Baumit inşaat sektörü üzerinde büyüyecek!

Yapı malzemeleri sektörünün öncü markalarından biri olan Baumit, 13 Mayıs 2015 tarihinde Dilovası-Gebze’de bulunan fabrikasında bir basın toplantısı düzenledi. Baumit Türkiye’nin Mart ayında göreve başlayan yeni Genel Müdürü Atalay Özdayı’nın ev sahipliğinde gerçekleşen fabrika gezisi ve basın toplantısının ana konusunu, Türkiye’nin son yıllarda lokomotif sektörü olan inşaat sektörü ile birlikte hızla gelişen yapı malzemeleri alanında sürdürülebilirlik oluşturdu.

Baumit, Orta ve Doğu Avrupa’nın en büyük dış cephe ısı yalıtım sistemleri üreticisi 

Sektör yayınlarının temsilcileri ile bir araya gelen Genel Müdür Atalay Özdayı, kısa bir tanışma konuşmasının ardından, SchmidIndustrie Holding Grubu’na bağlı olan Baumit hakkında bilgilendirme yaptı.Özdayı, merkezi Avusturya Wopfing’debulunan ve 100 yılı aşkın bir geçmişe sahip grubun bünyesindeki 90’u aşkın işletmesi ile ortalama 1,5 milyar Euro ciroya sahip olduğunu belirtti. Bu işletmelerden biri olan Baumit’in de 1988 yılında kurulduğunu, Avrupa’da 30 ülkede 40 fabrikada 6,5 milyon ton kapasitesi ile 25 yıl gibi kısa bir sürede Avrupa’nın en büyük 3.kuru harç üreticisi haline geldiğini ifade etti. Yılda ortalama 40 milyon metrekare ısı yalıtımı yapan Baumit’in Orta ve Doğu Avrupa’nın en büyük dış cephe ısı yalıtım sistemleri üreticisi olduğunu veyaklaşık 1 milyar Euro cirosu ile SchimdIndustrie Holding’in en büyük markası olduğunu kaydetti.

Atalay Özdayı, Baumit’in 2007 yılında temeli atılan ve 2008 yılında toplamda 14 milyon Euro yatırımla kurulan Türkiye’deki fabrikasının yıllık 300bin ton üretim kapasiteye sahip olduğunu kaydetti. Toplantıyı fabrikada gerçekleştirmek istemelerinin nedenini ise “Baumit’in kullandığı teknolojiyi, hep bahsettiğimiz ürün kalitesini ve üretim kabiliyetini yerinde gösterebilmek” olduğunu belirterek fabrika hakkında detay bilgiler aktardı: “Üretim tesisimiz dikey olarak tasarlanmış bir tesistir. 63 metre yüksekliğindeki kule içinde hammaddelerin depolandığı silolarımız bulunuyor. Dikey üretim yöntemi ile hem üretim alanından hem de enerjiden tasarruf edilebiliyor. Burada göreceğimiz başka bir konu ise tedarikçimiz olan komşu taşocağından temin ettiğimiz kireçtaşını, üretim sistemimizin bir parçası olan kırma eleme tesisimizde işleyerek kendi kumumuzu üretiyor olmamızdır. Taş ocağından gelen taşları konveyör bant ile hatta alıp, üretim için gerekli ölçülere göre kırdıktan sonra silolara alıyoruz.  Bu, hem ürün kalitemizin daha yüksek ve sürekli olmasını hem de çimento esaslı ürünlerimizin nefes alma kabiliyetinin daha fazla olmasını sağlıyor” dedi.  

Özdayı: “İnşaat pazarının üzerinde büyüme rakamları hedefliyoruz” 

2008 yılından bugüne sürekli bir büyüme gösterdiklerini ifade eden Genel Müdür Özdayı, 2014 yılında Baumit Türkiye olarak inşaat pazarının oldukça üzerinde büyüdüklerini belirtti.  “Gerek geçen yıl büyük projelerdeki varlığımızın, pazar payımızın, penetrasyonumuzun ve marka bilinirliğimizin artması, gerekse yeni ürünlerimizdeki başarılarla yüzde 30 civarında büyüdük. Ana ürün grubumuz olan Dış Cephe Isı Yalıtım Sistemlerinde metrekare bazında %40’tan fazla bir büyümeye ulaştık.  

İnşaat sektörü 2014 yılını %2,2 büyüme ile kapadı. Bu son 5 yılda 2012 yılından sonra gördüğümüz en düşük büyüme rakamı.  Düşük de olsa bu rakam 2014 yılında özel sektör yatırımlarından geldi. Özellikle 2013 yılında çok artan kamu yatırımlarında geçen yıl frene basıldı. Bu da genel anlamda inşaat pazarı büyümesinin beklentilerin altında kalmasına sebep oldu.  

