19 / 11 / 2024

Yangından dolayı açılan davalarda itfaiyenin raporu önem taşır!

Yangından dolayı açılan davalarda itfaiyenin raporu önem taşır!

Bir yangın durumunda olaya müdahale eden itfaiye bir yangın raporu düzenler. Bu raporda yangının başlangıç saati, sönme saati, müdahale saati gibi bilgiler ile yangının çıkış nedeni de yer alır




2006 yılında binamızın çatısında başlayan yangın itfaiyenin geç gelmesi sonucu büyüdü, komşuları da etkiledi onları da yaktı. Şimdi itfaiye raporunda "Yangına neden olacak hiçbir bulguya rastlanmamıştır, muhtemelen elektrik kontağından çıkmıştır" deniliyor. Bu durumda komşuların bize dava açma hakkı var mı • Ş.D.

Bir yangın durumunda olaya müdahale eden itfaiye bir yangın raporu düzenler. Bu raporda yangının başlangıç saati, sönme saati, müdahale saati gibi bilgiler ile yangının çıkış nedeni de yer alır. Bazı yangınlarda yangının çıkış nedenini bulmak kolaydır, soba devrilmesi, kaynak yaparken alevlerin sıçraması gibi. Ancak pek çoğunda da gerçek neden bulunamaz. Çünkü hasar ağırdır, veriler kaybolmuştur. İşte bu hallerde neredeyse 'sebebi belli değil' anlamı taşıyacak bir cümle kullanılır, 'elektrik kontağından çıktığı sanılan' denilir. Bu sanının nereden geldiğini de pek bilemezsiniz. Sizinkinde de böyle bir şey var.

Ancak bu cümle sizin için bir de sorumluluk getirir. Zira kusuru ile başkasına zarar veren kimse bunu tazmin etmelidir. Eh siz de elektrik sistemini bakımsız bırakır veya prizde elektrikli alet unutur da elektrik kontağına neden olursanız bunu ödemek zorunda kalırsınız. Aslında elektrik kontağından yangın çıkması da zordur. Zira kontak demek ani bir çekiş demektir ve bu hal anında sigortaların atması dolayısı ile yangının önlenmesi demektir. Ama mademki bir kusurlu aranacak o halde bu kusurlu evin sahibidir. Siz böyle bir davaya muhatap olursanız öncelikle zamanaşımı definde (itirazında) bulunabilirsiniz. Zira 2006'dan bu yana altı sene geçmiş, artık bu konuda talepte bulunulamaz. Şayet davaya bakılacak olunsaydı bu halde de kusurunuzun bulunmadığını ileri sürecektiniz. (Az sayıda da olsa bazı meslektaşlar bu olayda kusura bakılmayacağı görüşündedir, ancak kusursuz sorumluluk olmaz. Kusursuz sorumluluk iki halde kanunlarımızda düzenlenmiştir ama o iki hususa bu olay girmez.) Yani şimdilik müsterih olun derim.

İntifa hakkı sahibi kim
Ben yurtdışında çalışan biriyim, Türkiye'de bir tarla aldım ancak abim biraz mal düşkünü. Benim üzerime aldık ama abim intifa hakkı koydurdu, şimdi ben bu yeri satmak istiyorum satabilir miyim • S.Y.

Bir gayrimenkulun intifa hakkı birinde mülkiyeti bir başkasında olabilir. İntifa hakkı üzerine tescil edilen kişi intifa hakkı sahibi, malik olan kişi ise kuru mülkiyet sahibi olarak adlandırılır. Bu açıklamadan sonra okuyucumun sorusuna geleceğim ama bu olayda kim intifa hakkı sahibi kim kuru mülkiyet sahibi anlaşılamıyor. Yine de ben şöyle bir açıklama yapayım. Bir gayrimenkulün intifa hakkına sahip olan kimse intifa hakkını da gayrimenkulün mülkiyetini de satamaz. Şayet tapuda intifa hakkı kurulurken bir süre tayin edilmemişse intifa hakkı sahibi bu gayrimenkulden yararlanmayı ölene kadar sürdürür. Yani okuyucum, anlattığı olayda intifa hakkı sahibi ise gayrimenkulü satamayacak. Ancak kuru mülkiyet sahibi dolan kişi gayrimenkulün kuru mülkiyetini satabilir. Tabii burada sorulması gereken bir soru, üzerinde intifa hakkı bulunan bir yeri alan çıkar mı Çünkü satın alan da gayrimenkulün üzerindeki intifa hakkı saklı kalmak kaydı ile alacaktır. Satın alan da tam malik olmak için intifa hakkı sahibinin ölümünü bekleyecektir. Böyle bir sınırlama içinde hiç kimse para vermez. Şayet okuyucum kuru mülkiyet sahibi ise evet gayrimenkulü kuru mülkiyet olarak satabilir ama alıcı çıkarsa. Bu durumda bir çözüm daha var, şayet abisi ile anlaşabiliyor ise ve intifa hakkı sahibi intifa hakkının kaldırılmasına rıza gösteriyor ise bu halde bulunacak müşteriye gayrimenkulü tam malik olarak satmak mümkün olur.

Tamer Heper/Posta


Geri Dön