13 Kasım 2015'te aldığı karara göre Cumhuriyet Mahallesi, Siteler mevkii için yapılan planlar iptal oldu. Mahalleliler, nazım imar planlarının belli bir bölge için yapılamayacağı uygulama imar planlarının da belli bir alan için yapılamayacağı, plan değişikliğinin bölgedeki nüfus yoğunluğunu iki katına çıkaracağı gibi gerekçelerle bakanlığın kararını yargıya taşımışlardı. Dava dilekçesinde, planlı bir alanın riskli alan ilan edilmesiyle o alanda plan tadilatı yapılması arasında doğrudan bir bağ olmadığı, dava konusu plan değişikliğinin amacının planda açıklanmadığı, plan değişikliğinin bilimsel vc nesnel gerekçelere dayanmadığı vc kamu yararına uygun olmadığı belirtilmişti. 

BİLİRKİŞİ MAHALLELİ HAKLI DEMİŞTİ 

İdare mahkemesi tarafından atanan bilirkişi de rapororunda şunlara dikkat çekmişti: "Cumhuriyet Mahallesi Siteler mevkinin toplu konut alanı olduğu, 775 sayılı Yasa dahilinde yapılan arsa tahsisleri vc kurulan yapı kooperatifleri yoluyla inşa edildiği, iskan ruhsatlarının alındığı öte yandan teknik altyapı bağlamında fiziki olumsuzlukların yaşanmadığı, sağlıklı ve estetik bir kentleşmenin halihazırda sağlanmış olduğu, özelllikle açık veya yeşil alanların mekan kalitesini sağlayıcı nitelikte olduğu yerinde yapılan incelemede görülmüş, fotoğraflarla da tespit edilmiş olduğu anlaşılmıştır."

NÜFUS ARTAR DOKUYU BOZAR 

Bakanlığın hazırladığı planın uygulanması halinde bölgedeki nüfusun iki katına çıkacağı bunun da bölgedeki düzenli dokuyu bozacağına dikkat çekilen bilirkişi raporunda, ilgili mevzuata göre hazırlanmayan planın mahallelilerin değerlenmesine de olarak tanımadığına dikkat çekilmişti. Yine raporda, bakanlığın hazırladığı planın uygulanması halinde, bölgedeki yeşil alanların, spor alanlarının ve donatı alanlarının dengesinin bozulacağı vurgulandı. Raporda planın İstanbul trafiğini de olumsuz yönde etkileyeceği bilirtilmişti. Bakanlığın hazırladığı planların şehircilik vc planlama esaslarıyla mevzuata aykırı alduğunu söyleyen bilirkişi raporu mahkemenin iptal kararı vermesini istemişti. Bilirkişi raporunu dikkate alan İstanbul 8. İdare Mahkemesi 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarının iptaline, yargılama giderlerinin vc vekalet ücretinin davalı idareden alınmasına karar verdi. Kararda, Danıştaya temviz yolunun açık olduğu da belirtildi. 

Ezgi GÖRGÜ/Evrensel

Haber Sözcü Gazetesi'nde şöyle yer aldı;

İstanbul Sultangazi’deki Cumhuriyet Mahallesi de rant için ‘riskli alan’ ilan edildi. Danıştay bu kararı bozdu. Mahkeme ise imar planlarını iptal etti.

Danıştay’ın “riskli alan” kararını iptal ettiği İstanbul Sultangazi Cumhuriyet Mahallesi’nde riskli alan kararı doğrultusunda hazırlanan imar planları da iptal edildi. Süreç şöyle gelişti;  Cumhuriyet Mahallesi sakinleri, Bakanlar Kurulu’nun 6 Şubat 2013’te verdiği riskli alan kararı sonrası Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2014’te hazırlanan imar planlarının iptali için dava açtı.

Dava kapsamında hazırlanan bilirkişi raporunda, Cumhuriyet Mahallesi Siteler Mevki’nin toplu konut alanı olduğu, yapı kooperatifi yoluyla inşa edildiği, iskan ruhsatlarının alındığı ve kat mülkiyetinin tesis edildiği kaydedildi. Teknik altyapı bağlamında fiziki olumsuzlukların yaşanmadığı, sağlıklı ve estetik kentleşmenin sağlanmış olduğu, özellikle açık ve yeşil alanların mekan kalitesini sağlayıcı nitelikte olduğu tespit edildi.

‘TEM TAMAMEN TIKANACAK’

Artışı öngörülen konut alanları ile oluşacak nüfus artışı sonucu bölge bütününün yeşil alan, eğitim, spor, sağlık alanı gibi donatı alanlarının dengesinin bozulacağı ifade edildi. TEM otoyolu çevresinde nüfus ve yoğunluk artırıcı kararların mevcut yoğunluğu olumsuz yönde etkileyeceği kaydedildi. Plan değişikliği ile oluşturulacak imar artışının, değişiklik sınırları dışındaki alanlar için de benzer bir imar artışı talebi doğuracağına vurgu yapıldı. Bilirkişi, dava konusu plan değişikliğini yoğunluk, ulaşım, çevresel etkiler, yapılaşma, sosyal donatı gibi unsurlar açısından olumsuz etkiler oluşturacak nitelikte buldu.

