Yeni yasalar ile kentsel dönüşüm hızlandırılacak!
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Taksim 360 yenileme projesi ile restorasyonu tamamlanarak yenilenen tarihi “Emek Sineması”nda incelemelerde bulundu ve kentsel dönüşüm süreçleri hakkında açıklamalarda bulundu.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, deprem kuşağı altında bulunan Türkiye’de depreme hazır olunması gerektiğini söyleyip, kentsel dönüşümün, belediyeler, vatandaş ve müteahhitler yüzünden içinden çıkılmaz hale gelmesinden yakındı.
Türkiye’de kamu kaynağı kullanılmadan ilk defa kamu- özel sektör ortaklığında hayata geçirilen ve toplam 300 milyon dolara malolacak Taksim 360 yenileme projesi ile restorasyonu tamamlanarak yenilenen tarihi “Emek Sineması”nda incelemelerde bulunan Bakan Özhaseki, müteahhit firmanın bu projede zarar ettiğini öne sürüp, “Ortaya çıkan eserin gururu ve onuru kendilerine yeter” dedi. Türkiye’de kentsel dönüşümün gerekliliğine dikkat çeken Özhaseki, dönüşüm sürecinde belediyeleri, vatandaş ve müteahhitleri üstü kapalı olarak rant peşinde koşmakla eleştirdi.
BELEDİYELERİ ELEŞTİRDİ
Özhaseki, “Belediye başkanı arkadaşlarımız, ‘Bu kötü yapıları yıkalım. Yoğunluk neyse 2 misli artıralım. 2 ise 4, 4 ise 8 yapalım. Hem müteahhit hem de vatandaşla beraber çözüm olur, böylelikle biz de aradan sıyrılmış oluruz’ diyorlar. Hatta biraz da üstüne ne alabilirsek kar diye bakıyorlar. Vatandaş, ‘Evimi vereyim iyisini ve üstüne ne alabilirim diye bakıyor. Müteahhit ‘Daha çok nasıl kazanabilirim’ diye bakıyor. Böyle olunca içinden daha çıkılmaz hale geliyor. Çok çirkin bir kentsel dönüşüm ortamı doğuyor. İstanbul’da bu yanlışlıklar yapılıyor” diyerek, Beyoğlu’ndaki yerinde dönüşüm projesi için Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ve yapımcı kuruluşa teşekkür etti.
RUHSAT VE PROJE 9 YIL SÜRDÜ
2004’te dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla başlanıp, ruhsat ve proje süreci 9 yıl sürdükten sonra 1.5 yıl önce inşaatına başlanan Taksim 360 Projesi’nde tarihi binalar dış cepheleri korunarak içten birleştirildi. Projenin maketini inceleyip, inşaat alanını gezen Özhaseki, şunları söyledi: “Yeni yasa hazırlıklarını yapıyoruz. Kentsel dönüşümü hızlandıracak ve çözüm getirecek. Gelecek yıl İstanbul ve Anadolu’da bu işlere başlayacağız. Bu bir gereklilik. Bir taraftan yenilenme, bir taraftan depreme hazırlık. Topraklarımızın yüzde 40’ı deprem bölgesinde. İstanbul da bunlardan biri. Bana düşen tarih ve şiddetini tartışmak değil, İstanbul’u depreme hazırlamak. İnşallah olmaz ya da şiddeti düşük olur. Ama en yakında ve en üst derece olacak gibi hazırlıklı olmalıyız.”
Hürriyet
Haber Milliyet'te şöyle yer aldı
Özhaseki daha sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, doğru düşünülmüş önemli bir proje olduğunu söyledi.
Türkiye'de kentsel dönüşümün birçok alanda yapıldığını dile getiren Özhaseki, bunun gereklilik olduğunu ifade etti.
Özhaseki, bir yeri yıkmanın çok kolay olduğunu anlatarak, "Ancak yaptıktan sonra ortaya çıkan halihazırda devam eden süreci temizlemek çok zor. Birçok yerde belediye başkanı arkadaşlarımız şöyle bir kolaycılık seçiyorlar, 'bu kötü yapıları yıkalım. Yoğunluğu artıralım. Sorunları çözmüş oluruz. Böylece de biz de aradan sıyrılmış oluruz.' Vatandaş evini verirken, 'üstüne daha iyi ne alabilirim?' diye bakıyor. Böylelikle iş içinde çıkılmaz hale geliyor. Böylece çok çirkin bir kentsel dönüşüm ortamı doğuyor." diye konuştu.
