Bina çöktü, 2 çocuk öldü dava 10 yıl sonra açılabildi!

 

İstanbul Beyoğlu ilçesi Tarlabaşı'nda 7 Mayıs 2002 günü 5 katlı eski bir ahşap binanın çökmesi sonucu 6 yaşındaki Ogün Çuvak ile 8 yaşındaki Yasin Çeşen hayatını kaybetti. Tehlike arz ettiği gerekçesiyle enkazın çevresinde bulunan iki bina da kontrollü olarak yıkıldı. O tarihte Beyoğlu belediye başkanı olan Kadir Topbaş, çöken binaya benzer 500'e yakın sahipsiz yapı bulunduğunu açıklamıştı. Topbaş, yetkileri olmadığı gerekçesiyle herhangi bir müdahalede bulunamadıklarını ifade etmişti. Olay yerine yakın bir binanın da daha önce çöktüğünü aktaran Topbaş, "Çöken bina ile birlikte her ikisini de daha önce çökme tehlikesine karşı tahliye edip mühürlemiştik." diye konuşmuştu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, aradan 10 yıl geçtikten sonra iki çocuğun hayatını kaybettiği göçük olayıyla ilgili bina sahiplerine dava açtı. İddianamede bina çökmesi olayının önceden öngörülebilir ve önlenebilir bir kaza olduğu, herhangi bir kasıt olmadığı, çökmenin dikkatsizlik ve ihmal sebebiyle meydana geldiği anlatıldı. 17 Ekim 2008 tarihli bilirkişi raporuna göre bina malikleri Mehmet D., Fethullah D., Emre K. ve Aziz Ö.'nün sekizde beş oranında kusurlu oldukları belirtilen iddianamede şüphelilerin tedbirsiz, dikkatsiz ve kusurları neticesinde iki kişinin ölümüne sebep oldukları öne sürüldü. Zamanaşımı süreci yakın olduğundan şüphelilerin savunmalarının alınamadığı belirtilen iddianamede, bina sahiplerinin 'taksirle ölüme neden olmak' suçundan yargılanmaları istendi.   ANITLAR KURULU İZİN VERMEDİĞİ İÇİN YIKILMADI   2002 yılında şüphelilerden Mehmet D.'nin, "Bu binayı kardeşimle 1998 yılında satın aldık. Binayı 3 yıl kadar kullandık. 4 ay kadar önce yanındaki bina çökünce ben de kiracıları çıkarttım. Çökme tehlikesi olduğundan kapısına kilit vurdum ve faaliyetten men ettim. Sonra benim binamla birlikte yanındaki bina çöktü. Daha önce çökme tehlikesi olduğunu, diğer bina sahipleriyle birlikte belediyeye bildirmiştik. Ama belediye müspet cevap vermedi. Yıkım için Anıtlar Yüksek Kurulu'na başvurmamızı istedi. Anıtlar Yüksek Kurulu da tarihi ahşap bina olduğu gerekçesiyle yıkım için izin vermedi." şeklinde ifade verdiği öğrenildi. Zaman