Veysel Eroğlu: Karadeniz Sahil Yolu iddiaları inceleniyor!
Bakan Eroğlu, Rizedeki sel felaketine Karadeniz Sahil Yolunun neden olduğu iddialarıyla ilgili olarak "Sadece suyun geçebileceği yükseklikleri dikkate almayıp diğer maddelerin geçmesine imkan verecek kadar pay bırakılması kanaatindeyim. Bu inceleniyor" de
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Rizedeki sel felaketine Karadeniz Sahil Yolunun neden olduğu iddialarıyla ilgili, bölgede yapıların incelenmesi için bir ekip görevlendirdiğini, bu konuda bir endişe bulunduğunu ifade ederek, "Bu gibi yerlerde mutlak suretle önü açık olması lazım. Sürüntü maddesi geldiği zaman bunlar tıkayabiliyor. Sadece suyun geçebileceği yükseklikleri dikkate almayıp diğer maddelerin geçmesine imkan verecek kadar pay bırakılması kanaatindeyim. Bu inceleniyor rapordan sonra bakacağız" dedi.
Eroğlu, Rizede çok şiddetli bir yağış gerçekleştiğini, ölçümlere göre 24 saatte metrekareye 226,6 kilogram yağış düştüğünü söyledi. Yaptıkları tahminlere göre 70-80 yılda bir bu tür yağışlar yaşandığını belirten Eroğlu, yağışla ilgili Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğünün erken uyarı yaptığını, bunun da çok faydası olduğunu ifade etti.
Sel felaketinde bir kadının hayatını kaybetmesinden duyduğu üzüntüyü dile getiren Eroğlu, "(Taşkınların yaşanmasında) Geçmişte maalesef şehir içindeki bazı derelerin üzerinin kapatılması, çeşitli kurumlar tarafından yapılan menfez ve köprülerin yeterli boyutlarda olmaması, arazi yapısının bozulması, heyelanların yaşanması gibi pekçok sebep var" diye konuştu. DSİ Genel Müdürlüğü ve Bakanlık ekiplerinin bölgede çalışmalar yaptıklarını belirten Eroğlu, bu soruna köklü bir çözüm bulmak istediklerini söyledi.
Derelerin çeşitli nedenlerle üzerlerinin kapatılmasının son derece yanlış olduğuna işaret eden Eroğlu, derelerin kapatılmasının taşkınlara yol açtığını anlattı. Bakanlık olarak geçen yılın taşkından korunmada hamle yılı ilan edildiğini anımsatan Eroğlu, bu kapsamda çok sayıda derenin ıslahını gerçekleştirdiklerini, bu çalışmaların bugün de devam ettiğini bildirdi. Bu konuda sadece Bakanlığın mücadelesinin yeterli olmadığını ifade eden Eroğlu, belediyelerin, valiliklerin, il özel idarelerinin ve vatandaşların da hassas olması gerektiğini söyledi.
Eroğlu, 100 yılda, 500 yılda bir gelen yağışların büyük felaketlere yol açtığını belirterek, en azından 500 yılda bir gelen yağışlara karşı tedbirli olmaları gerektiğini kaydetti. DSİnin görüşü alınmadan derelerin üzerine yapı inşa edilemeyeceğini belirten Eroğlu, Başbakanlığın bu konuda genelge yayımladığını ve DSİnin görüşü alınmadan dere üzerine yapı inşa edilmesi durumunda cezai yaptırımlar uygulanacağını bildirdi.
KARADENİZ SAHİL YOLU
Ağustos ayında bölgeye yaptığı ziyarette Rize Belediye Başkanının yaşanabilecek taşkınlara karşı Karadeniz Sahil Yoluna ilişkin endişelerini kendisine aktardığını belirten Eroğlu, şunları söyledi:
"Belediye Başkanının endişelerini iletmesinin ardından, tabii ki bu mevzunun incelenmesi talimatı verdim. Şu anda DSİ olarak Rizede büyük yatırımlar yapılıyor. Biz çok sayıda dereyi ıslah ettik, dere ıslahı, tersip bentleri, geciktirme yapıları bunları yapmıştık. Yoksa bu felaketin boyutları Allah korusun çok daha büyük olurdu. Bu yolla ilgili bir engel teşkil ettiği söylendi. Arkadaşlarımızı görevlendirdim. DSİden 3 bölge müdürü, 3 daire başkanı ve bir de bölgeden ciddi bir ekip geldi, şu anda bana ön raporu gönderdiler. Bu konuda da bir endişe var ama raporla beraber neresi engelledi... Bu gibi yerlerde mutlak suretle önü açık olması lazım. Sadece suyun geçeceği yer değil, sürüntü maddesi geldiği zaman bunlar tıkayabiliyor. Sadece suyun geçebileceği yükseklikleri dikkate almayıp diğer maddelerin geçmesine imkan verecek kadar pay bırakılması kanaatindeyim. Bu inceleniyor rapordan sonra bakacağız."
