Alaz Albay: İstanbul'da tarihi yarımada tekrar ele alınmalıdır!

Seyaş Mimarlık, 1959 yılından günümüze kadar kendini geliştirip, yenilemeyi başaran bir mimarlık şirketi. Zeytinburnu Stadı ve AVM Projesi'nden Selçuk Ecza Deposu gibi projelere imza atan şirket, Halk GYO'nun İstanbul Finans Merkezi projesinin tasarım işlerini de yürütüyor. Yurtdışında Bakü'de 2 milyon dolarlık Azerbaycan suyu projesinin altyapı çalışmalarını yürüten şirket, yurtdışındaki faaliyetlerini artırma yönünde çalışmalar yürütüyor. 

Türkiye'de şehircilik faaliyetlerinin hız kazanmasıyla birlikte yapılaşma konusunda faaliyet gösteren şirketlere olan ilgi de arttı. Bunlar arasında mimarlık firmaları da öne çıkıyor. Çünkü bir yapının beğenilmesi, kaliteli olması biraz da mimari projesinin iyi hazırlanmış olmasına bağlı. 

Sektörde 1959 yılından bu yana var olan Seyaş Mimarlık ortaklarından Alaz Albay ile sektörü ve projelerini konuştuk. Alaz Albay sorularımıza şu yanıtları verdi: 

Seyaş hakkında bilgi verir misiniz? Ne zaman kim tarafından nasıl kuruldu? 

SEYAŞ Sey Mimarlık Mühendislik Müşavirlik A.Ş, 1959 yılında mimari tasarım ofisi olarak kurulmuş. 1974'te mimari hizmederinin yanı sıra mühendislik ve müşavirlik hizmederini de bünyesine katarak anonim şirket haline dönüşmüş. Tecrübeli kadrosu ile yurtiçinde ve yurtdışında, teknolojik, yenilikçi, çağdaş, yaratıcı ve ekonomik yapısal tasarımlar hazırlayan, geniş kapsamlı ve multi disipliner (mimarlık, inşaat mühendisliği, makine ve elektrik mühendisliği, altyapı, iç mimarlık, peyzaj mimarlığı, şehircilik) hizmeder sunan bir mimarlık, mühendislik ve müşavirlik şirketi. 

Şimdiye kadar hangi projelere imza attınız? 

Seyaş olarak, konut, eğitim, sağlık, spor, sanayi, ulaşım, ticari, kültürel, yönetim, turizm, altyapı olarak sıralanan faaliyet alanlarında kayıtlı 700'e yakın projeye imza attık. Bahsi geçen faaliyet alanlarında vermiş olduğumuz hizmetler ise kısaca; tasarım öncesi, tasarım aşaması, ihale aşaması, yapım aşaması ve inşaat sonrası aşama olmak üzere ana başlıklar altında toplanabilir. 

Devam eden projeleriniz hangileri? 

Devam eden projeler arasında; Uluslararası ENR listesinde de dünya l.'si konumunda bulunan AECOM'un garantörlüğü ile Halk GYO İstanbul Finans Merkezi projesini, Anadolu Motor ve Adel Kalemcilik Üretim Tesisleri'nin proje ve inşaat yönetimi, Scattolini'nin projesini, GOSB Cami'nin proje yarışmasının kazanılarak proje ve inşaat faaliyetlerinin kontrolörlüğünü, Polyplex Üretim Tesisleri'nin proje ve inşaat yönetimini, UNO Donmuş Ekmek Fabrikası'nın proje ve inşaat yönetimini, Plastifay, Akümsan, Babas Devremülk Termal Tesisleri'nin proje hizmetlerini sayabiliriz. 

Konut dışında işyeri ve üretim tesisi de projelendiriyorsunuz. Çalışmalarınızda öncelikli neye dikkat edersiniz? 

Her projenin kendine göre bir kimliği vardır. Yatırımın ve projenin ortaya çıkış amacına ulaşırken, kullanıcı ve çevresi ile olan ilişkisi dikkat edilmesi gereken en önemli iki konudur. İster konut ister işyeri projeleri olsun her zaman insana ve doğaya saygılı, fonksiyonu ön planda tutulan projelerin ortaya çıkartılması mimar ve mühendislerin başlıca görevidir. Konut kullanıcısının yaşam şeklini bilmeden konut oluşturup içinde yaşanmasını beklemek çok da adil bir çözüm değildir aslında. 

İşyeri özelinde ise ortaya çok daha farklı problemlerin çözüme kavuşturulması gerektiği aşikardır. İnsanların içlerinde günün en az üçte birini geçirdikleri ofis örneği ele alındığında; gün ışığı kullanımı, asansör bekleme süreleri, ulaşılabilirlik, yangın, güvenlik, rüzgar, iklimlendirme vb. gibi pek çok' konunun tek tek ele alınması ve yaşam standardını yukarı taşıyacak çözümler üretilmesi gerekir. 

Türkiye'deki inşaat ve emlak sektöründeki gelişmeyi nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Büyüyen ve gelişen Türkiye'nin üretimini ve karlılığını arttırması, toplumun yaşam standartlarını iyiye taşıması, eğitim - sağlık ve sosyal alanlarda refaha ermenin yolu; bu hedeflerin doğru tespit edilmesine bağlıdır. 

İnşaat sektörü lokomotif pozisyonunu ülkemizde her dönem koruduğunu düşünür ve yukarıdaki hedeflere ulaşmak için ortaya konacak eserlerin bu sektöre ait bir ürün olduğunu düşünürsek, sektör önemi hiçbir zaman yitirmeyecek ve her geçen gün önem kazanarak hizmet vermeye devam edecektir. 

Sizce hangi lokasyonlarda fırsatlar olabilir? 

Gayrimenkul sektöründe "fırsat"ı doğuran faktörlerden "lokasyon" kavramı olmakla birlikte tek başına yeterli değildir. Yatırımcı için SWOT analizini belirleyen onlarca faktör yer almaktadır. Riskli alanlar ve kentsel dönüşümün ön planda olduğu bölgeler haricinde, İstanbul için vazgeçilmez bölgeler olarak, Kağıthane ve Kartal'ı en önemli lokasyonlar olarak görmekteyiz. Akademik çalışmalarla desteklenmesi durumunda tarihi yarım adanın yeniden ele alınmasının sadece İstanbul için değil tüm Türkiye için çok büyük bir kazanım olacağını düşünüyoruz. 

Markalı projeler tüketicilerin algısında ne gibi farklılıklar yaratıyor? 

Marka kavramının son yıllarda sektörde anılıyor olması; uzun yıllardır sektörde proje, inşaat yönetimi ve danışmanlık hizmeti veren firmamız tarafından sevindirici bir durum olarak değerlendirilmektedir. 

Zira, bu sektörde "marka proje" olmak demek; iyi lokasyon, iyi tasarım, iyi mimarlık ve mühendislik hizmeti, kaliteli inşaat kavramlarının bir araya gelmesi ile mümkün olduğu anlamına gelmektedir. Bu da o projede yatırımcı veya kullanıcı sıfatıyla yer almak isteyen son kullanıcının memnuniyetini ve karlılığını maksimize ediyor anlamı taşır. 

EKONOMİST MORTGAGE