Arap turistler rotasına Ayder'e çevirdi!
Yaylalarında Karadenizli ile horon çeken, tulum çalan, mıhlamaya bayılan Araplar’dan bahsetsem şaşırır mısınız? Hiç şaşırmayın çünkü şu sıralar Ayder yaylası bir Arap ovası gibi. Güvenlik, yağmur, serinlik arayan Arap turist sayısı rekor kırıyor.
Ayak bastığınızda doğal güzellikleri nedeniyle “Alplere mi geldim” diyorsunuz. Ama yürüdükçe karşılaştığınız Arap turistlerle “Yoksa Riyad veya Kahire’de miyim” diye düşünmeye başlıyorsunuz. “Neden Ayder’i tercih ediyorsunuz” diye sorduğunuzda yanıt “Çünkü burası cennet gibi” oluyor. Dönüp etrafınıza bakıyorsunuz; her taraf orman, şelale, yeşil alan, temiz hava, neşeli insan ve o zaman siz de “Burası hakikaten cennette tasvir edilen yerlerden farksız” demeden edemiyorsunuz.
DEDE KORKUT ORMANLARI
Bir ova düşünün ki 10 asır önceki Dede Korkut hikayelerinde adı geçsin... “Gölgeli ağaçların kesilmesin, taşkın akan suyun kurumasın” Aslında bölgenin ormanlar ve nehirlerle harmanlanmış doğal güzelliğinin yüzyıllar öncesinden dillere destan olduğunun göstergesi bu sözler. 1871 tarihli Trabzon Vilayeti salnamesinde ise “Hemşin nahiyesinde Hala Deresi civarında Ayder nam mahalde gayet sıcak bir kaplıca olup yel illetine devası meşhur olup lezzeti hiçbir maden suyuna benzemez” ibaresi dikkat çeker. Yani sadece doğal güzelliğiyle değil, hastalıklara iyi gelen şifa merkezi olarak da bilinir asırlardır. Romatizmal ve cilt hastalıkları için yerli ve yabancı turistler, 55 derece sıcaklıktaki şifalı kaplıca suyu için gelir.
Ayder’i farklı kılan güzelliği nedir? Rize’nin Çamlıhemşin İlçesi’ne bağlı bir milli park alanı Ayder. Bin 350 metre yüksekteki çam ormanlarıyla kaplı bir yayladır ve Fırtına deresinin eşsiz güzelliklerine doya doya gidilen bir yoldan ulaşılır. Arabadan inip ayağınız yere bastığı anda, içinize çektiğiniz oksijen dolu nefesle vücudunuzun enerji dolduğunu hissediyorsunuz. Buzul gölleriyle dolu Kaçkar Dağları’na sırtını dayayan Ayder, Gürgendibiyle, Aşağı ve Yukarı Ambarlık (Gelin Tülü) şelaleleri, yayla evleri, çiçekli düzleri, türlü çiçeklerden elde edilen balıyla ünlü. “Yapılaşma ile doğallığını yitirme” eleştirileri yapılsa da 1987 yılında turizm merkezi ilan edilen Ayder, hala Türkiye’nin en iyi korunan doğal alanlarından biri.
SUUDİLER İLK SIRADA
Biz bu doğal güzelliğin namını duymuştuk hatta Arap turistlerin ilgisinden de haberdardık ama bölgenin artık “Ayder Yaylası Arap Ovası” olarak anıldığını bilmiyorduk. Ovada neredeyse her birkaç metrede bir Arap aileleri, çiftleri var. Suudi ve Katar başta olmak üzere, Mısır, Kuveyt, Ürdün, Lübnan ve Suriye’den gelen sayısız Arap turist, yaylayı neredeyse adım atacak yer kalmayana dek doldurmuş. Karadenizliler de alışmış bu duruma. Onlarla tulumla horon çeken Hemşinliler mi dersiniz yoksa Arapça konuşan esnaf mı? Arap turist bölge için o kadar hayati önemde ki Arapça kursları bile açılmış. Peki ama Araplar neden Ayder’i tercih ediyor? Türk dizilerinin geçtiği mekanlar nedeniyle İstanbul’a akın ediyorlar ama Rize’nin yaylalarını nereden duydular? Konuştuğumuz Arap turistler, “İklim, doğa, güvenlik ve internet” diyor...
