2. İnşaat Ekonomisi Zirvesi düzenlendi!
GYODER iş birliğiyle Boğaziçi Üniversitesi Finans Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin düzenlediği 2. İnşaat Ekonomisi Zirvesi Boğaziçi Üniversitesi’nde gerçekleştirildi. İnşaat sektörü geçmişi, bugünü ve geleceğiyle kapsamlı bir şekilde irdelendi.
“Kazançlı Yapılar İnşa Etme Sanatı” temasıyla ekonomimizin en büyük dinamiklerinden inşaat sektörü, 2. İnşaat Ekonomisi Zirvesi'nde konuşuldu. Zirve Prof.Dr. Gürsel Öngören’in moderatörlüğünde düzenlendi.
‘’Daha Etkili Sonuçlar İçin Dönüşüm Nasıl Olmalı?’’ başlıklı panelde kentsel dönüşümün ülkemizde iyi yönetilmediği konusunda uzlaşan katılımcılar global standartlarda, başarılı kentsel dönüşüm için görüşlerini paylaştılar.
‘’Türkiye’deki kentsel dönüşümlerde kaybeden kentler oldu’’
Türkiye'de kamu ve özel sektörde kentsel dönüşüm konularında hizmet veren şehir plancısı Faruk Göksu Türkiye’de 1960'lı yıllardan bugüne kadar 3 defa kentsel dönüşüm yapıldığını söyledi. Bu süreçlerin sonunda kamusal alanların önemli bir kısmının yok olduğunu ve kentlerin dönüşüm sürecinden kazançlı çıkamadığını ifade etti.
Apartmanlaşma, gecekondulaşma ve toplu konut yapılarını tarihleriyle aktaran Göksu, kentsel dönüşümün ancak kamusal alan yaratmakla mümkün olacağını vurguladı.
Faruk Göksu, ‘’ Bizim çok acil olarak en az 2 Şişli, 2 Bağcılar, 3 Güngören büyüklüğünde 2 bin hektar açık alan yaratmamız gerekiyor. İstanbul’un kentsel dönüşüm anayasası açık alan yaratmak olmalı. Projelerinde açık alan yaratmayanlara imar hakkı verilmemeli’’ diye konuştu.
Omurga Yapı Emlak Yatırımları Direktörü İlhami Akkum İstanbul Fikirtepe’de yapılan kentsel dönüşümden sonra mal sahiplerinin çoğunun orada yaşamak istemediğini ifade etti. Bu sürecin uzlaşma süreci olduğunu söyleyen Akkum, mevcut kentsel dönüşüm örneklerine bakıldığında kamunun ortaya çıkan artı değerden adil pay alamadığına dikkat çekti.
‘’İnşaat sektörünün finansmanı yok, emeklilik tasarruf havuzu kullanılmalı’’
Türkiye’nin orta gelir tuzağını teknoloji ve inşaat sektöründe doğru adımlarla aşabileceğini belirten Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Vedat Akgiray, Türkiye’nin know-how açısından en iyi olduğu alanların teknoloji ve inşaat olduğunu ifade etti.
Panele katılan Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Yüksek Danışma Kurulu Başkan Vekili Mithat Yenigün, Türkiye’deki konutların sadece yüzde 17'sinin kurumsal müteahhitlik firmalarınca yapıldığını söyledi. ‘’Ülkemizde adına kart bastırıp müteahhidim diye kendini tanıtan 330 bin insan var. Maalesef üretilen işleri kalitesi çok kötü. Oysa bizim işimizde beton çok önemlidir, betona çocuğunuz gibi bakmalısınız’’ diye konuştu.
Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği Başkanı Ferdi Erdoğan ise inşaat sektöründe ciro endeksi sonuçlarının olumlu olmasına rağmen tahsilat hızı endeksinde sorunlar olduğunu ifade etti. Ekonomik anlamda Türkiye için endişelendiğini söyledi.
RE-PIE Gayrimenkul Portföy Yönetimi Başkanı Emre Çamlıbel ise emeklilik güvencesi için konut alımını özendiren sistemin artık tıkandığını ve sistemin kendini yeniletmesi halinde 2018'de konut sektörünün tehlikeye girebileceğini söyledi.