19 / 11 / 2024

Çelik sektörü sekiz ayda 10,8 milyon ton ihracat gerçekleştirdi!

 Çelik sektörü sekiz ayda 10,8 milyon ton ihracat gerçekleştirdi!

Küresel rekabet koşullarının ağırlaşması Türk çelik sektörünü zorlamaya devam ediyor. Bu şartlara son dönemde hammadde ve ürün fiyatlarındaki düşüş de eklenince çelik ihracatındaki gerilemenin önüne geçilemiyor.




Küresel rekabet koşullarının ağırlaşması Türk çelik sektörünü zorlamaya devam ediyor. Bu şartlara son dönemde hammadde ve ürün fiyatlarındaki düşüş de eklenince çelik ihracatındaki gerilemenin önüne geçilemiyor. 


Çelik İhracatçıları Birliği verilerine göre; Türk çelik sektörü yılın sekiz aylık dönemini değerde yüzde 22,9 düşüş ile 6,9 milyar dolar, miktarda ise yüzde 8,4 düşüş ile 10,8 milyon ton ihracat ile kapattı.


Çelik İhracatçıları Birliği, 2015 yılı Ocak-Ağustos dönemi ihracat verilerini açıkladı. Türkiye’nin çelik ihracatı sekiz ayda geçen yılın aynı dönemine kıyasla değer bazında yüzde 22,9 düşüş ile 6,9 milyar dolar olurken, miktar bazında ise yüzde 8,4 azalış ile 10,8 milyon ton olarak gerçekleşti. Çelik fiyatlarında küresel ölçekte yaşanan düşüş eğilimi, değer bazındaki kayıpların en temel nedenini oluşturuyor.


Çelik sektörünün direkt ihracatına diğer birliklerin faaliyet alanına giren demir çelik ürünleri de eklendiğinde Türkiye’nin 2015 yılı sekiz aydaki toplam çelik ihracatı değer bazında 8,3 milyar dolara, miktar bazında ise 11,3 milyon tona ulaştı.


Çelik sektörünün bu dönemde miktar bazında en yüksek artışı yakalayan ürün grubu yüzde 25 artış ile 150 bin tonluk alaşımlı çubuk ve profil olurken; bu ürünü yüzde 22 artışla 73 bin ton olan paslanmaz yassı, yüzde 184 artışla 49 bin ton olan alaşımlı teller ve yüzde 26 artışla 29 bin ton olan çivi izledi.


Yılın sekiz ayındaki bölgeler bazında ihracata bakıldığında; miktarda 4 milyon ton ile Ortadoğu’nun liderliğinin devam ettiği görüldü. Bu bölgeyi 1,8 milyon tonla Avrupa Birliği, 1,6 milyon tonla Kuzey Amerika ve 1,2 milyon tonla Kuzey Afrika bölgesi izledi.


Çelik İhracatçıları Birliği’nin rakamları Ağustos ayında çelik ihracatının geçen yılın aynı dönemine kıyasla miktar bazında yüzde 8,2 artış göstererek 1,36 milyon tona ulaştığını ortaya koydu. Yüzde 8,2’lik artışta, Birleşik Arap Emirlikleri ve Irak’a yönelik ihracatın artması etkili oldu. Miktar bazındaki artışa karşın, değer bazındaki çelik ihracatı yüzde 16,4’lük düşüş ile 799 milyon dolar olarak gerçekleşti.


2015 yılının Ağustos ayı geçen yılın Ağustos ayı ile kıyaslandığında, en çok artışın 46,9 bin tonla Birleşik Arap Emirlikleri’nde olduğu, bu ülkeyi sırasıyla 42,4 bin tonla Irak, 31 bin tonla Romanya, 30,7 bin tonla Mısır ve 24,3 bin ton artışla Fas’ın takip ettiği görülüyor.


Çelik İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Namık Ekinci, çelik sektörünün sekiz aylık ihracat verileri ile ilgili yaptığı değerlendirmede; “Yıl genelinde ihracatımızda yaşadığımız düşüş Ocak-Ağustos döneminde de devam etti. İhracatımız sekiz ayda miktarda yüzde 8 gerilerken, değerde bu gerileme yüzde 22’ye vardı. İki rakam arasındaki makasın bu kadar açık olmasının en önemli sebebi, küresel boyutta hammadde ve çelik fiyatlarındaki düşüş eğiliminin devam etmesi. Bu durum uluslararası rekabetin giderek arttığı ve dolayısıyla zorlaştığının önemli bir göstergesi niteliğinde. Sektörümüz, katma değerli üretimin esas olduğu bir yapı ile rekabet gücünü artırabilecektir” dedi.


Ekinci sözlerine şu şekilde devam etti: “Global dünyada teknoloji ve ihtiyaçlar sürekli değişiyor, çeşitleniyor. Bu sürece ayak uydurabilmek için eski sistemleri geride bırakmalı ve yeniliklere açık olmalıyız. Türk çelik sektörünün dünya piyasalarındaki eski gücüne kavuşabilmesinin iki yolu var. Birincisi maliyetleri düşürmek ve ürün çeşitliliğimizi artırmak için entegre üretime geçiş yapmak. Böylece ürün yelpazemizi çeşitlendirip hızla artan ithalatımızın önüne geçeceğiz ve aynı zamanda da ithal ikamesi yaratarak ihracatımızı artırmış olacağız. İkincisi ise bu büyük yatırımları gerçekleştirebilmek ve uluslararası rekabet gücümüzü artırabilmenin tek çözümü olarak görünen şirket birleşmelerine gidilmesi. Bu şekilde global çelik üreticileri ile mücadelemizi daha güçlü ve eşit şartlarda yürütebiliriz”



Geri Dön