Ali Hikmet Velioğlu: İnşaatta en büyük eksik yerinde denetim!
Ankara İnşaat Sanatkarları Esnaf Odası Başkanı Ali Hikmet Velioğlu ile inşaat sektörünü enin boyuna konuştuk. Son Zamanlarda yaşanan iş kazalarına da değinen Velioğlu bu konuda sadece işveren değil, işçilerinde kusurlarının olabileceğini söyledi...
Ankara İnşaat Sanatkarları Esnaf Odası Başkanı Ali Hikmet Velioğlu ile inşaat sektörünü enin boyuna konuştuk. Son Zamanlarda yaşanan iş kazalarına da değinen Velioğlu bu konuda sadece işveren değil, işçilerinde kusurlarının olabileceğini söyledi.
-Sayın Velioğlu, kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bir Oda başkanı olarak İnşaatçılık soktörü ile ilgili neler söylemek istersiniz?
- Rahmetli Ozal'ın bir sozu vardı. Bu ülkenin geleceğini inşaat ve otomotivi sektörüne bağlamıştı. İnşaat sektörü çok geniş bir alanı kapsıyor. İnşaatın 300-500 kolu var. Toprak, çimento. demir, tuğla vb. birçok alan inşaat sektörüne bağlıdır. İnşaat malzemesi satan ardiyeler ve satış noktaları da bu kapsama giriyor. Yeni yıl ile birlikte inşaat sektörü sorun yaşayabilir. Yeni torba yasada ustalık belgesi isteniyor. Fakat inşaat ustalığı ile esnaf ustalığı belgesi birbirinden farklı. İnşaat ustaları bu işin içinde kendini yetiştirmiş ustalardır. Babadan oğla akseden bir yapıdır. Ustalık belgesini iş yeri açmak için istiyorlar. Bir berberlerle, inşaatçının ustalık belgesi aynı değildir. Duyumlarıma göre. ustalık belgesi verme işi Çıraklık Eğitim Merkezlerinden özellere geçecek.450-750 TL arası bir ücretle sertifika. belge verilecek. Ek bir masraf çıkacak.
-İnşaat işçilerinin durumlarıyla ilgili neler söylemek istersiniz?
-İnşaat sektöründe mevsimsel çalışma sistemi var. Asgari ücret ile kıyaslayamıyoruz. 12 çalışılmıyor. Ankara'da ortalama 8 ay çalışılabilir donem mevcuttur. Bu yeni sistem sonrası inşat sektöründen emeklilik imkansız gibi...
9.000 gün prim doldurulamaz.
-Bu konuda öneriniz nedir?
-İnşaatta çalışanlara SGK tarafından bir defter verilmeli. Bu işçi nerede hangi inşaatta çalışmışsa her çalıştığı gunu bu deftere işletmelı. 20 günse 20 gun. Sonra ay sonunda bunlar toplanıp kayıt altına alınmalı.
Çünkü diğer türlü. 3 gün için kimse sigorta yapmıyor. İnşaatta çalışanları her zaman mağdur, ne sigorta ne de para birikimi yapabiliyorlar. Bu şekilde olsa kendiliğinden oluşan sistem yürüyor.
-Son zamanlarda yaşanan iş kazaları konusunda neler söyleyeceksiniz?
-İnşaat sektöründe yıllardır kazalar oluyor. Sadece işveren değil; işçilerde de sıkıntı var.
Gerekli kurallara uyulmuyor. 2007 yılına Niğde'de genç bir mühendis kalıbın altında kalarak Öldü. Bu onun başındaki kişinin tedbirsizliği de olsa genç bir insan hayatını kaybetti. Geçtiğimiz günlerde İstanbul'da köprü işinde 9 kişi oldü. Denetim eksikliği ve başındaki kişilerin yetersizliğinden kaynaklanıyor. Ben olsam bir kalıbın üzerine 9 kişiyi çıkarmazdım. En fazla 3-4 kişi çıkardı. Yine çökerse de en azından bu kadar insan ölmezdi. Bilinçli deneyimli insan eksikliği var.
-Bir firma ne kadar büyükse güvenilirliği de o kadar artıyor mu?
-Ben. büyük firmalara inanmıyorum. Her ismi bilinen büyük firmanın inşaatı iyi olacak, kesin güvenilir diye bir şey yok. Özellikle, toplu konut ınşaatlannda kim, nereleri denetleyebilir.
Ancak oturdukları yerden yönetebilirler. Biz kendi tek inşaatımız da dahi başında durduğumuz ustaya eksik gördüğümüz bir demiri bağlatamıyoruz. Kaidı ki oralarda binlerce insan ve dev alanlar var.
İnşaatçılıkta güvenirlik; kullanılan malzemeye ve işçinin tecrübesine bakıyor. Bir işçi önemli bir yeri yaparken bağlarken veya malzeme kullanırken tamamen onun inisiyatifine kalmıştır. Tek çozum yerinde denetimdir. Kendim yıllardır müteahhitlik yapıyorum. 42 yıldır İnşaat Sanatkarları Esnaf Odası yönetiminde yer aldım. 32 yıldır da başkanlık görevim sürdürüyorum. 1 -2 kez karşı muhalefet çıkmasına rağmen her dönem başkan seçildim. Bu görevimi surdüruyorum.
-Yıllarca bu vazifeyi sürdürebilmenin sırrı nedir?
-Bu iş gibi düşünülerek yapılmaz. Özveri ve sabır lazım. Severek isteyerek yapacaksınız. Yönetimi ayda bir toplamakta zorlanıyoruz. Odalann malı durumları malum. Maddi bir beklentiyle bu işler yürümez. Çok şükür durumum iyi: bu işi para için yapmıyorum. İnşaatçılık sektöründe muhasebe ve resmi evrak sistemi bence hatalı. İnşaatı bitirsek dahi müteahhit olarak hesabımız bu gibi durumlarda açık kalıyor. Daha sonra karşımıza borç çıkıyor. Ben 10 yıldır bir inşaat yapmadım. Ama Oda için hesabımın açık olması gerekiyordu. Açık bıraktık, geçtiğimiz günlerde hiç yoktan 14 bin TL vergi borcum çıktı. Sırf hesabımı kapatmadığım için. Yapılandırdım. Bu yüzden bu borcumla mahsuplaşmak için son dönemde asgari bir ücret alıyorum.
Yedigün Gazetesi