Yaşadığımız evde ne kadar güvendeyiz? Nasıl anlarız?
İzmir depreminin ardından yine akıllarda aynı soru geldi. ''Ne kadar güvendeyiz?'' Bunu öğrenmenin iki farklı yöntemi bulunuyor. Meslek odalarına bağlı mühendislik firmaları ya da Riskli Bina Tespit Büroları. İşte tüm merak edilenler...
İzmir’de geçtiğimiz gün yaşanan meydana gelen depremin ardından bir süredir gündemimizden düşen “Ne kadar güvendeyiz?” sorusu yeniden akıllara geldi. Hürriyet'ten Gizem Coşkunarda'nın haberine göre; bu güven sözcüğünün altında onlarca soru işareti var ancak şu an için en yakıcı sorun hasarlı binalar. İzmir’de yıkılan Doğanlar Apartmanı’nın eski yöneticisi Mine Serin’in binaya daha önce çürük raporu verildiğini açıklamasıysa şehirlerde yaşayanları iyice tedirgin etti. Peki evimizin güvenli olup olmadığını nasıl anlarız; depreme dayanıklı binalarda kullanılan yeni teknolojiler neler? İşte uzmanlardan deprem tedbirleri...
‘ŞİLİ’DE DEPREM PERDESİ ŞARTI MAL VE CAN KAYIPLARINI CİDDİ ORANDA AZALTTI’
İnşaat mühendisi Dr. A. Hamit Ülker
1- Binanın yıkılması hangi teknolojilerle engellenir?
Tüm yeni yapıların 18 Mart 2018 ve 30364 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Bina Deprem Yönetmenliği’ne uygun olarak projelendirilmesi birinci önceliktir. İzmir’de yıkılan ve ağır hasar gören binalar, yıkım yaratması düşünülen deprem etkisinin (0.40g) sekizde biri kadar etkiyle yıkıldı ya da ağır hasar gördü. Türkiye gibi deprem ülkelerinde projelendirme sırasında deprem yönetmenliğine ilave olarak ‘deprem perdesi’ konulma şartı ilave edilmelidir. Şili’de bu sayede hasarlar önemli ölçüde azaltıldı. Deprem yıkımını engelleyen diğer önemli husus, ‘deprem izolatörü’ kullanılmasıdır.
2- İzolatör nedir? Ne işe yarar?
Türkiye’de yeni yapılan tüm şehir hastanelerinde kullanılıyor. Bu izolatörler deprem yönetmenliğine uygun yapılmış binalarda 40-50 santimetre yanal hareket yaparak binaya gelen deprem etkisini yüzde 50-60 oranında azaltır.
3- Bitmiş yapılara izolatör eklenmesi mümkün mü?
Yaşadığımız evde ne kadar güvendeyiz ve bunu nasıl ölçeriz
Bazı özel şartların sağlanması halinde bodrum katta kolonlar kesilip temelle kolon arasına izolatör konulabilir.
4- İzolatör maliyeti nedir? İnşaatta kullanmak bir evin masrafını ne kadar arttırıyor?
Eskiden çok pahalıydı... Şimdilerde izolatör cinsine göre yapı maliyetinin yüzde 4’ü kadar ilave bir bedelle tüm yapılara uygulanabiliyor. İzolatörün tanesi bina ve zemin özelliğine göre 1500-3000 Euro (15-30 bin lira) arasında.
5- Zemin kattaki dükkânı genişletmek için taşıyıcı kolonlar kesildiyse kime şikâyet edilmeli?
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün çağrı merkezi ALO 181’e şikâyette bulunulabilir.
6- Bina çürük çıkarsa devlet yardım yapıyor mu?
Binaya çürük raporu verilirse devlet ev sahiplerine Kentsel Dönüşüm Kanunu kapsamında kira yardımı yapıyor. Kiracılaraysa taşınma yardımı veriliyor. Bu da iki aylık kira bedeli kadar.
Yaşadığımız evde ne kadar güvendeyiz ve bunu nasıl ölçeriz
Dev izolatörler viyadüklerin ayaklarına da yerleştiriliyor. Böylece depremlerin yıkıcı gücü belirli bir oranda azaltılıyor.
APARTMANDA GÜVENLİK ANALİZİ İÇİN BİR KAT SAHİBİNİN BAŞVURUSU YETERLİDİR
İstanbul İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Nusret Suna
1- Binaları kontrol ettirmenin yöntemleri neler?
