22 / 11 / 2024
fuzul

Yabancılar Boğaz'da şirket üzerinden alım yapıyor

Yabancılar Boğaz'da şirket üzerinden alım yapıyor

İstanbul krizde bile turist patlaması yaşarken, turist gibi gelip gayrimenkul yatırımı için proje veya Boğaz'da semt semt gezen yabancıların sayısı da arttı




Tarabya ve İstinye başta olmak üzere Boğaz'daki mülklerle ilgili olarak yabancı müşterilere yaptıkları sunumların her ay arttığını söyleyen İca Gayrimenkul Yatırım'ın sahibi İclal Gürpınar, "Son aylarda e-maille veya telefonla bilgi alan, hatta İstanbul'a gelip alternatifleri tek tek gezen yabancılar oldu" diyor.

Küresel krizde ilk aylarda inşaatçıların satışları bıçak gibi kesilmişti, emlakçılar ayda 1 tane bile olsa ev satabilmek için çırpınıyordu. İnşaatçılar 'Kriz var' diye oturmayıp dönemin şartlarına uygun kampanyalar ve projeler geliştirip krizi fırsata dönüştürmeye başladı. Emlakçılar da ev sahiplerini kiralar ve satış fiyatlarını aşağı çekmeye ikna ettikleri oranda işlemler yapmaya başladı. Bu anlamda ikinci el ev fiyatlarında ortalama yüzde 20-30 gerileme yaşanırken, kiralarda da ciddi düşüşler oldu. Bu adımlar atılınca kiralama ve satış işlemlerinin sayısı arttı.

Semt semt geziyorlar
İca Gayrimenkul Yatırım'ın sahibi İclal Gürpınar, Türkiye ile ilgili olumlu raporlar hazırlanması ve ortaya çıkan fiyat avantajı sayesinde yabancıların ilgisinin de sıcak kaldığını söylüyor. İclal Gürpınar, "İstanbul yabancıların gözdesi olmaya devam ediyor. Yabancılar bilgi almak için, fiyat sormak için sürekli arıyor. Turist gibi gelip vaktinin yarısını semt semt gezmeye ayıran yabancılar var. Yurt dışından interneti sürekli takip ediyorlar, İstanbul'daki emlak piyasası hakkında bilgi alıyorlar ciddi takipçilik yapıyorlar" diyor. İnternet sitesindeki emlaklarla ilgili e-mail yoluyla bilgi alan ve İstanbul'a gelmek için randevulaşan yabancılar ve Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde yaşayan gurbetçiler olduğunu da belirten İclal Gürpınar, şöyle devam ediyor:

Tapulu mu, kirası ne kadar
"Boğaziçi sırtlarındaki semtler yabancıların ilgi alanında. Semt isimlerini bilenler var. İnternet sitelerinden fotoğraflara bakıyorlar. 'Paramızı Türkiye'de değerlendireceğiz, kiraya vermek üzere yatırım için ev arıyoruz' diyorlar. Fotoğrafını görüp beğendikleri mülkün tapusu olup olmadığını, kira getirisini soruyorlar. İlk sordukları tapulu olup olmadığı. Kurdukları şirketler üzerinden alım yapıyorlar, kredi kullanıyorlar. ABD, Almanya, İngiltere ve Avustralya'dan arayıp, e-mail atıp bilgi alanlar var. Türkiye'de yaşayan veya iş bağlantısı olan Araplar da çok aktif alıcı. Onlar burada şirket kurup bu şirketler üzerinden alım yapıyor. Arap müşterilerimiz var. Yabancılar müstakillerle çok ilgileniyor. Yapının mimarisi çok önemli. 'Beton yığını olmasın' diyorlar. Villa, müstakil ev, köşk, yol yalısı soruyorlar. Evin eski olması önemli değil, yenileme yapıyorlar."

