Ünlü mimarlar, Meksika'dan Çin'e ilginç binalar yapıyor!

Kopenhag’ın yeni konferans merkezi The Bella, V harfine benzeyen mimarisiyle dikkat çekiyor. Birbiriyle tabanda birleşen yapı üste doğru birbirinden ayrılıyor. 

Kopenhag’ın dünya kongre turizmindeki artan kapasitesi dikkate alınarak yapılan proje ayrıca dikey yapısıyla da fark yaratıyor. Genelde yatay mimarilerin kullanıldığı kongre merkezlerini aksine bu bina dikey yapısıyla Kuzey Avrupa kültürden de izler taşıyor.

3XN Design tarafından hazırlanan proje konferansa katılacak insanların içine karartmayacak rerah renkler ve özellikleriyle de dikkat çekiyor. 76 metre uzunluğundaki ikiz binanın bir kulesi 814 odalı bir otelden oluşuyor.

Mexico City’deki en ünlü Japon restoranlarından Tori Tori, uluslararası mimarlık şirketi Rojkind Arquitectos and Esrawe Studio tarafından yenilendi. 

Ticari ve endüstriyel bina alanında en iyi tasarım ödülü kazanan yapı 30 ülkeden 620 oyla seçildi. Yapımı 2011’de tamamlanan ve bir restorandan çok butik oteli andıran proje 629 metrekare büyüklüğünde.

Japon restoranı olmasına rağmen Japon kültürü yerine uluslararası tasarımdan izler taşıyan restoranın içi ise adeta bir botanik bahçesini andırıyor. Tamamen ahşap kaplı iç tasarımı yeşil bitkilerle renklendirilirken projede masalar dışında başka hiçbir aksesuarın kullanılmaması da dikkat çekiyor. Mimar ise bu detayı göz dinlendirmek için yaptığını açıklıyor.

İlginç mimari öğeleriyle dikkat çeken bina Columbia Üniversitesi Medikal Merkezi olarak kullanılacak. Bugüne kadar yapılan en tasarı medikal merkezi olarak ün kazanan bina New York-Manhattan’da yapılıyor. Diller Scofidio+Renfro tarafından yapılan proje 14 katlı cepheli yapısı ve her katta farklı bir formda kullanılan teras öğeleriyle dikkat çekiyor. Hudson Nehri manzarasına da sahip olan binada arazinin yapısından dolayı dikey olarak geliştirildi. Binanın yapımına 2013’te başlanacak.

Sabah