İki yöntem var. Binaların deprem güvenliği kontrolünü inşaat mühendisleri yapar. Vatandaş inşaat mühendisliği bürolarına müracaat etmeli. Ama başvurmadan önce bu firmaları araştırmalı, meslek odalarına kayıtlı olup olmadıklarına, serbest çalışma belgelerinin güncel olup olmadığına bakmalılar. Binadan karot numuneleri alınır, zemin değerlendirme raporları hazırlanır, binanın rölevesi çıkarılıp ‘performans analizi’ dediğimiz binanın deprem güvenlik hesapları yapılır. Sonuçta da ‘şu kadar şiddetteki depreme güvenli’, ‘güçlendirmeye ihtiyacı var’ ya da ‘yıkılması gerekir’ diye vatandaşa bilgi verilir.
İkinci yöntem, Kentsel Dönüşüm Yasası’na bağlı olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Riskli Bina Tespit Büroları’na başvurmak... Bu bürolara müracaat edildiğinde sonuçlar direkt Çevre ve Şehircilik il müdürlükleri, belediye ve tapu daireleri gibi ilgili kurumlara bildirilir. Bu yöntemde direkt kentsel dönüşüm işlemleri başlar.
2- Bu işlemlerin bir sakıncası mı var?
Kentsel dönüşümdeki rant sebebiyle sonuç genelde riskli çıkıyor. Güçlendirerek oturulabilir mi, risk ne kadar? Bunlar irdelenirse hiçbir itirazımız yok. Vatandaşa riske göre seçenek sunulması lazım. İstanbul’da ne kadar mülk sahibi varsa binasını kontrol ettirmeli ancak vatandaşa söz hakkı, tartışma fırsatı verilmeli. Direkt yıkım kararı verince vatandaş binasını analiz ettirmeye çekiniyor.
3- Tek başıma başvurabilir miyim?
Riskli Bina Tespit Büroları’na tek bir kat sahibinin başvurması, çıkacak yıkım kararı ve devamında kentsel dönüşüm için yetiyor. Firmalara da tek başına başvuru yapılabilir ama ücreti de tek başına ödemesi gerekir. Sonrasında çıkacak sonuca bağlı masrafları bölüşmek adına tüm kat sahipleri bir araya gelerek ortak karar vermeli. Eğer gözle görülür bir hasar varsa muhakkak analiz ettirilmeli.
4- Kiracıysam neler yapabilirim?
Hem analiz hem de devamında çıkabilecek yıkım ya da güçlendirme masraflarından mülk sahibi sorumlu. Kiracı evi tutmadan önce ya da içindeyken bunu mülk sahibinden talep edebilir ancak karar mal sahiplerindedir.
5- Yeni bir eve taşınacaksam binanın güvenilirliğini nasıl anlarım?
Alınacak mülkün belediyedeki kayıtlarına bakılacak. İskânı varsa inşaatın ruhsatı da vardır. Tapuda kayıtları var mı yok mu? Projeyi belediyeden isteyip bir inşaat mühendisine incelettirmeli ve binayı çıplak gözle de kontrol etmesi istenmeli. Bugüne kadar hep fayansına, musluğuna baktık, bundan sonra binanın taşıyıcı sistemine müdahale edilip edilmediğine bakmak lazım.
6- Her depremden sonra bina kontrol ettirilmeli mi?
Her depremden sonra karot aldırılarak kontrol yaptırılmaz. Yakın merkezli deprem sonrası mutlaka gözle bina tetkik edilmeli. Kirişler ve kolonların birleştiği noktalarda çapraz çatlaklar varsa muhakkak bir mühendise danışmalı. İstanbul’da bodrum ve zemin katlarda korozyon meydana gelir, kolonların köşelerinde çatlaklar oluşur. Onlar deprem çatlağı değil, korozyon çatlağıdır.
7- Kat malikleri anlaşmazlığa düşerse ne olur?
Riskli Bina Tespit Büroları’na başvuru yapıldıysa ve bina için çürük raporu çıktıysa kat maliklerinin ‘Binayı yıktırmam’ deme şansı yok. Anlaşmak zorundalar. Anlaşma sağlanamazsa yıkım kararı tebliğ edildikten sonra 6 ay süre veriliyor. Süre sonunda belediye elektrik, su ve doğalgazı kesiyor. Ardından devlet binayı yıkıyor ve yıkım ücretini de kat maliklerinden tahsil ediyor.
Deprem için tek önlem: Doğru yapılar yapmak!
Risk tespiti için ev sahibinin başvurması gerekiyor!