15 / 11 / 2024

TOKİ Fethiye'de 350 konut yapacak!

TOKİ Fethiye'de 350 konut yapacak!

TOKİ süreci Fethiye'de başlıyor. Fethiye Belediyesi Şubat ayı olağan meclis toplantısı bitiminde Ak partili meclis üyesi Onat Akduğ; TOKİ'nin Fethiye'de 350 konut yapacağını duyurdu.




TOKİ süreci Fethiye'de başlıyor. Fethiye Belediyesi Şubat ayı olağan meclis toplantısı bitiminde Ak partili meclis üyesi Onat Akduğ; TOKİ'nin Fethiye'de 350 konut yapacağını duyurdu. 


TOKİ konutları Karaçulha top sahasının kuzey doğusunda yapılacak.  TOKİ  müracaatlarını Fethiye Kaymakamlığı yürütecek. TOKİ ilk etapta Fethiye'de 350 konut yapacak ve bu konutlar Fethiye'de uzun zamandır oturan ve evi olmayan, dar gelirli vatandaşlara verilecek. Ak partili meclis üyesi Onat Akduğ "Uzun zamandan beri ihtiyaç olan bir konuda Aralık ayı istişare toplantısında Milletvekilimiz Hasan Özyer'in görevi bana tebliğ etmesi itibariyle Fethiye'de Toki ile ilgili çalışmalarımıza başladık. Daha önceden belediyemiz dar gelirli vatandaşlar için Keloğlu Boğazının üstünde bazı projeler yapmıştı. Talepler doğrultusunda böyle bir konunun elzem olduğunu değerlendirdik. Yine Sayın Başkanımız ve teknik heyetimizden almış olduğumuz destekler sonucunda Toki için Fethiye'de birkaç yer belirlendi. 

Belediyemizin tecrübelerinden, vekillerimizin ve halkımızın öneri ve görüşlerini harmanlayarak nihayetinde Karaçulha beldemizde Kovanlı mevkiinde futbol sahasının kuzey doğusunda 78 dönümlük bir alanı tespit ettik. TOKİ başkan yardımcısı Sayın Ömer Bulut ve vekillerimizin Hasan Özyer ve Nihat Öztürk katılımıyla görüşmelerimizi yaptık. Bölgeyi çok uygun buldular ve süreci başlattık. Daha sonrada Sayın Kaymakamımızı bu konuda bilgilendirdik. 78 dönümlük bir alana yaklaşık 350 konutluk bir proje öngörülüyor. Artı ve eksi 50'si olabilir. Konut sayısı; yapılaşma koşullarına göre projelendirme safhasında netleşecek bir konudur. Bu konutlar dar gelirli vatandaşlarımıza verilecektir. 


Hedefimiz dar gelirli vatandaşlardır. Talepler Fethiye Kaymakamlığı nezdinde yürütülecek. Hayırlı ve uğurlu olsun" dedi. Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı'da konuşmasında hayırlı ve uğurlu olsun diyerek "Fethiye'de evsiz bir çok vatandaşımız var. Biz belediye olarak böyle bir şeyi 2006 yılında Taşyaka mahallesinde evleri yaptığımız zaman bize 700 kusur müracaat oldu fakat kura ile 70'ini verebilmiştik. Şimdi bu sayı çok daha fazladır" dedi. 


Gerçek Fethiye Gazetesi


Haberi Gerçek Fethiye Gazetesi'nden Ali Tezel köşesinde şöyle yer ele aldı;

Fethiye'ye TOKİ Geliyor Toplu Konut Idaresi'nin Fethiye'de 350 konut yapma kararı vatandaşlar tarafından sevinçle karşılandı. Özelikle dar gelirli vatandaşlarımız kira öder gibi konut taksidi ödeyerek ev sahibi olacakları için çok sevindiler. Bazı Roman vatandaşlarımız ise yıllar boyu oturdukları Debboy semti yıkıldıktan sonra devletin söz verdiği halde kendilerine konut yapmamış olmasını sitemkâr ifadelerle eleştirdiler. 

Roman vatandaşların bu eleştirileri bana TOKİ konusunda önemli bir tartışmanın açılması gerektiğini, hatırlattı. Romanlar neşeli insanlardır; birlikte yaşamayı, eğlenmeyi, gülüp oynamayı severler. Genellikle çok çocukludurlar. Ana, baba, kardeş, akrabalar doğayla iç içe, hep bir öbekte yaşayıp giderler. Onlar adına konuşmak bilmem doğru olur mu ama belki Fethiye'li Romanlarda devletten kendi yaşamlarına uygun yeni bir mahallenin inşa edilmesini bekliyorlardı. Bu yapılmayınca da yakınmaya başladılar. Gerçekten de TOKİ'nin en önemli eksiği burada. 