Bir aydan kısa bir süre içinde önemli bir seçim yaşayacağız.  Tabii ki seçim atmosferi her sektörü etkiliyor. 2015 yılında da inşaat büyümesinin genel olarak özel yatırımlardan geleceğini düşünüyoruz. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine baktığımızda geçtiğimiz yıl alınan yapı ruhsatlarında önemli bir artış oldu. Geçen yıla göre yüzölçümü bazında %24, bina sayısı bazında %14’lük bir artış gerçekleşti.  Bu artış eğer inşaata dönüşür ise sektör büyümesine destek olacaktır.  Bununla beraber 2015 yılı Pazar büyüme tahminlerimiz %3,5-4 civarındadır.

Ana hedefimiz dış cephe ısı yalıtım pazarındaki büyümemizi artırarak sürdürmektir.  2015 yılında genel olarak %20, ısı yalıtım sistemlerinde metrekare bazında ise yaklaşık %25 büyüme rakamına ulaşmayı hedefliyoruz. 2015 yılının ilk çeyreğini değerlendirdiğimizde, kurda yaşanan hareketlilik, hava şartlarının inşaat için zorlayıcı olması ve ekonomideki genel durağanlık ile sektörün yavaş bir 3 ay geçirdiğini söyleyebiliriz. Baumit olarak biz de Ocak-Şubat aylarını bu durağanlığa paralel geçirdik.  Ancak Mart ayı itibari ile hedeflerimizin üzerine çıkarak ilk çeyreği beklentilerimize yakın bir şekilde tamamladık. Geçen yılın aynı dönemine göre ise büyümemizi sürdürdük” dedi.

2015, Süreklilik yılı

Sürdürülebilirlik konusunun yapı malzemeleri alanının da en önemli unsuru olduğuna değinen Atalay Özdayı “Baumit, uluslararası alandaköklü geçmişi, ürün kalitesi ve hizmet anlayışı ile bu konuda kendini kanıtlamış bir marka. Biz bu konunun önemini vurgulayabilmek için Türkiye’de 2015 yılını “süreklilik” yılı olarak belirledik” diye konuştu.

Baumit’intüm ürün gruplarında yükselen bir grafiğe sahip olduğunu belirten Özdayı, hizmet verdikleri Marmara Bölgesi ve Ankara’da bu başarının devamlılığını korumayı hedeflediklerini belirtti. Öncelikli hedeflerinin, Ankara’daki etkinliklerini daha da artırarak komşu illere ulaşmak ve Ege bölgesinde genişlemek olduğunu kaydeden Atalay Özdayı, ürün, hizmet ve başarı sürekliliğinin önemine değindi.

Baumit’in bulunduğu tüm ülkelerde bütün ürün gruplarında belli bir ürün kalitesi ve standardı sunduğuna dikkat çeken Özdayı, yapı malzemelerinde sağlanan bu sürekliliğin ayırt edici bir özellik olduğunu vurguladı. Özellikle mantolama sistemleri ve şap grubunda büyük projelerin tedarikçisi olduklarını belirten Atalay Özdayı, sözlerine şöyle devam etti:

“2014 yılı ile beraber mantolama sistemlerindeki uzmanlığımızı daha fazla vurgulamaya başladık.  Bu yıl da aynı iletişim ile ilerlemeyi planlıyoruz.  Daha önce de aktardığım gibi Baumit tüm Avrupa’da farklı ülkelerde yılda 40 milyon metrekare ısı yalıtımı yapıyor.  Bu da markanın her geçen gün tecrübesini ve uzmanlığını artırdığının bir göstergesidir.”

Atalay Özdayı, Baumit’in diğer ürün gruplarına da değindi. Henüz istenen düzeyde olmasa da ambalajlı kuru harç kullanımının artacağını düşündüklerini ifade etti.En büyük faydasının, ister küçük alanda ister büyük projelerde kullanılsın, her paket üründe aynı kalite ve standarda sahip olması olduğunu söyledi.Sahada ürünü hazırlayan kişinin alışkanlıklarına bağlı kalmadan istenen kalite ve özellikte ürün elde etmenin mümkün olduğunu ve hem taşıma hem de stoklama anlamında da kullanıcılara avantaj sunduğunu belirtti.

Çimento esaslı makine sıvaları, zemin şapları ve kendinden yayılan şap ürünlerinin son yıllarda büyük projelerde tercih edilen ürünler olduğunu kaydeden Özdayı: “ Kendinden yayılan zemin şapı ürünümüz NivelloQuattro, sıfır çatlak özelliği ile özellikle hastane projelerinde çok kullanılan bir ürün haline geldi. Sıva sistemlerimiz de farklı duvar tipleri için farklı çözümler sunmaları ile birçok projede kullanıldı. Sıva sistemlerimizin kullanıldığı bazı önemli projeler; Rönesans Tower – Kozyatağı, Nida Tower – Kozyatağı, Nida Kule – Levent, Garanti Bilgi İşlem – Pendik, Tema İstanbul – Halkalı, Koru Florya Konakları – Florya, Ağaoğlu 1453 – Maslak, Quasar – Mecidiyeköy.”