ŞEHİRCİLİK İLKELERİNE AYKIRI

Riskli alan ilanının herhangi bir kritere göre hangi yöntemlerle yapıldığına ilişkin herhangi bir açıklama ve bilimsel değerlendirme bulunmadığına da dikkat çekildi. Raporu dikkate alan İstanbul 8. İdare Mahkemesi, mahallenin riskli alan ilan edilmesine ilişkin hazırlanan 1/5000 ve 1/1000’lik imar planı değişikliklerinin şehircilik ilke ve esaslarına uygun olmadığına hükmetti. Kararda, planların bölgedeki nüfus yoğunluğunu iki katına çıkaracağı, fiziki durum ve trafik yoğunluğu dikkate alındığında yapılan planın kamu yararına ve bölgede yaşayan insanların  menfaatine olmadığına vurgu yapıldı.

KENTİN GENELİYLE UYUMSUZ

Bilirkişi raporunda, imar planları ile bölgedeki yapı yoğunluğunun artırıldığı, planların çevre ve İstanbul’un genel durumu ile uyumlu olmadığı, sadece belli ve kısıtlı bir alana mahsus olduğu, bu durumun da planların amacına ve mevzuata uygun olmadığı belirtildi. Hazırlanan imar planlarının hukuka uygun olmadığı sonucuna varan mahkeme oy birliği ile 13 Kasım 2015 tarihinde iptal kararı aldı. Mahalle sakinleri sonucu sevinçle karşıladı.

Sözcü

Haber Zaman Gazetesi'nde şu şekilde yer aldı...

İstanbul'da TEM Otoyolu'nun yanı başın daki Sultangazi Cumhuriyet Mahallesi'nde planlanan kentsel dönüşüm projesi, vatandaşların görüşü alınmadan hareket edilince adeta hayal oldu. Mahalle sakinlerinin, 'rant yoluyla gerçekleşecek olan kentsel dönüşüm projesi' istemiyoruz diyerek müracaat ettiği Danıştay'ın bölgedeki 'riskli alan' kararının iptalinin ardından İstanbul 8. İdare Mahkemesi, 'nüfus ve inşaat yoğunluğunu artırır' gerekçesiyle imar planlarını da iptal etti. TEM Otoyolu'nun hemen kıyısında bulunan Cumhuriyet Mahallesi'nde 185 bin metrekarelik alanda 166 bloktan oluşan bin 168 dairenin bulunduğu ve 5 bine yakın kişinin yaşadığı Siteler bölümü, Sultangazi Belediye Başkanlığı'nın talebiyle Bakanlar Kurulu'nca 6 Şubat 2013'te 'riskli alan' ilan edildi. Sonrasında bölge için bakanlıkça imar planlan hazırlandı. İstanbul 8. İdare Mahkemesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlıgı'nın 2014'te hazırladığı 1/5000 ölçekli nazım imar planını ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarının, 'mahalle sakinlerince değerlendirilmesine olanak tanınmamış' gerekçesiyle iptaline hükmetti. 

YEŞİL ALAN AZALACAK; İNŞAATLAR YÜKSELECEK 

İmar planlarının uygulanması halinde Cumhuriyet Mahallesi'nde inşaat alanının 117 bin 300 metrekareden, 246 bin 450 metrekareye, nüfusun da 3 bin 910 kişiden 8 bin 215 kişiye yükseleceği tahmin ediliyordu. Böyle bir inşaat yoğunluğu ile bölgedeki yeşil alan, eğitim, spor alanı, sağlık gibi donatı alanlarının azalacağı belirtiliyor. Cumhuriyet Mahallesi'nde bölgedeki yeşil alanlara dikkat çekilen mahkeme kararında, bölgede İstanbul geneli ile kıyaslandığında oldukça yüksek açık yeşil alanla desteklenmiş bir doku olduğu vurgulandı. 

ŞEHİR TRAFİĞİNİ DE OLUMSUZ ETKİLER 

Kararda, "Trafik yoğunluğu dikkate alındığında yapılan planın kamu yararına ve bölgede yaşayan insanların menfaatine olmadığı ortadadır. Kentsel dönüşüm sadece mahalle ölçeğinde değil, TEM Otoyolu trafiğine yapacağı etki nedeniyle İstanbul'a da yansıyacak." denildi. 