Konutlar ve onların oluşturduğu mahalleler insanların yaşam biçimlerinin birer aynasıdır. Konut üretiminin devlet tarafından yapılmadığı, plansız gelişme diyebileceğimiz Osmanlı dönemi konutlarına ve mahallelerine bakınca o zamanki insanların nasıl yaşadığını anlayabiliyoruz. O konutlardaki ve mahallelerdeki her bir ayrıntı bize Osmanlı yaşamının bir özeliğini yansıtır. 

Konutlar yaşam biçimini yansıttığı gibi yörenin iklim koşullarını da bize açıklar. Örneğin kar yağışının bol olduğu kuzey ülkelerinde çatılar karın birikmesini önlemek için eğimli yapılmıştır. Buna karşın Afrika ve Arabistan'ın hiç yağış almayan çöllerinde düz toprak dam geçerlidir. Sıcak Akdeniz ve Güney Asya ülkelerinde evler balkonlu olup balkonlar da gölgeliklidir. Zira o sıcakta eve kapanıp oturmanın bir anlamı olmadığı gibi bu çoğunlukla mümkün de olamaz. Ama Kuzey Avrupa ülkelerindeki evlere bakıyoruz; hiçbirinin balkonu yok. Çünkü bu ülkelerde yaz ortasında bile evin dışında soğuktan oturamazsınız. 

Şimdi TOKİ'nin yaptığı konutlara ve o konutların oluşturduğu mahallelere bakıyorum; altı, yedi katlı bir örnek yapılar sıra sıra dizilmiş. Sanki kibrit kutularını üst üste istiflemişler gibi. Böyle yapılarda komşuluk ilişkileri oluşamaz, birimler çok küçük olduğu için aileler de bir arada bulunmakta zorluk çeker. Bahçeye yerleştirilmiş birkaç oyun aracı çocukların sokakta arkadaşlarıyla birlikte geçirecekleri çocukluk günlerinin yerini tutmaz. Kısa süre içerisinde hem aile kültürü, hem de mahalle kültürü yok olup gider. 

Bu tip yapılar kuzeydeki soğuk, ruhsuz sanayi ülkelerinin yeni gelişen asık suratlı, ruhsuz işçi sınıfları için uygun bir yerleşim biçimidir. Orada aileler bir veya iki çocuk yapar. Hatta çoğu aile çocuk yapmayı bir yük olarak görür. 

Zaten mevcut çocuklar da ya okulda, ya da kreştedir. Ana babalarını haftadan haftaya görür. Dede, nine, amca, hala, teyze, dayı gibi kavramlar çoktan ortadan kalkmıştır. Yaşlılar belirli bir yaşa gelince evden kovulur, huzur evine yollanır. Evde yaşayan çifte gelince belki de çalışma saatleri uyuşmadığı için her gün birbirlerini görmekte zorlanıyorlardır. 

Bu mekânlar evden çok otel odasına benzemektedir. Devletimiz anlaşılan kısa zamanda mümkün olduğu kadar çok insanı konut sahibi yapabilmek için işin sosyal yönünü hiç düşünmemiş, insanlar başını sokacak sağlam bir konut bulsun, yeter zihniyeti ile hareket etmiş. Konutlar insanların yaşam biçiminin aynasıdır demiştik; insanların yaşam biçiminin yaptıkları konutların özelliklerine nasıl yansıdığını anlatmıştık. 

Sözün kısası insanların yaşam biçiminin konutlarının özeliklerini belirlediğini söylemiştik. Şimdi bakıyoruz TOKİ konutlarında bunun tam tersi oluyor. İnsanlar konutları biçimlendireceği yerde, önceden tasarlanmış konutlar, içine giren insanları biçimlendiriyor. Bambaşka bir kültürden gelen insanlar kendilerininkine çok farklı bir kültüre sahip toplumlar tarafından tasarlanmış mekânlara uyum sağlamaya çalışıyor. Sosyal yapının çökmesi, yerine belki de bir boşluk oluşması tehlikesi belli ki yöneticilerimiz tarafından göz ardı edilmiştir. 

Devlet bir taraftan iki yüzyıldan beri yabancılar eliyle ortadan kaldırılmaya çalışılan kadim kültürümüzü koruma çabası içine girmişken bu kültürün önemli bir öğesi olan aile ve mahalle kavramına büyük darbe vuracak toplu konut tasarımlarını bir kere daha gözden geçirmelidir. 


Gerçek Fethiye Gazetesi

Geri Dön