15 / 11 / 2024

5 soruda ekolojik koridor projesi!

5 soruda ekolojik koridor projesi!

Ekolojik koridorlar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından geliştirilen projeyle Türkiye'nin biyolojik çeşitliliği, fauna ve florası gibi doğal habitatları koruma altına alıyor.




Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca Türkiye'nin doğal çevre ve habitatlarını korumak amacıyla geliştirilen Ekolojik Koridorlar Projesinde, farklı türlerin yaşam alanlarının sürdürülebilirliği, birbirine yakın coğrafi bölgelerdeki habitatlar arasında bağlantının kurulması ve biyolojik çeşitliliğin devamlılığıyla yerli türlerin göç ve yayılmasına katkıda bulunulması hedefleniyor.

TOKİ Dergi'de yer alan habere göre; Ekolojik koridorlar doğal ve yapay olmak üzere ikiye ayrılıyor. Doğal ekolojik koridorlar akarsu yatakları, çalı ve ağaç çitleri, ormanlar, maki toplulukları, doğal koruluklar, dağ sıraları, doğal vadiler ile tozlaşmaya, biyolojik çeşitliliğe, ekosistem hizmetlerine, mikroklimaya ve hava akımlarına katkı sağlayan step ve yeşil alanları kapsıyor. Bakanlık tarafından oluşturulacak yapay ekolojik koridorlar ise doğal sit alanı, özel çevre koruma bölgeleri (ÖÇKB), milli park, tabiat parkı, tabiatı koruma alam, yaban hayatı geliştirme sahası, sulak alan, tabiat anıtı gibi koruma statüsüne sahip alanların birleştirileceği bölgeleri içeriyor.

22 İLDE EKOLOJİK KORİDOR OLUŞTURULACAK

Ekolojik Koridorlar Projesi için Orta Karadeniz ve Orta Anadolu'da 22 pilot şehir seçildiğini açıklayan Çevre ve Şehircilik Bakam Murat Kurum, bu illerin Samsun, Sinop, Kastamonu, Karabük, Çorum, Kırıkkale, Çankırı, Ankara, Eskişehir, Kütahya, Afyonkarahisar, Bilecik, Isparta, Bolu, Konya, Aksaray, Niğde, Kırşehir, Nevşehir, Kayseri, Yozgat ve Sivas olduğunu aktardı. Projenin bilimsel bir bakış açısıyla akademisyenler ve Bakanlığın ilgili uzmanları tarafından yürütüleceğini belirten Bakan Kurum, şunları söyledi:

"EKOLOJİK KORİDORLARI ÜLKE GENELİNE YAYMAYI HEDEFLİYORUZ"

"Ekosisteme destek verecek, küresel iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin en aza indirilmesine katkı sağlayacak ekolojik koridorları ülke geneline yaymayı hedefliyoruz. Ekolojik sürekliliği, ekosistem bütünlüğünü ve biyolojik çeşitliliği koruyarak, korunan alanlar arasındaki bağlantıyı sağlayan ekolojik koridorlar belirlenecek. Alt ekosistemler arasında sürdürülebilir, sağlıklı bağlantılar oluşturulacak. Ekolojik koridor oluşturma çalışmaları, Bakanlığın korunan alanların artırılması hedefine de büyük oranda katkı sağlayacak.”

Kurum, korunan alanların yakın çevresiyle etkileşimi, habitat ve ekosistem bütünlüğü, türlerin göç durumları, yaşam alanları, dağılım kapasitesi ve yaşam stratejilerine göre koridorların belirleneceğini ve tescil süreçlerinin de bu kapsamda tamamlanacağım belirtti.

Belirlenen bölgelerde oluşturulacak ekolojik koridorların bir ayağının millet bahçeleri olacağına işaret eden Kurum, "Ankara'da Eymir Gölü Havzası ile İmrahor Vadisi arasında, İstanbul'da ise Beykoz Ormanları ile Beykoz'un kuzey kesimi arasında ekolojik olarak birbiriyle bağlantılı alanlar belirlenecek. Söz konusu alanlar belirlendikten sonra bu alanların korunarak gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak için tescil ve ilan çalışmaları yürütülecek” dedi.

ANKARA GÜNEY EKOLOJİK KORİDORU

Kanal Ankara, Eymir Gölü, Gölbaşı Millet Bahçesi, Mogan Gölü ve Gölbaşı Arboretum alanını kapsayan yeşil aks üzerinde kurulacak  Ankara  Güney Ekolojik Koridoru, beş bölümden oluşacak. Koridorun 3'üncü bölümündeki Mogan Gölünün doğusunda 2,5 kilometrelik, batısında ise 2 kilometrelik alanda kıyı düzenlemesi uygulama projeleri tamamlandı.

