Tarihe Gülümseyen Mersin projesi istenilen düzeyde olmadı mı?

Akdeniz Belediyesi İmar ve Şehircilikten Sorumlu Eş Başkan Yardımcısı Ülfiye Özcan, belediyenin de paydaşları arasında yer aldığı “Tarihe Gülümseyen Mersin” projesiyle ilgili Mersin İmece Gazetesi'nin 11 Aralık 2015 tarihli sayısında yer alan “Mersin Unuttu, Antep Yaptı” başlıklı haber hakkında açıklama yaptı. “Tarihi Kent Merkezini Yeniden Canlandırma” adıyla, Akdeniz Belediyesi tarafından kentsel sit alanı ve çevresinin 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planının revize edilmesi ve sonrasında gerek 1/1000 ölçekli Uygulama Planları ve gerekse planlama alanı içerisindeki bazı özel alanların kentsel tasarım projelerinin üretilmesi için 2012 yılında ihale yapıldığını hatırlatan Özcan, “İhaleyi alan plan müellifi ile sözleşme imzalandıktan sonra Koruma Amaçlı İmar Planı ve Kentsel Tasarım Projesi kapsamında Üst Kurul ve Danışma Kurulu olmak üzere iki ayrı kurul oluşturulmuştur. Üst Kurulda, proje paydaşları Büyükşehir ve Akdeniz Belediye Başkanlarının yanı sıra Mersin Valisi de yer almaktadır. Plan müellifi tarafından aynı yıl içinde Koruma Amaçlı İmar Planı Revizyonunun 1/5000 ölçekli Nazım ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planları, raporları, uygulama yönetmelikleri ve diğer ekleri idaremize teslim edilmiştir. Yaklaşık 1 yıl süreyle Mersin Üniversitesi, Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası başta olmak üzere ilgili tüm sivil toplum kuruluşlarıyla plan üzerinde görüş alışverişi yapılmış ve son şeklini alan 1/5000 ölçekli Mersin Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Revizyonu, Büyükşehir Meclisi’nce 22 Kasım 2013’te oybirliği ile onanmıştır. 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı Revizyonu ise Akdeniz Belediye Meclisi’nce 9 Mayıs 2014’te oybirliği ile kabul edilerek Büyükşehir Belediye Meclisine gönderilmiştir” şeklinde konuştu.

“Yeni Koruma Planı dikkate alınmadı” 

Söz konusu imar planının,  Adana  Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na gönderilmek üzere Mersin Büyükşehir Meclisi’ne gönderildiğini sözlerine ekleyen Ülfiye Özcan, “Ancak Büyükşehir Belediye Meclisinin 13 Haziran 2014 tarihli kararıyla, söz konusu alanı da içine alan bölgenin ‘Yenileme Alanı’ olarak ilan edilmesi, bu çerçevede gerekli Bakanlar Kurulu Kararının alınmasının ardından plan çalışmalarının 5366 Sayılı Yasa çerçevesinde yeniden değerlendirilmesi gerektiği gerekçeleriyle plan reddedilmiş ve Akdeniz Belediyesi’ne iade edilmiştir. Bu süreç içerisinde planlama alanı Büyükşehir Belediyesi’nin Bakanlar Kurulu’nu yaptığı teklif sonucunda ‘Yenileme Alanı’ ilan edilmiştir. Bölgenin Yenileme Alanı olarak ilan edilmesi nedeniyle buradaki uygulamalara ilişkin tüm yetki yasal nedenlerle Büyükşehir Belediyesi’ne devredilmiş ve Akdeniz Belediyesi’nin bu alanda çalışma yapmak için yetkisi kalmamıştır. Bu sebeple bu süre içerisinde Akdeniz Belediyesi tarafından sadece yasal süreç takip edilmiştir. Halen devam eden planlama ve ihale sürecine rağmen, Büyükşehir Belediyesi’nce alanın bir bölümünde yeniden kentsel tasarım projesi ihalesi yapılmış ve sonuçlandırılmıştır. Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan proje 1998 Koruma Planı esas alındığı, bütüncül olmak yerine parçacıl ve noktasal projeler içerdiği için çelişkiler içermektedir. Öte yandan bu projeler üretilirken yapılması planlanan yeni Koruma Planı dikkate alınmamış ve sınırlarımız içinde olmasına rağmen belediyemizin görüşü alınmamıştır” dedi.

“Yüksek Mahkeme Bakanlar Kurulu kararının yürütmesini durdurdu” 

Akdeniz Belediyesi Eş Başkan Yardımcısı Özcan, bu gelişmeler sonucunda, Büyükşehir Belediyesi’nin teklifiyle Bakanlar Kurulu tarafından Camişerif, Mahmudiye ve Nusratiye Mahallelerini kapsayan “Yenileme Alanı” kararını yargıya taşıdıklarını dile getirerek, “Danıştay 14. Dairesi, Başbakanlık ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı aleyhine açtığımız iptal ve yürütmeyi durdurma davasında belediyemizi haklı bulmuştur. 10 Kasım 2015 tarihli kararında ‘Bakanlar Kurulu'nun yenileme alanlarıyla ilgili karar verebilmesi için yenileme alanının, büyükşehirlerde ilçe ve ilk kademe belediye meclislerince belirlenmesi, ardından Büyükşehir Belediye Meclisi’nce onaylanması ve Bakanlar Kurulu'na sunulması gerektiğine’ dikkat çekmiştir” diye konuştu.

“Kurumlar arası işbirliği ve koordinasyon şart” 

Böylesi geniş kapsamlı projelerde, proje taraflarının ve ilgili tüm kuruluşların eşgüdüm içerisinde çalışması gerektiğinin altını çizen Ülfiye Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tarihe Gülümseyen Mersin projesi örneğinde olduğu gibi çalışmaların belirli bir ivmeyi yakalayamamış olması, en çok da kentimizin gün geçtikçe kaybolan tarihi ve kültürel dokusunu etkiliyor. Kapsamlı restorasyon çalışmalarının altyapısının hazırlanması için proje paydaşlarının işbirliği ve koordinasyonu gerekiyor. Kentin kültür mirasını, gündelik yaşamın gerekleriyle birleştiren ve bütüncül bir yaklaşımı, ancak o kentin dinamiklerinin tam ve etkin desteğiyle mümkün olabilir. Hangi kurum olursa olsun, kentin diğer dinamiklerini ve paydaşlarını göz ardı etmemeli, ortak kültür mirasının geleceğe dönük vizyonunu da ortaklaşa şekillendirmelidir. Akdeniz Belediyesi olarak Mersin’in tarihi ve kültürel varlıklarının gelecek kuşaklara aktarılması, bu değerleri kent sakinlerinin yaşamında ortak değerler olarak benimsemeleri noktasındaki bakış açımızı sürdüreceğiz. Aynı hassasiyeti başta yerel yönetimler olmak üzere diğer tüm ilgili kurumlardan da bekliyoruz.”

Mersin Çukurova