"HESLERİN ÇOK BÜYÜK FAYDASI OLMUŞTUR"
Hidroelektrik santrallerinin (HES) taşkınların önlenmesi konusunda önemli bir işlevi olduğunun altını çizen Eroğlu, "HESlerin bugün çok büyük faydası olmuştur. Pek çok derede geçmişte Solaklı, İkizdere gibi yerlerde taşkınlar olurken HESlerin çok büyük faydası var. Vatandaşlarımızın bunu bilmesi lazım. HESlerde su almak için bentler yapılıyor, o bir defa taşkını kesiyor. HESlerin taşkınlardan korunmada çok büyük fayda sağladığını üzerine basa basa ifade etmek istiyorum. HESler Karadeniz için zarar değil fayda getiriyor ama maalesef enerjiden pay alan gruplar bu pastadan payları azalmasın diye HESlere karşı tenkit ortaya koyuyorlar. Onlara karşı biz de ciddi çalışmalar yapıyoruz" diye konuştu.
Rize ve Trabzonda bir derenin HESlerden önceki ve sonraki halini göstermek için çalışmalar başlattıklarını anlatan Eroğlu, "İnşallah bu da Mayıs ayında bitecek. Vatandaşa göstereceğiz. Adeta cennetten bir parça gibi olacak. Biz vatandaşımızın aleyhine bir şey yapabilir miyiz Mümkün değil. Oradaki vatandaşlar zaten şunu söylüyor: Biz karışmıyoruz, dışarıdan İstanbuldan, şuradan, buradan bir takım gruplar geliyor. Bunlar bizi tahrik ediyor diyorlar" dedi.
Eroğlu, "HESler kesinlikle taşkınları önlemek için son derece faydalı tesislerdir. Hem elektrik üreteceğiz hem taşkınları önleyeceğiz hem dereyi düzenleyeceğiz hem de buna karşı çıkanların iddia ettiği gibi derede asla su kesilmeyecek can suyu daima akacak" görüşlerini dile getirdi.
ERKEN UYARILAR
Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğünü yaptıkları yatırımlarla daha güçlü hale getirdiklerini ifade eden Eroğlu, otomatik meteoroloji ölçüm istasyonlarını çoğalttıklarını, böylece daha erken ve isabetli tahminlerle, erken uyarılarla vatandaşları ikaz ederek, can ve mal kayıplarını önleyeceklerini dile getirdi. Geçen sene Giresunda yaşanan ikinci taşkını anımsatan Eroğlu, bu taşkından önce yaptıkları uyarının vatandaşlarca da dikkate alındığını ve can kaybı yaşanmadığını hatırlattı.
"Taşkınlardan korunmak için bazı büyük felaketleri önlemek mümkün değil ama vatandaşların, kamu kurumlarının tedbir almalarıyla bunu en aza indirmek mümkündür. Bunu yapmamız gerekir" diyen Eroğlu, taşkınları önlemede en verimli yöntemlerden birinin ağaçlandırma olduğunu söyledi. Eroğlu, "Ağaçların bulunduğu yerlerde yağan yağmurun akışa geçen kısmı düşük oluyor. İstanbul için bir hesaplama yapmıştım, ağaçlık yerlerde akış katsayısı yüzde 10 iken düz yerlerde 7 katına çıkıyor. Vatandaşlardan özellikle şunu istiyorum, Bakanlığımın başlattığı dünya çapında takdir toplayan ağaçlandırma çalışmasına destek versinler. Biz bu kapsamda 1,5 milyon hektar alanda çalışma yaptık. Eskiden fidanlar parayla satılırdı, şimdi belediyeler proje getirdiğinde ücretsiz fidan veriyoruz" dedi.
AA