25 / 05 / 2024

Türkiye'nin en pahalı oteli

Türkiye'nin en pahalı oteli

Kempinski Hotel Barbaros Bay Bodrum, geçen sene oda kahvaltı konaklamalı 500 euro olan fiyatlarına rağmen yaz aylarında yüzde 90'a dayanan bir doluluk oranına ulaştı.



Kempinski Hotel Barbaros Bay Bodrum, yüksek sezon fiyatlarıyla Türkiye'nin en pahalı oteli. Geçen sene oda kahvaltı konaklamalı 500 euro olan fiyatlarına rağmen yaz aylarında yüzde 90'a dayanan bir doluluk oranına ulaşmayı başarmışlar. Peki bu yaşanan krizi nasıl etkiler derseniz, cevabı fiyatları biraz daha artırarak veriyorlar.
Kempinski zincirine 6 sene aradan sonra geri dönüş yapan Barbaros Bay Bodrum Satış ve Pazarlama Müdürü İbrahim Korkut'a göre en kötü ihtimalle geçen sezonu yakalayacaklar. Çünkü, lükse alışan bir daha kolay kolay vazgeçemez...

- Otel ne zaman açıldı?
İlk açılış 2005'te oldu ama resmi açılışı 2006 Mayıs'ta yapıldı.

- Sizin otel olarak hedefiniz nedir?
En lüksü sunmak... Bizim idddiamız şu; Türkiye'de bizden daha lüks hüzmet veren bir otel yok. Bizim konseptimiz kişiye özel hizmettir. Otelin tamamındaki en önemli hissiayat, uzak bir alanda çok lüks bir atmosferde müthiş bir deneyim yaşamak...
Mesela çok iyi tatil köyleri de var ama bunları oralarda yaşayamazsınız. Binlerce insan var, herkes açık büfenin başında, ellerinde tabaklar masa arıyorlar vs... Bizde böyle şeyler olmaz.
- Kaç oda var?
173 oda var, 148 tanesi deluxe, 25 tane de suit...
- Fiyatlar?
Sezona göre değişir ama geçen sene yüksek sezonda oda fiyatı gecelik kahvaltı dahil 500 euroydu. Ama kışın 145 euroya kadar iniyor.
- Çok yüksek değil mi?
Doğrudur. En pahalı otel biziz.
- Türkiye genelinde mi?
Kesinlikle. Yüksek sezon fiyatlarını baz alırsanız Türkiye'nin en pahalı oteli biziz.
- Akdeniz çanağını düşünürseniz?
Oralarda bizim kadar yüksek bazı oteller var. Ama 170 odalar değil de 70-80 odalı çok müthiş hizmet veren bazı oteller var.
- Doluluk oranı nedir?
Geçen sene bütün yıl bazında yüzde 45'ti. Ama yaz sezonunda yüzde 88 doluluk oranı ile gittik.
- Kimler daha çok geliyor?
Otelin yüzde 40'ı Türk. İkinci sırada Alman turistler, sonra Orta Avrupa, İngiltere ve Rusya geliyor.
- Yabancıların da en zenginleri mi geliyor?
Evet, hemen hemen öyle.
Mesela son dönemde Ortadoğu talebi giderek artıyor. Büyük aileler, şeyhler, emirler, onların akrabaları çok gelmeye başladı. En iyi suitlerimizi günlerce haftalarca kapatıp konaklıyorlar. Türkiye'den de sosyal anlamda üst seviyelerde olan misafirlerimiz geliyor.
Bu misafir portföyü için çok çekici bir yeriz.
- Yaşanan kriz sizi etkiliyor mu?
Biz şu anda geçen seneye göre çok daha iyi durumdayız.
- Nasıl oluyor? En üst tabakayı etkilemiyor mu bu iş?
Biz bu sene geçen seneden farklı olarak şirket organizasyonlarının bize uyan kısımlarını yakalamayı başardık. Bir de aynı zamanda geçen seneye göre, beni de şaşırttı, yabancı kişisel rezervasyonlar çok daha fazla oldu. Yerli tarafında da özellikle haftasonu paketlerinde artış var.
- Ne kadar artış oldu?
Ocak ayını geçen senenin yüzde 200 üzerinde kapattık. Yani satışları 3 kat artırdık. Şubat'ta da yüzde 150 üzerindeyiz. Sonuçta kriz olsa bile alışan insan lüksten vazgeçmiyor. O adam tatile gidecekse 'aman kriz var daha düşük seviyede bir yere gideyim' demiyor.
- Ne yapıyor?
Sadece lüksün tanımı biraz değişiyor. Mesela geçen senelerde 30-40 bin eurolar ödeyip haftalarca çıkılan mavi turlarda, büyük tekne gezilerinde insanlar geri adım atabilirler çünkü gerçekten bu tutarlar artık herkes için büyük rakamlar oldu. Ama bu seyahatlere çıkabilecek insanlar belki biraz daha az bir ücret ödeyerek yine o lüks deneyimlerini dünyanın herhangi bir yerinde yaşamak isteyecekler.
O insanların hayatlarından lüksü tamamen çıkarıp başka bir alana yönelmeleri mümkün değil. Çünkü bu bir alışkanlık meselesi. Lükse alışan aynen devam eder... Ama dediğim gibi işte Tayland'da filan villalar kiralayacaklarına, aylarca kalacaklarına, başka yerlerde belki daha kısa kalıp aynı hizmeti almak isteyecekler.
- O zaman bu kriz sizin için biraz da olsa fırsata dönüşebilecek mi?
Biz öyle hissediyoruz. Mesela İngiltere pazarı... Paund/euro paritesi bizim için avantaj oldu. Biz eurozone'un dışında kaldığımız için İngilizlerin tercih sebebi olduk. Zaten rakamlar da bunu gösteriyor. Hem bizim için hem de bütün Türkiye için...
Ama tabii bu durum sadece Türkiye için değil Mısır, Tunus, Dubai, Uzakoğu gibi Eurozone dışındaki ülkeler için de geçerli.
- Bu yaz için ne bekliyorsunuz?
Geçen sene yazın çok yüksek doluluk oranları ile çalıştık. Hatta sadece Ağustos ayına baktığınızda yüzde 95-96'lara çıktık. Ağustos'ta belki o oranın üzerine çıkamayız ama yazın üç aylık dönemde geçen senenin üzerine çıkacağımızı düşünüyorum. En kötü ihtimalle geçen sene ile aynı kalırız.
- Yazın fiyatlar inecek mi?
Yok hayır, biz fiyat indirmeyiz. Aksine küçük bir artış olacak fiyatlarda. Ama şöyle bir şey olacak: Mesela suit satışları için yarattığımız pakette fiyata dahil olan hizmetlerin sayısını artırdık. Fiyat düşürmek yerine hizmetleri fazlalaştırdık.

Hürriyet



Geri Dön