Teknokentler modern emlak ofisi gibi çalışıyor!
Ufuk Gülsoy, 2007 yılında Hacettepe Teknokent'e gelen ve planlı Ar-Ge çalışmalarına ağırlık vermeye başlayan şirket, ürettikleri bir ürüne patent aldıktan sonra, Konsol Ar-Ge şirketi kuracaklarını söyledi...
Konak Tıp Çevre ve Madencilik şirketi, 1987 yılında kurulmuş bir şirket. 2007 yılında Hacettepe Teknokent'e gelen ve planlı Ar-Ge çalışmalarına ağırlık vermeye başlayan şirket, ürettikleri bir ürüne patent aldıktan sonra, Konsol Ar-Ge şirketini kuruyor. Konsol Ar-Ge bugün, paraplejik yani iki bacağı da felçli hastaları yürütmeye yönelik bir pantolon sistemi üzerine çalışmalarını sürdürüyor.
'Bilimin sanayiye aktarılması güçleşir' Şirketin kurucusu Prof. Dr. Ufuk Gülsoy, bir teknokentte çalışmanın devletin sunduğu avantajların yanında daha disiplinli olmayı gerektirdiğini söylüyor.
Ancak Gülsoy, son yıllarda teknokentlerin 'modern emlak ofisi' haline geldiğini öne sürerek şu önerilerde bulunuyor: "6 yıldır teknokent bünyesinde çalışıyor olmamızı 25 yılı aşkın geçmişimizle kıyasladığımızda bugün artık modern emlak ofisi haline gelmiş, teknokentlerin, yeniden yapılanması gerekiyor. Günümüz uygulamalarında, yalnızca devletin sağladığı vergi, SSK gibi avantajların yönetici ve kiracı firmalar arasında yüksek kira bedelleri ile paylaşılması ve ilgili üniversiteleri çalışılan projelerden habersiz bırakılması üretilen bilimin sanayiye aktarılması amacını gerçekleştirmekte zorlanacağı aşikar." 'Teknokentler site gibi yönetilmemeli' Hem teknokentlerin yönetim anlayışının hem de şirketlerin ArGe'ye bakış açısının önemine değinen Gülsoy, teknokentlerle ilgili şu fikirleri sunuyor.
"Üniversiteler, teknokent kurulmadan önce, bu projeye yönelik olarak kendi akademik birimlerinde gerekli ön hazırlıkları yapmalı, öğretim üyelerinin bu amaca yönelik bilgi ve teknoloji birikimi, araştırma çalışmaları yapmalarını sağlamalı." "Teknokent yönetici firmaları yalnızca kiraya veren ve 'siteyi' yöneten olmayıp çalışan firmaların finans gibi pek çok sorununu çözebilecek argümanları geliştirebilmeli" diyen Prof. Dr. Ufuk Gülsoy sözlerini şöyle sürdürüyor: "Yeni projeler kiracı firmalar tarafından değil, teknokent yönetici firması tarafından geliştirilmeli, buna yönelik çalışmaların koordinasyonu yine teknokentin kendisi tarafından yapılmalı.
Böyle olursa yatırımcıların da daha ciddi yaklaşması ve sağlam ortaklıkların kurulması mümkün olabilir."
Dünya