Her zaman olduğu gibi bilinçlenme çok önemli

Isı yalıtım sektörünün Türkiye’nin şu anda inşaat sektörü içinde en hızlı gelişen alanlarından biri olduğunu belirten Özdayı, “Yalıtımın enerji tasarrufuna ve ülke ekonomisine çok büyük katkısı olacağını artık hepimiz biliyoruz.  Bu bilinci tüm ülkeye yaymak için çabalamamız gerekiyor.  Bu konuda biz üstümüze düşeni yapmaya gayret ediyoruz.  Firma olarak çeşitli üniversitelerde periyodik şekilde seminerler düzenliyoruz. Uygulayıcı bayilerimize bölgelerinde uygulama odaklı seminerler veriyoruz. Yapılan hatalar ve uygulamada ortaya çıkan sıkıntılar, alınacak önlemler hakkında onların bilgilerini geliştirmek adına organizasyonlar gerçekleştiriyoruz.  Apartman yönetimleri ile bir araya geldiğimizde yine bilgi ve tecrübelerimizi paylaşıyoruz.  

Bu noktada geçen yılın sonunda açıklanan “Enerji Verimliliğinin Geliştirilmesi Programı Eylem Planı” gerekli bilinçlenmenin veteşviğin yaratılması konusundaciddi katkı sağlayacaktır.  Kalkınma Planı içerisinde yer alan eylem planı ile şimdiye kadar sektör oyuncuları ve dernekler tarafından yapılan bilinçlendirme çalışmalarının somut bir şekilde devlet tarafından da desteklendiğini görebiliyoruz.  

Sektörümüz için bir diğer önemli konuda Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliğidir.  Haziran 2000’den itibaren yapılan tüm yeni binalarda ısı yalıtımı ile enerji tasarrufunu zorunlu hale getirilmesi bu konudaki bilincin de artırılmasına katkıda bulunuyor. Ayrıca tüm konut sahiplerinin EKB konusunda yoğun şekilde bilgilendirilmesi gerekiyor. Biz bu konuda uygulamacılarımız aracılığı ile ulaştığımız apartman yönetimlerine gerekli bilgilendirmeleri yapmaya çalışıyoruz.  Daha iyi bir enerji sınıfına sahip olabilmek adına binalarda çeşitli iyileştirmeler yapılması gerekmektedir.  Dış cephe ısı yalıtım sistemleri de binaların enerji sınıfını iyileştirmek için alınabilecek en önemli önlemlerin başında gelmektedir.  Mevcut binalar için alınacak EKB’lerde henüz olması gereken bir enerji sınıfı zorunluluğu yok.  Bu sebeple en kötü enerji performansı olsa da EKB alabilmeleri mümkün.  Mevcut binalar için de minimum bir enerji sınıfının belirlenmesi EKBzorunluluğunun sektöre daha büyük katkısı olması için önemli bir adım olacaktır” diye konuştu.

Atalay Özdayı, son olarak malzeme üreticileri olarak güvenli ve enerji verimli yapıların yaratılması konusunun önemine değindi. Kullanıcıların doğru sistemlere ve doğru ürünlere yönlendirilmesinin enerji verimliliği açısından ne kadar önemli olduğu vurguladı. En önemli noktanın haksız rekabetin önlenebilmesi ve tüketici bilincinin artırılması olduğunu belirten Özdayı, haksız rekabetin önlenmesi için önerilerinin piyasa denetim ve gözetimin artırılması olduğunu söyledi.  Bu denetimlerin çok ciddi anlamda yapılmaya başlanmasının hem tüketicilerin yararına olacağını hem de sektörün daha doğru şekilde büyümesine katkı sağlayacağını ifade etti. 

Toplantının ardından Fabrika Müdürü Zeynel Çelik, basın temsilcilerini üretim ve depolama alanlarında gezdirerek bilgiler aktardı. Fabrika kuruluşundan itibaren Baumit Türkiye’de görev yapan Çelik, üretim ile ilgili rakamlar paylaştı.  Alman ve Avusturya teknoloji alt yapısına sahip üretim tesisinde bir saatte ortalama 41 ton ambalajlı ürün üretilebildiğini aktaran Çelik, tüm üretim prosesinin bilgisayar donanımı ile kontrol odasından takip edildiğini belirtti.  Bu üretim hızı ile 15-20 dakikada bir kamyon malzeme sevke hazır hale getirilebiliyor. Fabrika açılışından itibaren üretimde 1.100 ton katkı kullanıldığını, 340.000 ton taş kırıldığı gibi farklı bilgilerle fabrika gezisini tamamladı.  Üretimin en son aşamasındaki şirinkleme ile ürünlerin açık stok alanlarında rahatlıkla depolanabildiğini, bunun da özellikle şantiye alanlarında ve bayilerin ürün depolamasında büyük avantaj sağladığını aktardı.  2011 yılında devreye alınan ıslak ürün üretim hattında 2014 yılında da boya üretimine başladıklarını anlatan Çelik, bu üretim hattında 8 farklı ürün üretilebildiğini kaydetti.  Fabrika gezisinin ardından basın mensupları, Baumit ürün gamında bulunan CreativTop ürünleri ile yaratıcılıklarını ortaya çıkardıkları numuneler hazırladı.