Aşağı İmrahor, Orta İmrahor, Yukarı İmrahor, Yakupabdal, Yeşilkent, Karataş ve Boztepe Mahalleleri sınırlarından geçen ve yaklaşık 3 milyon metrekarelik alanı kaplayan Kanal Ankara Projesi, yedi etaptan oluşuyor. Yeşil ve sosyal alanlarıyla ön plana çıkan proje; su sporları, doğa sporları, macera parkı, seyir terası, tırmanma duvarı, macera köprüsü, fantastik oyun alanı, engelsiz oyun alam, paintball alanı, piknik alam ve konser alanları gibi aktivite bölümlerini de barındıracak.

25 HEKTARLIK ARBORETUM ALANI

Ballıkpınar Köyü Dede Gölü mevki-sinde yaklaşık 125 hektar büyüklüğündeki arboretum alanının 25 hektarlık kısmında projelendirilen Ankara Gölbaşı Arboretumu, bilimsel, doğal, sosyal, kültürel ve ekonomik açılardan kente değer katacak. Kent halkı, öğrenci ve araştırıcılar için bir eğitim ve çalışma ortamının oluşturulacağı proje, rekreatif faaliyetleri de kapsayacak. İç Anadolu Bölgesinin bitki türlerinin koruma altına alınacağı projeyle, insanlarda doğa sevgisi ve çevre bilinci gibi kavramların gelişmesine de katkıda bulunulacak.
Arboretum içinde giriş ve çıkış noktalarında yer alan kontrol yapısı, tuvaletler, çeşmeler, güneş saati ve ikonu, ahşap gazebo, pergoleler ve ahşap köprüler, yapay göl, tropik bitkiler serası ve fidanlık seraları bulunacak. İç Anadolu orijinli yapraklı ve ibreli çalı ve ağaç türleri, sucul bitki, tıbbi ve meyve ağacı türleri ile mevsimlik çiçekler ve çim alanlar yer alacak. Bu alanda Hacettepe Üniversitesi ile tıbbi aromatik bitki üretimine dönük bilimsel faaliyetler de yürütülecek.

GÖLBAŞI MİLLET BAHÇESİ PROJESİ'NE TEKSAS'DAN ÖDÜL

Ankara Gölbaşı Özel Çevre Koruma Bölgesinde yaklaşık 750 bin metrekarelik alanda kurulacak Gölbaşı Millet Bahçesi'nin projesi tamamladı. Proje, ABD'de ödül aldı. Gölbaşı Millet Bahçesi Teksas'da Ankara, Gazi, Texas Tech ve Texas A&M Commerce Üniversiteleri konsorsiyumunda, Amerikan Mimarlar Enstitüsü ve ABD Yeşil Binalar Derneği iş birliğiyle En İyi Sürdürülebilir Uygulamalar Yarışmasında birincilik ödülüne layık görüldü.
Proje kapsamında, çocukların aileleriyle doğal ortamda vakit geçirecekleri ve eğlenerek öğrenecekleri oyun alanları, sosyal etkinlik ve spor alanları, kuş gözlem kuleleri tasarlandı. 2020'de inşasına başlanacak proje, doğal sulak alana ve kuşların üreme alanlarına zarar vermeyecek şekilde ahşap donatılar ve çevreye uyumlu doğal malzemeler kullanılarak hayata geçirilecek.

Ekolojik Koridorlar Projesinin ekolojik bütünlüğe ve toplum sağlığına büyük katkı sağlayacağını belirten Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü Araştırma ve Tescil Dairesi Başkanı Ümit Turan, ilk aşamada Ankara-Karadeniz bağlantısının kurulacağını ve belirlenen 22 ilin doğal koruma alanları, millet bahçeleri ve şehir içi yeşil alanlarla birbirine bağlanacağını söyledi.

1-Ekolojik koridorların geleneksel doğa koruma politikalarından farkı nedir?
Geleneksel doğa koruma politikalarında sınırları belirlenmiş alanlar özelinde koruma uygulamaları gerçekleştirilmektedir. Bu alanlar doğal sit alanları, özel çevre koruma bölgeleri, milli parklar, tabiatı koruma alanı gibi farklı statülerde olabilmekte ve her bir statünün koruma uygulamaları farklılık arz edebilmektedir. Ekolojik koridorlar ise bu alanları birleştirerek koruma bütünlüğü sağlayacak, bir nevi koruma uygulamalarına bir dil birliği getirerek geleneksel yaklaşımdan farklılaşacaktır.