Tüm bu yanlışlıkların dışında, güzel projelerle iftihar ettiklerini aktaran Özhaseki, şöyle devam etti:
"Burada, yerinde, aslına uygun, vatandaş başka yere taşınmadan, tek tek hepsinin rızası alınarak dönüşüm yapılıyor. İnşallah bundan sonra İstanbul'da doğru dönüşümler devam eder. Zaten yeni yasanın hazırlıklarını yapıyoruz. Bu yasa bir taraftan kentsel dönüşümü hızlandırırken, bir taraftan sıkıntıları yok eden çözüm getiriyor. Ayrıca önümüzdeki dönemde gerek İstanbul gerekse Anadolu'da bu işlere başlayacağız. Bu bir gereklilik, zorunluluk. Bu yaptıklarımız hem yenileme hem de depreme hazırlık."
İstanbul'da deprem tartışmaları
Bakan Özhaseki, bir deprem uzmanının İstanbul için deprem tarihi verdiği hatırlatılıp, görüşlerinin sorulması üzerine, şu cevabı verdi:
"Hocalarımızın görüşlerine saygılıyım. Ben bu konuda uzman değilim. Hocalarımızla yıl konusunda da tartışacak değilim. Şimdiye kadar bu hocalarımızın görüşlerini toplayıp, bazılarıyla da bizzat telefonda görüşerek ortalama onların söylediklerini ifade etmeye çalıştım. bugün Ahmet Ercan hocamız herhalde '2039-2040' demiş. İnşallah 2050-2060 ya da hiç olmaz. Allah'tan dileğimiz bu. Yalnız şunu da bilelim, şunlar kesin, ülke olarak deprem bölgesiyiz. Topraklarımızın yüzde 42'si deprem bölgesinde. İstanbul da riskli bölgelerden birisi. Marmara'da bir fay var. Bunun şu ya da bu tarihte olacağı hocalarımızın tahmini. Bunların tartışması olmaz. Tarih farklı olabilir ancak kesin olan bu çevrede bir deprem olacağı. Bunun '6,5 mu 7,5 mu?' olacağı tartışması da gereksiz. Kesin olan bu bölgede ciddi bir deprem olacak. Şiddeti, küsuratını da tartışmak çok anlamsız. Hocalarımızın ilmine saygı duyuyorum. Yalnızca onların söylediklerini iletiyorum. Asla onlarla bu konuda tartışma niyetim yok."
Görevlerinin İstanbul'u depreme hazırlamak olduğunu vurgulayan Özhaseki, bu kapsamda sağlıksız, riskli yapıları, çöküntü alanlarını bir an önce yok etmek gerektiğini dile getirdi.
Özhaseki, bir süre önce Çanakkale ve adıyaman çevresinde küçük şiddetli depremler olduğunu anımsattı.
Buna rağmen yüzlerce evin yıkıldığının altını çizen Özhaseki, "Depreme hazır ülkelerde 5 civarında deprem olduğu zaman adı bile anılmıyor. Ama bizde evler yıkılıyor. Demek ki elimizdeki yapı stoğu biraz sıkıntılı. İşte bunu bilerek hareket etmek, depreme hazırlık yapmak bize düşüyor. İnşallah yüzlerce yıl hiç deprem olmaz. Şiddeti de sıfırlarda, birlerde olur. Ama en yakında ve en üst şiddette olacak gibi hazırlık yapmak da benim işim ve onun için çalışıyoruz." şeklinde konuştu.
Bakan Özhaseki, ardından Tarlabaşı kentsel dönüşüm alanında inceleme yaptı.
"Belediyelerimiz tarihi yerlere sahip çıkıyor"
Daha sonra yeniden yapılan tarihi Emek Sinemasını ziyaret eden Özhaseki, tarihi yerlerin yeniden yapımının önemine değindi.
Bu konuda bütün belediyelerde bilinç oluştuğunu anlatan Özhaseki, şunları kaydetti:
"Eskiden tarihi yerleri bilinçsizce yıkan belediyeler artık bunlara sahip çıkıyorlar. Ancak tam anlaşılamadığı için şöyle bir sıkıntı var, biraz acemice davranıyoruz. Bazen de iş yapmak isteyen insanlara, 'tarihi mirası koruma' adına itirazlar ediyoruz. İş yapmak isteyen insanların şevkini kırıyoruz. Artık belediye başkanlarımızın çoğu bu tarihi, kültürel mirası korumaya çalışıyorlar. 'Nasıl yardımcı olabilir?' diye düşüneceğimiz yerde ideolojik takıntıyla bağırmaya başlıyoruz. İş içinde çıkılmaz bir hal alıyor. Ancak gidişat çok sevindirici. Belediye başkanımız burada çok emek vermiş. Kolaycılığa kaçıp, seçim döneminde alelacele yapıp, çirkinleştirmemiş. Mükemmel şekilde ortaya çıkmış. Ayrıca bu tür işlerden müteahhitler çoğunlukla zarar eder. Maddi gelir elde edemezler. Ancak bunun gururun her zaman taşıyorlar. Bu yeterli."
Miliyet