Vekon: Depremlerden ders alan sektör Van'da iyi sınav verdi!
Vekon Ticari Koordinatörü Ali İhsan Sağlamkaya, daha önce yaşadığımız depremlerden sonraki acil barınma çözümlerinin aksine Van depreminden sonra daha doğru uygulamaların yapıldığını vurguladı
Vekon Ticari Koordinatörü Ali İhsan Sağlamkaya, daha önce yaşadığımız depremlerden sonraki acil barınma çözümlerinin aksine Van depreminden sonra daha doğru uygulamaların yapıldığını vurgulayarak, afet yönetimi yetkililerinin sektör üreticilerinin önerilerini dikkate alarak afetzedelerin barınma ihtiyaçlarınaçözüm geliştirmesini, sektör adına sevindirici bir gelişme olarak değerlendirdi.
Vefa Group bünyesinde faaliyet gösteren, bu yıl itibariyle de isim değişikliğine giderek yoluna Vekon olarak devam eden Vefa Prefabrike, Van’daki depremzedelere çok kısa süre içinde binin üzerinde deprem konteyneri ve yüzlerce prefabrike konutu teslim etti. Barınma ihtiyacının yanında prefabrike okul binaları, anaokulları, yurt binaları, mescitler ve çok sayıda sosyal tesis binasını da depremzedelerin kullanımına sunan Vekon, Van için üretimlerini sürdürüyor. Vekon Ticari Koordinatörü Ali İhsan Sağlamkaya, “En son bir kamu kurumunun personel lojmanı olarak kullanmak üzere talep ettiği 120 adet prefabrike deprem konutunun üretimine başladık” dedi.
Deprem sonrası hızla üretim planlarını revize ettiklerini, Van’daki durumagöre programlarını yaptıklarını söyleyen Sağlamkaya, üretim kapasitelerinin önemli bir bölümünü Van için seferber ettiklerini kaydetti. Vardiya sayılarını da iki kat artırdıklarını vurgulayan Sağlamkaya, sonuçta bölgeye ulaşan ilk deprem konteynerlerinin kendi üretimleri olduğunu söyledi.Sağlamkaya, “Aslında oldukça yoğun bir üretim programımızın olduğu döneme denk gelmesine rağmen tüm planlarımızı acil duruma göre revize ettik. Dolu olan üretim kapasitemizi mevcut müşterilerimizin anlayışı ve izniyle acil ihtiyaçları karşılayacak ürünlere yönlendirdik. Nitekim çeşitli sivil toplum kuruluşlarından ve kamu kurumlarından gelen talepleri karşılamak üzere çalışmalarımızı sürdürdük. Verdiğimiz taahhütler çerçevesinde kendilerine istedikleri ürünleri ulaştırıyoruz ve deprem bölgesinde afetzedelerin kullanımına sunuluyor. Bizden talep edilen yaşam konteynerlerini ve deprem konutlarını belirlenen tarihlerden önceVan’a ulaştırdık. Bunun için sadece üretim tesislerimizde seferber olmadık. Van’da da teknik ekiplerimiz ile büyük projelerdeki hızlı kurulum tecrübemizin verdiği avantajları kullanarak hemen organize olduk ve üzerimize düşeni yerine getirmeye devam ediyoruz” diye konuştu.
“Sektör, iyi organize oldu”
Prefabrike yapı sektörününVan depremi sonrası iyi organize olduğuna işaret eden Sağlamkaya, “Hep eleştirdiğimiz Marmara depremi sonrası uygulamaların aksine Van depreminden sonra daha doğru çözümlerin üretildiğini gördük. Baştan beri dikkat çektiğimiz bir konu olması nedeniyle mesafealınmış olması bizi mutlu etti” dedi. Öncelikle afet yönetimi yetkililerinin geçici barınma ihtiyacını karşılamak için prefabrike yapı sektörü üreticilerini muhatap alarak işe başladıklarını söyleyen Sağlamkaya, sektör üreticilerinin önerilerine göre şartnamelerin hazırlandığını ve ihtiyaçların karşılanması yoluna gidildiğini belirtti. Ancak yine deşartnamelerde ve uygulamaların kontrolünde bazı eksikliklerin yaşandığını belirten Sağlamkaya, bu nedenle merdiven altı üretimlerin sonucu olan yanlış uygulamaların da kullanıma sunulduğunu gördüklerini anlattı.Sağlamkaya, talep edilen ürünlerin üretim süreçleri uzun olduğu için çok kısa sürede çok fazla sayıda yaşam alanı üretim talebinesektörün önde gelen üreticilerinin karşılık vermekte zorlandığınıve dolayısıyla standart dışı uygulamaların da talep gördüğünü belirtti.Sağlamkaya, “Sonuçta Van’ın iklim koşullarına uygun, içinde yaşayanları mağdur etmeyen doğru uygulamalar kesinlikle fark ediliyor. Üstelik bu geçici yaşam alanlarının (yaşam konteynerleri) kalıcı konutlar yapıldıktan sonra stoklanarak başka bir afette tekrar kullanılması planlanıyor ki bu da bir sonraki afete hazırlıklı olarak girmemizi sağlayacak. Oysa önceki depremlerde yapılan uygulamaların hemen hepsi afetzedeleri mağdur etmişti vedaha sonra da kullanılamamıştı. Öncelikle prefabrike yapı üreticilerinin muhatap alınması daha önce yaşanılan olumsuzlukların bir bölümünün önüne geçilmesini sağladı” diye konuştu.
“Türkiye üretim üssü haline geldi”
Prefabrike yapı sektörünün; bugün itibarıyla dünyanın dört bir yanında büyük projeler üstlenen müteahhitler ve büyük inşaat firmalarının projelerinin şantiyeleri ile kamplarını başarıyla kurduğuna dikkat çeken Ali İhsan Sağlamkaya, sadece Türkiye’de değil çevre ülkelerdeki prefabrike uygulamalarının önemli bir kısmının da Türkiye’deki prefabrik üretimlerden karşılandığını kaydetti. Sağlamkaya, “Türkiye sadece kendi ihtiyaçları için değil, çevresindeki Orta Asya, Afrika, Ortadoğu, Körfez ülkeleri ve hatta Avrupa’nın talepleri için de bu alanda bir üretim üssü haline gelmiş durumda. Ayrıca Güney Amerika’ya kadar bile çözümlerini ulaştırmayı başarmış durumda. Dolayısıyla yüksek üretim kapasitesi, teknolojik altyapısı ve hızlı çözümleri ile prefabrike yapı sektörü bugün ihtiyaç duyduğumuz, analizi iyi yapılmış, optimize edilmiş ürünleri başarı ile karşılayabilecek düzeyde” diye konuştu.