2-Ekolojik koridorların canlı türlerinin göç ve yayılmasına, fauna ve floraya etkileri neler?
Canlıların doğal yaşam alanlarına habitat denilmektedir. Habitatlar bazen
koruma alanları içerisinde sıkışmış bazen de doğal ya da yapay bariyerlerle ayrılmıştır. Bu nedenle özellikle göç davranışlarının sekteye uğramaması adına ekolojik koridorlar, canlıların habitatları arasında köprü vazifesi görecek ve bu sayede habitat bütünlüğü tesis edilecek, gerek flora gerekse fauna elemanları birbirine bağlanan alanlarında korunarak yaşam faaliyetlerini sürdürebilecektir.

3-Ekolojik bütünlükten ne anlamalıyız?
Ekolojik bütünlük, ekosistem içerisinde işleyen doğal süreçler bütünüdür, yani zincir gibi birbirine bağlı bir yaşam döngüsüdür. Bu zincir özellikle antropojenik (insan) faaliyetlerden olumsuz etkilenmektedir. Ekolojik bütünlük bu zincirin kırılmasını engelleyecek doğal sistemler ve tedbirler silsilesidir.

Ekolojik Koridorlar Projesi'nin detaylarım aktarır mısınız?
Projeyle öncelikle mevcut korunan alanlar ile ekolojik olarak önem arz eden diğer alanlar birbirine bağlanacaktır. Bu doğrultuda Türkiye'nin önemli akademisyenleri, genel müdürlüğümüz uzmanları ve proje bileşenleriyle gerekli çalışmalar başlatılırken, alanlara yönelik teknik altyapı ve bütçeleme süreçlerimiz devam etmektedir. Bu sayede
koruma bütünlüğü tesis edilecek-ve öncelikli hedeflerimizden biri olan biyolojik çeşitliliğin korunması adına büyük bir adım atılacak, ayrıca iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir sistem bütünlüğü kurulacaktır.

İlk aşamada Ankara ile Karadeniz bağlantısı kurulacak, daha sonraki yıllarda Anakara-Ege, Ankara-Akdeniz ve Ankara-Van Gölü Havzası ile ekolojik koridor ağları tüm ülke geneline yayılacaktır. Ankara-Karadeniz bağlantısında yer alan 22 il, koruma koridorlarıyla hem doğal koruma alanları hem millet bahçeleri hem de şehir içi yeşil alanlarla birbirine bağlanacaktır.

Doğal alanlarla kent içi önemli ekolojik alanlar olarak tanınmayabileceğimiz millet bahçeleri bütünleştirilecek ve bu sayede kent içi ekosisteminin önemli parçalan olan millet bahçeleri, doğal yaşam alanlarında süren sisteme entegre edilmiş olacaktır.

4-Ekolojik koridorların sosyokültürel etkilerinden de bahsedebilir mi?
Bu projenin en önemli çıktılarından biri de ekolojik işlevlerinin yanında sosyokültürel açıdan pek çok olumlu etkisinin olması. Çünkü ekolojik koridorlar, bilimsel veriler doğrultusunda seçilecek doğal alanlar ve kent içi noktalar ya da bu alanlara yakın, uygun bölgelerden geçirilecek, bu sayede insanlar bu alanlarla yakından etkile seme geçecektir. Bu işlem doğal yaşam ortamlarının bağlantısının yanında toplum sağlığına ve ekosistem hizmetlerine de büyük katkı sağlayacaktır. Özellikle şehir içindeki ekolojik koridorlar rekreasyon kullanımlarıyla (park alanları, spor alanları gibi) bölge sakinlerinin sosyalleşmesine imkân verecektir. Doğal yaşamla ilgili toplumda eğitici ve bilinçlendirici rolü de olan ekolojik koridorlar, özellikle günümüz metropol yaşamanda insanları sosyokültürel açıdan ve ruh sağlığı açısından olumlu etkileyecektir.

5-Projenin hayata geçirilmesindeki bilimsel yaklaşımla ilgili neler söylersiniz?
Sayın Bakanımızın talimatları ve projeye olan desteği sayesinde önemli adımlar attık. Hâlihazırda projenin teknik altlığı ülkemizin önde gelen üniversiteleri, akademisyenleri ve Bakanlığımızın bu konuda en iyi uzmanları tarafından oluşturulmaktadır. Ayrıca koruma bütünlüğünü oluşturacak bu alanların tespit edilmesinde pek çok bilimsel çalışmalar yapılacak, elde edilecek verilere göre yerinde ve ofiste yapılacak çalışmalarla sınırlar belirlenecek. Sınırlar doğrultusunda bu alanlara uygun koruma statüleri ve kullanım şartları belirlenerek proje aşamalı olarak hayata geçirilecek.


Geri Dön