ŞEPART’A GELİNCE YÜZLERİ ASILI VERİYOR
Yemek için en çok rağbet ettikleri mekanlardan birin olan Şepart’ın sahibi Yasemin Meşeci ile konuşuyoruz. Şepart, bölgeye özgü, mor menekşeye benzeyen bir çiçekmiş. Meşeci, pastanesine gelen Arap turistlerin her defasında nasıl şaşırdığını anlatırken bölgedeki turizm sorunlarından birine de değiniyor: “Araplar bizim börekleri, kurabiyeleri afiyetle yiyor. Ama sonra ‘Kaç para’ diye sorduklarında, yüzleri birden asılıyor. Çünkü başka yerde aynı şeyleri çok daha pahalıya yiyebiliyorlar ve kazıklandıklarını anlıyorlar o anda”
GÜNDÜZ AYDER AKŞAM UZUNGÖL
Arap turist bölgeye nasıl ulaşacağını biliyor ama yerli turist için de “Nasıl gidilir, nerede kalınır” demek lazım. İstanbul, İzmir, Ankara, Gaziantep gibi büyükşehirlerden geliyorsanız uçakla Trabzon’a, sonra otobüs, minibüs ve taksi ile Ayder’e ulaşabilirsiniz. Ayder Yaylası’na Rize’den yaz-kış düzenli olarak servis yapan araç bulabilirsiniz. Otomobili tercih edenler için Karadeniz Sahil Yolu en iyi seçenek. Yayla’da beş yıldızlı otellerden geleneksel ev pansiyonlara kadar seçenek çok ancak sınırlı misafir ağırlama kapasitesi nedeniyle fiyatlar diğer bölgelere göre yüksek. Siz de Arap tutristler gibi gündüzleri Ayder’de geçirip, akşamları Uzungöl’de konaklayabilirsiniz.
İLK SORULARI ‘NE ZAMAN YAĞMUR YAĞACAK’ OLUYOR
Peki ama Arap turistler neden Ayder Yaylası’na geliyor? İlk yanıt, onlara tur rehberliği yapan Eyce Turizm’den Haydar Tombul’dan geliyor. “Arapları Trabzon Havalimanı’ndan alıyoruz. Bana ilk soruları ‘Saat kaçta yağmur yağar’ oluyor” Nasıl Türkiye’de soğuk kış aylarından sonra Antalya ve Bodrum’un sıcak kumsallarına tatile gidiliyorsa, Araplar da yazın Rize yayları gibi yağışlı, serin, nehir, orman ve doğal güzellikleri olan yerlere yaz tatiline geliyor. Rehberimizden öğreniyoruz ki bölgeye Yunanistan’dan ABD’ye kadar çok sayıda Ortodoks turist de geliyor.
GÜVENLİK, SERİNLİK VE YEŞİLLİK İÇİN GELİYORUZ
Arap turistler, sakinliği ile dikkat çekiyor. Genellikle orta ve ortaüst gelir grubu aileler. “Selamünaleyküm” diyerek konuşmak istediğinizde “Ortak bir dil” duymanın sevinciyle size kucak açıyorlar. Sohbet ediyorlar ama fotoğraf çektirmek, hatta isim vermekten hoşlanmıyorlar. Nedense bir ‘Korku’, her konuşmada hissediliyor. Abdullah Salim, eşi ile birlikte ‘yaz tatili’ için Rize’ye gelmiş bir Suudi turist. “Neden Ayder’e geldiniz” diye sorduğumda, bir dizi neden sıralıyor: “Güvenli, havası serin, yeşili bol” Peki ama pek çok Türkün bile haberdar olmadığı Ayder Yaylası’nı nasıl duymuş? Son yıllarda, turizm şirketlerinin internet sitelerinde en önde gelen seçeneklerden biri Karadeniz yaylalarıymış. Arabistan’da foto muhabiri olarak çalışan turistle yaylada fotoğraf çekerken sohbet ediyoruz. Doğaya o kadar hayran bakıyor ki her çektiği kareden sonra o karenin bir örneğini bize de gösteriyor heyecanla. O da “Cennete geldim” diyen Araplardan.
AT, RAFTİNG, HELİSKİ
Bölge dağcılık, trekking, rafting, kaya tırmanışları sporları merkezi olmanın yanı sıra, dünyanın en pahallı sporlarından olan ve helikopterli kayak sporu olarak da bilinen heliksinin Türkiye’deki merkezi. Helikopter, heliski sporunu yapmak isteyen kayakçıları Kaçkarların zirvesine bırakılıyor ve dağın eteklerinden Ayder Yaylası’na iniliyor. Ayder Yaylası, karlı haliyle Alpleri andırması nedeniyle Arap turistlerin yazın olduğu kadar kışında ziyaret ettiği bir bölge haline gelmiş. Arap turistlerin rağbet ettikleri yerlerden biri de patika yolda üstünde gittikleri Bulut Şelalesi.
Star / Selim Efe Erdem