Arsasından enerji nakil hattı geçirilen vatandaşın bireysel başvurusu haklı bulundu!
Anayasa Mahkemesi (AYM), arsasından geçirilen enerji nakil hattı için ödenen tazminatın eksik verilmesi sebebiyle açtığı ek davası reddedilen vatandaşın mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar verdi.
Anayasa Mahkemesi'nin bugünkü Resmi Gazete'de yayımlanan kararına göre, bir vatandaşın arsasından kamulaştırma yapılmadan enerji nakil hattı geçirildi.
Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre, Vatandaş "kamulaştırmasız el atma" sebebiyleTEİAŞ aleyhine tazminat davası açtı.
Mahkeme tarafından yapılan keşif sonucunda hazırlanan bilirkişi raporunda, taşınmazın değerinin yüzde 57 oranında azaldığı tespit edildi ve vatandaşa ödenmesi gereken irtifak bedeli 257 bin 693 TL şeklinde hesaplandı.
Mahkeme, bilirkişi raporunu kabul etti ancak vatandaşa 220 bin TL tazminat ödenmesi için karar verdi.
Bu karar üzerine vatandaş 37 bin 693 TL'lik kalan kısmı alabilmek için ek dava açtı. Bölge Adliye Mahkemesi ise "keşif sonucu taşınmaz değerini hesaplayan bilirkişi raporunun hatalı olduğu" gerekçesiyle de ek davayı reddetti.
Ek davası reddedilen vatandaş, AYM'ye bireysel başvuru yaparak mülkiyet hakkının ihlal edildiğini öne sürdü.
AYM, başvurucunun mülkiyet hakkının korunmasının gerektirdiği usul güvencelerinden yoksun bırakıldığını bildirerek ihlal kararı verdi. Kararın bir örneği yeniden yargılama yapılmak için mahkemesine gönderildi.
- Gerekçeden
Yüksek Mahkemenin gerekçesinde, vatandaşın önceki davasında hazırlanan bilirkişi raporunun yerel mahkemece kabul edildiği ve Yargıtay denetiminden geçtiği bildirildi.
Gerekçede, bölge adliye mahkemesince daha önce itiraz edilmemiş bir raporun yeniden yargısal denetime tabi tutulduğu belirtilerek yargısal denetimden geçen ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararlarına göre de artık bağlayıcı duruma gelen bilirkişi raporunun, daha önce ileri sürülmeyen yeni itirazlarla tartışmalı hale geldiği belirtildi.
Bu sonuca varılmasında başvurucunun bir kusurunun bulunmadığı bildirilen gerekçede, şu ifadeler yer aldı:
"Mahkemenin bu uygulaması hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ile bağdaşmadığı gibi mülkiyet hakkının korunması için yargılama usulünde öngörülen güvencelerin sağlanmaması nedeniyle adil dengeyi bozmuştur. Ayrıca bu sonucun, başvurucunun yargısal denetim amacıyla açtığı davanın, kendi kusuru olmaksızın reddedilmesine yol açtığı söylenebilir. Dolayısıyla somut olay bağlamında, kamulaştırma usulleri uygulanmaksızın başvurucunun mülkiyet hakkının korunmasının gerektiği usul güvencelerinden yoksun bırakıldığı, bu yüzden başvurucuya şahsi olarak aşırı, olağan dışı bir külfet yüklendiğinden söz konusu müdahalenin kamunun yararı ile başvurucunun mülkiyet hakkının korunması arasında kurulması gereken adil dengeyi başvurucu aleyhine bozduğu sonucuna varılmıştır. Açıklanan gerekçelerle Anayasa'nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir."
Karar için tıklayın