Diziler gurbetçiyi etkiledi
İclal Gürpınar, tarihi eser niteliğindeki mülklere de ilgi olduğunu belirtip, "Onların değerinin daha altında olduğunu düşünüyorlar. Kandırılmadıklarını düşünüyorlar. İstinye'de birçok site var, 'Hayır istemiyoruz, eski de olsa müstakil olsun' diyorlar. İstanbul Boğazı'nda gerçek yalıların sayısı sınırlı. Aslında yanlış bir tabir olmasına rağmen biz emlakçılar 'yol yalı dairesi, müstakil yol yalısı' diyoruz. Bu gibi mülklere ilgi duyuyorlar" ifadelerini kullanıyor. Küresel krizde ilk aylarda yaşanan durgunluğa rağmen, yabancı ilgisinin giderek arttığını belirten İclal Gürpınar, Avrupa'daki çeşitli ülkelerde yaşayan gurbetçilerin de dizi filmlerde gördükleri semtlerden ev arayışı içine girdiğini kaydediyor.
 
Krizden önceki fiyatları öğrenip kıyaslama yapıyorlar
İCLAL Gürpınar, Türk televizyonlarında yayınlanan ve çok ilgi gören dizilerin İstanbul'u ve Boğaz'ın nadide semtlerini plato gibi kullanması sonrası gurbetçilerin İstanbul'a ilgisinin arttığını da söylüyor. Gürpınar, şöyle devam ediyor: "Türkler, dizilerin çekildiği semtlerdeki fiyatları soruyor. Yüksek meblağlı yerleri soranlar da var. Gurbetçilerin ve yabancıların en çok sorduğu sorularından biri de, 'Krizde önceki fiyatı neydi'... Krizden önceki fiyatına göre 'ucuz' veya 'pahalı' diye kıyaslama yapma şansı buluyorlar. Eski fiyatı 100 ise ve bugün 75'ten satılıyorsa, yani yüzde 25 düşüş varsa, ilgi duyuyorlar. 10-20 lira yetmiyor. Biz de daha önce verdiğimiz ilanları ve internetteki eski sayfaları gösterip fiyatlardaki düşüşü ispat ediyoruz. İlgileniyorlarsa detaylı bilgi ve evrakları istiyorlar."
 
Arapların ilgisi giderek artıyor
İSTANBUL'a ilgileri bilinen Arapların son yıllarda özellikle Arap televizyonlarında izlenme rekoru kıran Türk dizileri sayesinde Boğaz'a hayranlıkları arttı. Türkiye'de iş yapan Arap şiretleri veya Türkiye'de çalışan Arap sayısındaki artış dikkat çekiyor. Körfez ülkeleri olarak tabir edilen Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Kuveyt, Bayreyn gibi ülkelerin yanı sıra, Suudi Arabistan ve Suriye gibi ülkelerden Boğaza ilgi var. Küresel krizden önce Batı'ya giden Arap fonları ve Arap sermayesi küresel kriz sonrası Türkiye'ye daha fazla ilgi duymaya başladı.
Tarabya yine gözdeleri
Geçmişte yatırımlarını ABD'ye, İngiltere'ye yönlendiren Araplar, geçmişte özellikle Tarabya bölgesine ilgi gösteriyordu. Son dönemde Boğaz'ın çok farklı semtleri gündeme alındı; fakat Tarabya yine ilk sıradaki yerini koruyor. Araplar kurumsal emlakçılarla çalışmayı tercih ederken, fiyat aralığından ziyade konutlarda depreme dayanıklılık, inşaat kalitesine bakıyor. Tarabya'nın ardından Bebek, Emirgan ve İstinye gibi bölgelere ilgi duyuyorlar. Bebek'i bölge olarak sevmelerine rağmen, çok gösterişli binalar olmadığı, bitişik nizam olduğu için az tercih ediliyor. Türkiye'de kurdukları şirketler üzerinden alım yapan Araplar 'saray yavrusu' diye tabir edilen müstakil mülklere de ilgi duyuyor.

