AB’nin Yeşil Mutabakat kanunu inşaat malzemeleri sektörünü nasıl etkileyecek?
24 Haziran 2021 tarihinde kanunlaşan Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı – EU Green Deal’ yasası inşaat malzemeleri sektörünü nasıl etkileyecek?
AB’nin Yeşil Mutabakat kanunu inşaat malzemeleri sektörünü nasıl etkileyecek? Konuyla ilgili önemli açıklamalar yapan Türk Ytong Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Hinginar, Yeşil Mutabakat yasasında Türk iş dünyasını yakından ilgilendiren ve çevre dostu üretim yapma zorunluluğunu da beraberinde maddeler olduğunu dile getirerek, hükümlere uymayan şirketlerin ek vergi ödemek zorunda kalacağını söyledi.
Türk Ytong Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Hinginar, olayla ilgili olarak yaşanan gelişmeleri ilk günden beri gelişmeleri takip ettiklerini özellikle yapı ve inşaat malzemeleri sektörüne yönelik olan tespit ve yaptırımları beklediklerini dile getiren Fehti Hinginar, “AB ülkeleri yapı malzemeleri ihtiyacının yüzde 12’lik oranını yurtdışından satın alıyor. AB’nin yapı ürünleri aldığı en önemli ülkelerden biri de Türkiye. AB pazarına ürün satan Türk şirketleri Yeşil Mutabakat tarafından belirlenen çevreci üretim kriterlerine uymadan ürettikleri mallar için gümrüklerde ilave vergi ödemek zorunda kalacak.” şeklinde konuştu.
Yapı sektörü için bir fırsat
Avrupa Birliği'nin mal ve ürün satın aldığı ülkelerin de kendisi gibi çevreye duyarlı üretime sahip olması ile ilgili olarak Yeşil Mutabakat yasasıyla bir zorlamaya gittiğini kaydeden Fethi Hinginar şunları söyledi:
“AB ithal ettiği her ürün için bir karbon emisyon sınırı koyacak. Bu sınırı aşan ürünler için her bir 1 ton karbon emisyonu fazlası için 55-60 Avro seviyesinde ek gümrük vergisi getirmeye hazırlanıyor. Bu uygulamanın yapı malzemeleri ihracatını olumsuz etkileyeceği açık. Ülkemiz yapı malzemeleri sektörünün AB pazarında rekabet gücünü ciddi oranda kaybetmesine yol açabilir. Türk iş dünyasının sektör ayırt etmeden bu konuya odaklanması, eylem planları için harekete geçmesi gerekiyor. Sivil toplum kuruluşları ve derneklerin üyelerini bilgilendiren önemli çalışmaları olsa da daha etkin ve kapsayıcı çalışmalara ihtiyaç var. Diğer yandan AB’nin bu adımını orta ve uzun vadede yapı sektörünü çevreye duyarlı bir yaklaşımla dönüştürmek için bir fırsat olarak görmeli ve karbon nötr olma vizyonunu gündemimize almalıyız.”
“Konuyu sektörümüz açısından doğrudan Avrupa Gazbeton Birliği (EAACA) kanalıyla da yakından izliyoruz. EAACA bu konuda daha önde. Örneğin yakın zamanda “Sıfır Kirlilik Eylem Planı”nı açıkladı. Bu planla 2050 yılına kadar hava, su ve toprak kirliliğini sağlığa ve doğal ekosisteme zarar vermeyecek seviyelere indirerek kirliliği ortadan kaldırmayı hedefliyor. Binalardan kaynaklanan hava kirliliği ile mücadele etmek ve iç mekan hava kalitesini artırmak için ise “Yenileme Dalgası Stratejisi”nden yararlanılacak. Örneğin, sıfır kirlilik hedefinin temiz enerji ve enerji verimliliği hedefleriyle entegrasyonunu teşvik etmek, inşaat atıklarının geri kazanılması ve yeniden kullanılması gibi konularda somut adımlar atılması hedefleniyor. Türkiye Gazbeton Üreticileri Birliği olarak tüm bu gelişmeleri ve hedefleri yakından takip ediyoruz. Türk Ytong olarak çevreci bir ürün ve sorumluklarının bilincinde bir kurum olarak adımlarımızı dikkatle atıyor, yeni hedefler belirliyoruz, sektöre örnek oluyoruz.”