Ankara'daki bürokratlar İzmir'i nasıl planlıyor?
Siyasi partilerin neredeyse tamamında, yerel yönetimlerin güçlendirme konusu önemli bir yer tutuyor. Ama nedense bu vaatlerle iktidara gelen siyasi partiler tam tersi bir uygulama içine giriyor. Peki Ankara'daki bürokratlar İzmir'i nasıl planlıyor?
Siyasi partilerin neredeyse tamamında, yerel yönetimlerin güçlendirme konusu önemli bir yer tutuyor.
Ama nedense bu vaatlerle iktidara gelen siyasi partiler tam tersi bir uygulama içine giriyor.
Son örnek, geçen yıl Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın kararı.
Bu karara göre belediyelerin yaptığı planların tümü, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın onayı olmadan yürürlüğe giremiyor.
Ankara'da oturan ve İzmir'e hayatında bir kere bile gelmemiş bürokratlar İzmir'in planlanması noktasında geniş söz sahibi.
Peki Ankara'daki bürokratlar İzmir'i nasıl planlıyor?
Bu sorunun cevabı için İzmir ve Manisa için hazırlanan 1/1000 binlik planlara bakmak yeterli.
Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesinin iptali için Danıştay'a başvurduğu planlardaki vaziyet şöyle: Birinci Derece Deprem Kuşağı'nda yer alan İzmir ve Manisa için hazırlanan planlarda jeolojik etütler bile yapılmamış.
Yerleşim izni verilen yerlerde fay hattı var mı yok mu, o bile bilinmiyor.
Ayrıca bazı bazı kişi ve kurumlara rant aktarmaya yönelik spekülatif, noktasal müdahalelerin, değişikliklerin yapıldığı dolayısıyla açıkça ayrıcalıklı imar hakkı tanındığı görülüyor.
Balçova, Karabaglar ve Karşıyaka'da belirli parsellere bu yöntemle rant sağlanıyor.
Balçova-Karabağlar ilçe sınırında, Uzundere'nin batısında, Balçova Belediyesi sınırları içinde orman alanları yapılaşmaya açılıyor.
Ayrıca Balçova İçme Suyu Barajı Korumu Havzası sınırları içindeki tek bir parsele yönelik değişiklik yapılarak bu alana da imar izin veriliyor.
Karşıyaka sırtlarında, onaylı alt ölçekli planlarda rekreasyon alanı olarak belirlenmiş bir bölgede, tek bir parselde kişiye özel çıkar sağlamaya yönelik yapılmış olan düzenlemede de benzer bir rant artışı getiriliyor."
Karşıyaka Bostanlı Barajı yakınında 650 bin ve yine Karşıyaka'da iki ayrı bölgede 2 milyon ve 1.5 milyon metrekarelik alanlara ayrıcalıklı imar hakkı tanınmış.
Yani sadece Karşıyaka'da imara açılan alanların toplamı 4.2 milyon metrekareyi buluyor.
Bu da yaklaşık 10 fuar kadar büyüklüğe eşit bir alan demek.
Bu kadar da değil. Balçova İçme Suyu Barajı Koruma Havzası sınırları içindeki ayrıcalıkla imar uygulamasının da büyüklüğü ortaya çıktı.
Baraj koruma havzasında tam 180 bin metrekarelik alan yapılan imar plan değişikliği ile imara açılıyor.
Çevre Bakanlığı'nın yaptığı planlarda başka tuhaflıklarda var.
Örneğin Karayolları Genel Müdürlüğü'nün yaptığı Konak Tüneli de bu planlarda yer almıyor.
Ayrıca planlarda, İzmir Çanakkale Otoyolu güzergahının Çiğli-Aliağa arasındaki bölümü yanlış yerde gösteriliyor.
Şimdi önümüzde 1 Kasım seçimleri var.
Oy isteyen adaylara; İzmir'i Ankara'daki bürokratların insafına mahkum eden anlayışı sürdürüp sürdürmeyeceklerini ısrarla sormak gerekir.
Milliyet Ege /Mustafa Yılmaz