Saray yavrusu da olsa etrafta gecekondu varsa Arapların ilgisini çekmiyor
İCA  Gayrimenkul Yatırım'dan İclal Gürpınar, Arap müşterilerin teknik detaylara da dikkat ettiğini, evleri gezerken yanlarında teknik elemanlar da bulundurduğunu ifade ediyor. İclal Gürpınar, "Görmek istedikleri evlerin bilgisini alıyor, kendi teknik elemanlarına kontrol ettiriyorlar. Güvenli binalara, kaliteye ve akıllı sistem dediğimiz özelliklere bakıyorlar. Yapıdaki dünya markalarını kullanıyorlar. Bizim yıllardır yapmadığımız şey, onların güvenini kazanamak. Güvenlerini kazanmak için daha çok çalışmalıyız. Bunu yaparsak daha fazla alım yapacaklarına inanıyorum" diyor.
Arapların piyasanın durumunu da yakından izlediğini bildiren İclal Gürpınar, herhangi bir mülkü gösterdiğinde 'piyasadan yüksek', 'neden piyasadan düşük' gibi yorumlar aldığını ekliyor. Gürpınar şunları kaydediyor: "Çok fazla bölge ayrımı yapıyorlar. Bizim orta kesimin yaşadığı bölgelerle hiç ilgilenmiyorlar. Etrafta gecekondu olmasından hoşlanmıyorlar. Adeta saray yavrusu dediğimiz bir bina olsa bile etrafında gecekondu var diye 'Bize hitap etmyor' diyorlar. Küçümseme değil de 'Bizim işimize yaramaz' diye tavır alıyorlar. Veya 'Bu gecekondular burada daha ne kadar kalır' diyorlar. Bölgede dönüşüm olmayacaksa vazgeçiyorlar. Çok sevdikleri Tarabya'dan, bu yüzden vazgeçebiliyorlar. Sahile yakın olması ilgilerini çekiyor. Eskiden etrafta gecekondu olsa, bina masraf istese bile 'Deniz göreyim yeter' derlerdi. Şimdi denizi önemsiyorlar fakat etrafa da dikkat ediyorlar."

Körfez'in zenginleri için varsa yoksa Avrupa yakası
KÖRFEZ ülkeleri olarak ifade edilen Arap Emirlikleri, Katar, Kuveyt ve Bahreyn ile Suudi Arabistanlı zenginler, İstanbul Boğazı'nın özellikle Avrupa yakasını tercih ediyor. Kiralama veya şirketler üzerinden alım yaparken, Anadolu yakasına daha fazla ilgi gösteriyorlar. İclal Gürpınar, "Yıllardır çalıştığım Araplar var. Rezidans tarzı veya konak tarzı bina seviyorlar. Anadolu yakası fazla ilgilerini çekmiyor. Anadolu Hisarı'nda veya Kanlıca'da bile yer görtermek istesek, ilgilenmiyorlar" diyor. Avrupa yakasında, Boğaz'daki semtlerde inşaatçıların son yıllarda peşpeşe süper lüks siteler kurduğunu hatırlatan İclal Gürpınar şöyle devam ediyor: "İstinye, Tarabya başta olmak üzere Sarıyer'de son aylarda yine, yeni binalarda birinci el lüks konut fiyatlarında artış trendi var. Fiyatlar geçen yılın üzerine çıkmaya başladı. İstinyePark bölgeye çok değer kattı. Fakat benzer sitelerde aşırı lüks malzeme kullanılması yüzünden konut fiyatları artmaya devam ediyor. Lüks projelerde bahçe dubleksleri 1.5 milyon dolar civarında. Tarabya ve İstinye'de geçen senenin fiyatı yok. Düşeceğine artıyor. İnşaatçılar her yıl 'daha lüks' 'daha lüks' diyor. Herkes, bir öncekinin daha lüksünü yapma peşinde. İnşaat kalitesi yükseldikçe bugün bakıyoruz, 1.5 milyon doların altında bahçe dubleksi kalmadı gibi. Ultra lüks siteler, gecekonduların yerine kuruluyor. İlk haline bakıyorsunuz, buraya nasıl bir site yapacaklar diye şüpheyle baktığınız bir yerden müthiş bir proje ortaya çıkıyor. Lüks sitelerde 700-800 bin doların altında daire bulunmaz oldu. Deniz de görmüyorlar."
Ali Öztürk/Hürriyet Seri İlanlar

Geri Dön