'Mahallemiz ranta açılmak isteniyor' Cumhuriyet Mahallesi Siteler Yasam ve Dayanışma Derneği (SİTEDER) Yönetim Kurulu üyesi Lütfü Durmaz, TEM Otoyolu'nun hemen yanında bulunan mahallenin ranta açılmak istendiğini iddia etti. Durmaz, "Sultangazi'de Cumhuriyet Mahallesi dışında dönüşüme ihtiyaç olan birçok yere rağmen mahallemiz TEM Otoyolu yanındaki değerli konumundan dolayı kentsel dönüşüm adı altında ranta açılmak isteniyor. Mahkeme de verdiği iptal kararında bütün ilçeyi ele almadan ilan dedi. Bir süre önce Danıştay'ın, Bakanlar Kurulu'nca alınan'riskli alan' kararının yürütmesini durdurduğu Cumhuriyet Mahallesi'nde bu kez Çevre ve Şehircilik Bakanlıgı'nın hazırladığı imar planlan iptal edildi. 

Cafer CAN/Zaman

Haber Aydınlık'ta şu şekilde yer aldı;

İstanbul Sultangazi’deki Cumhuriyet Mahallesi aslında bir direniş merkezi. Zemininin sağlam olduğu raporla kanıtlanan Siteler bölgesinde oturan mahalleliler evlerinin rant uğruna yıkılmaması için tam 3 yıldır mücadele yürütüyor. Mahalleliler ile 3 yıldır sürdürdükleri mücadeleyi konuştuk.

Önce birlik olup dernek kurduklarını anlatıyorlar. “Örgütlenmekte şarttı” diyor emekli öğretmen Hüsamettin Bilir. Önce örgütlenip SİTEDER adında bir dernek kurdular. Daha sonra bu dernek ile birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2014’te hazırlanan imar planlarının iptali için dava açtılar. Süreci şöyle anlatıyor SİTEDER Yönetim Kurulu üyesi Lütfü Durmaz: “Dava kapsamında hazırlanan bilirkişi raporunda, Cumhuriyet Mahallesi siteler mevkinin toplu konut alanı olduğu, yapı kooperatifi yoluyla inşa edildiği ve kat mülkiyetinin tesis edildiği kaydedildi. Raporda fiziki olumsuzlukların yaşanmadığı, sağlıklı kentleşmenin olduğu, özellikle açık ve yeşil alanların mekan kalitesini sağlayıcı nitelikte olduğu vurgulandı. Yani bilirkişi mahallelinin yetkililere haykırdığı gerçeği hukuki olarak gözler önüne serdi.”

BİLİRKİŞİ: NÜFUS ARTAR DOKU BOZULUR 

Hazırlanan bilirkişi raporunda artışı öngörülen konut alanları ile oluşacak nüfus artışına da dikkat çekildiğini söyleyen Durmaz “Bilirkişi, dava konusu plan değişikliğini yoğunluk, ulaşım, çevresel etkiler, yapılaşma, sosyal donatı gibi unsurlar açısından da olumsuz etkiler yaratacak nitelikte buldu” dedi. 

İMAR PLANLARI İPTAL 

Bilirkişi raporunun ardından İstanbul 8. İdare Mahkemesi’nin verdiği kararı anlatan SİTEDER Yönetim Kurulu yedek üyesi Şenol Arslan da, “Mahkeme 13 Kasım 2015’te mahallenin riskli alan ilan edilmesine ilişkin hazırlanan 1/5000 ve 1/1000’lik imar planı değişikliklerinin şehircilik ilke ve esaslarına uygun olmadığına oy birliği ile karar verdi. Kararda, bilirkişinin hazırladığı raporda yer alan nüfus artışı, trafik yoğunluğu dikkate alındı ve mahkeme imar planlarının tümünün iptaline karar verdi. Zaten Danıştay 14. Daire de, Bakanlar Kurulu tarafından alınan ‘riskli alan’ kararının mülkiyet hakkını gasp ettiğini, teknik bir rapor hazırlanmadığını belirterek yıkımı iptal etmişti” diye konuştu.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Japonya Deprem Enstitüsü (JICA) ile 1999 Marmara depreminin ardından ortaklaşa yaptığı resmi deprem raporunu cebinden çıkartan emekli öğretmen Ercan Düğmeci de, “Bu rapora göre, 1999 depreminin ardından ağır hasarlı bina oranı mahallemizde 0-5 rakamları arasında. Hasar görecek bina sayısı, 0-20... Yani mahallemiz düşük risk grubu arasında. Bunu biz değil, devletin resmi raporları söylüyor” dedi. 

İnsanların yeşil alan için, evleri için Gezi’deki gibi komün bir hayat oluşturup günlerce direndiğini, yürüyüşler düzenlediğini anlatıyor Şenol Arslan: “Toplantılar yaptık, tartıştık ve dişimizle tırnağımızla var ettiğimiz yaşam alanımızı kimselere vermemek için davalar açtık. Hakkımızı aradık. Bugün Türkiye’nin her yerinde birileri, ağaçlarımızı, evlerimizi yok ediyor. Sizin aracılığınız ile buradan o insanlara sesleniyorum; yılmayın, bütün hukuki haklarınızı arayın. Biz de gücümüzün yettiği kadar, rant uğruna yok edilmek istenen başka yerler için mücadele edeceğiz. Mücadelemiz daha yeni başlıyor.”

Aydınlık